Ahit Sandığı veya Sözleşme Sandığı (İbraniceאֲרוֹן הַבְּרִית, Modern: ʾărōn ha'brēt, Tiberyan: ʾārôn habbərîṯ) ya da İslam'da geçen adıyla Tâbutu Sekîne (Arapçaٱلتَّابُوتُ فِیهِ سَكِینَةࣱ, romanizeet-Tâbûtu fîhi Sekînetu, "İçinde sukûnet olan tabut"), Çıkış Kitabı'nda sözü geçen On Emir'in yazılı olduğu iki orijinal taş tableti barındıran, kapaklı ve altın kaplamalı ahşap bir sandıktır. İbraniler'in Yeni Ahit kitabına göre, sandığın içinde aynı zamanda Harun'un asası ve bir tencere man meyvesi bulunuyordu.[1]

Sandığın önünde eğilip yemin eden Musa ve Yuşa (c. 1900), James Tissot tarafından

Tanakh'a göre Yahudiler'in Antik Mısır'dan çıkışından bir ila iki sene sonrasında Musa'nın emriyle yapımına başlanmıştır. Başlangıçta sandık, Sina Dağı'nın eteklerinde Yahudilerin tarafından kurulmuş taşınabilir ibadethaneler olan Mişkan'larda saklanıyordu. Göçler sırasında Leviyiler tarafından sandık, tahta kollarından tutularak halkın yaklaşık 2,000 cubit (~ 800 metre) önünde olma kuralıyla taşınıyordu.

Tevrat'a göre yapılışı Yahudiler'in Mısır'dan göç edişinden bir yıl kadar sonrasına denk gelmektedir. Sandık Yahudiler Sina Dağında saklanmaktayken tanrının tarifi ile Musa tarafından yapılmıştır. Akasya ağacından yapılmış bu altın kaplı sandık, Leviler tarafından tahta kollarından tutularak insanların 2,000 cubit (yaklaşık 800 metre) önünden olmak suretiyle taşınmıştır. Sandık taşınırken kendini taşıyan Levilerin ve din adamlarının görmemesini sağlamak için üzerine kat kat deriler ve mavi kumaşlar örtülmüştü. Tanrı sandığın üzerinde yer alan iki melek figürünün arasından Musa'ya görünür ve bu yolla onunla konuşurdu.

İncil'deki kayıt, İsrailoğullarının Mısır'dan göçünden yaklaşık bir yıl sonra, Sandığın, İsrailliler Sina Dağı'nın eteklerinde kamp kurduklarında Tanrı tarafından Musa'ya verilen modele göre yaratıldığını anlatır. Daha sonra, altın kaplama akasya sandığı, Levililer tarafından, yürüyüş sırasında veya savaşanların ordusu olan İsrail ordusunun önünde halktan yaklaşık 2.000 arşın (yaklaşık 800 metre veya 2.600 fit) önce sopaları tarafından taşındı. Sandık taşındığında deriden ve mor kumaştan yapılmış büyük bir örtü altında saklanıyordu, onu taşıyan rahiplerin ve Levililerin gözlerinden bile her zaman dikkatlice gizlenmişti.

Tevrat'a göre

değiştir

Yapılışı ve tasviri

değiştir

Exodus'a göre Musa ve yanındakilerin Sina Dağında verdikleri 40 günlük mola sırasında tanrı ona sandığı nasıl yapması gerektiğini anlattı. Musa da Bezalel ve Oholiab'a bu tariflere uygun olarak sandığı yapmalarını söyledi. Tevrat'ın beşinci kitabı olan Tesniye'de sandığın Musa tarafından tek başına yapıldığı söylenir.

Exodus'ta sandığın yapılış şekli ölçülerine kadar anlatılmaktadır. 2,5 cubit uzunluğunda, 1,5 cubit genişliğinde, 1,5 cubit yüksekliğindedir (yaklaşık 131×79×79 cm). Yapıldıktan sonra altınla kaplanmış ve yanına taç ya da altın kalıpları konulmuştur. Altından dört halka sandığın dört köşesine sabitlenmiş ve kolay taşınabilmesi için içlerinden akasya ağacından iki kol geçirilmiştir. Üzerine altından bir kapak konulmuş, kapağın üzerine de Cennet'in kapısında bekleyen iki meleğin karşılıklı birer tasviri konulmuştur. Kapağın kalınlığı ve melek figürlerinin ölçüleri hakkında bir bilgi yoktur. Son olarak sandık koruyucu bir bez ile örtülerek muhafaza edilmiştir.,

Sandığı Öncülerin Taşıması

değiştir

Sandığın yapılışının ardından sandık, 40 yıl boyunca Yahudilerle birlikte çölde oradan oraya gitti. Sonunda Yahudiler bir yere yerleştiklerinde sandığı Mişkan denilen kutsal bir çadırdaki ayrı bir odaya koydular.

Daha sonra Yeşu liderliğindeki Yahudiler tanrı tarafından vadedilen topraklara geldiklerinde, sandık onların gelişini göstermek için önden götürülmekteydi. Sandık Ürdün Nehrinin kıyısına vardığında, geçişe engel olması gereken nehir bir anda kurudu, sandığı taşıyan rahipler karşıya geçmeyip orada bekledi. Halk da oraya ulaşıp nehri geçtiğinde onlar da ilerledi ve nihayet sandık nehri geçtiğinde nehir tekrar eski hâline gelip akmaya başladı. Ürdünden getirilen 12 sütun hatıra olarak rahiplerin beklediği bu noktaya dikilmiştir.

Eriha Savaşı esnasında, sandık günde altı defa bu şehrin etrafında trompet ve boru sesleri eşliğinde gezdirildi. Yedinci günde Eriha'nın duvarları sonunda yıkıldı ve şehir düştü. Ai'daki yenilgiden sonra Yeşu sandığın başına gelerek ağladı. Yeşu, Gerizm ve Ebal dağları arasında insanlara kutsal yasaları okudu. Yeşu yasaları okurken insanlar sandığın iki yanına dizilmişlerdi. Sonra sandık Gibeah Savaşı öncesinde Harun'un torunu olan Phineas'a ait olan Bethel tapınağına götürüldü. Savaşın ardından sandık çıraklık döneminde olan peygamber Samuel'in yaşadığı, başka bir kutsal mekan olan Shiloh şehrine götürüldü.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Ackerman, Susan (2000). "Ark of the Covenant". Freedman, David Noel; Myers, Allen C. (Ed.). Eerdmans Dictionary of the Bible. Eerdmans. s. 102. ISBN 9789053565032.