Bâkî
Bâkî ya da asıl adıyla Mahmud Abdülbâkî (1526 - 7 Nisan 1600),[1] Türk divan şairi.[2]
Mahmud Abdülbâkî محمود عبد الباقي | |
---|---|
Doğum | 1526-1527 İstanbul |
Ölüm | 7 Nisan 1600 İstanbul |
Meslek | Şair, Kazasker |
Çocuklar | Şeyh Mehmed, Abdurrahman |
Baki, Divan edebiyatı şairi olup "Sultânü'ş-şuarâ" (Şairler sultanı) olarak anılmış, Türk edebiyatının en önemli isimleri arasında yer almıştır. Medine ve İstanbul illerinde kadılık yapmış, Anadolu ve Rumeli eyaletlerinde kazaskerlik görevinde bulunmuştur.[3]
Hayatı
değiştir1526 yılında İstanbul'da doğan Bâki'nin asıl ismi Mahmud Abdülbâki'dir. Aslında fakir bir ailenin çocuğu idi, babası müezzinlik yapıyordu. Çocukluğunda saraç çıraklığı yapmıştır. Orhan Şaik Gökyay, Baki'nin "saraç" (koşum ve eyer takımları yapan ya da satan kimse) çıraklığı değil, "serac" (camilerde kandillerin yakılmasından sorumlu kimse) çıraklığı yaptığını iddia etmiş ve eski imlası aynı olan iki kelimenin yanlış okunmasının yol açtığı hataya işaret etmiştir.[4] Eskiden kandillerin camilerde yegane aydınlatma aracı olduğu göz önünde tutulursa, özellikle çok sayıda kandilin bulunduğu büyük camilerde seraclık önemli bir görevdi. Baki'nin babasının Fatih Camii'nde müezzinlik yaptığı anımsanırsa, kendisinin de aynı camide serac çırağı olması ihtimali gerçekten kuvvetlidir. Nitekim pek çok akademisyen şairin saraç çıraklığı değil, serac çıraklığı yaptığı görüşünü daha doğru bulmaktadır.[5]
Eğitime, ilme olan büyük tutkusu fark edilmeye başlanınca ailesi medreseye devam etmesine izin vermiştir, zira başlarda medreseye kaçak, ailesinden gizli gitmekteydi. Gayretleri ile iyi bir eğitim görmüş, dönemin ünlü müderrislerinden ders almıştır. Eğitimi boyunca şiire olan ilgisi giderek artmış ve güçlü kaleminin ünü de yavaşça yayılmaya başlamıştır. Eğitimini tamamladıktan sonra çeşitli medreselerde müderrislik yapmıştır. Kanuni Sultan Süleyman tarafından İstanbul'a getirtilen şair, hayatı boyunca çeşitli dönemlerde devlet hizmetinde bulundu; kadılık, kazaskerlik gibi makamlarda görev yaptı. Yaşlılığında Şeyhülislam olmak isteyen Baki, bu makama getirilmemiş. 7 Nisan 1600 tarihinde, İstanbul'da öldü.
Bâki'nin Saray'a hep bir yakınlığı olmuştur. Özellikle Kanunî Sultan Süleyman ile yakın ilişkileri olmuş, padişah sık sık kendisine iltifat etmiştir. Daha sonra II. Selim ve III. Murat zamanlarında da hem saraydan hem halktan büyük bir itibar ve ilgi görmüştür. Ölümünden önce bu kadar ilgi ve alâka gören sanatçı sayısı azdır, o ise ölmeden "Sultânü'ş-şuarâ" yani "Şairlerin Sultanı" diye anılmaya başlamıştır.
Çalışmaları
değiştirBâki Osmanlı'nın en güçlü devirlerinden birinde yaşamıştır, bu da pekâla onun şiirlerine ve şiirlerinde kullandığı temalara yansımıştır. Aşk, yaşamanın zevki ve doğa şiirlerinin başlıca konularıdır. Tekniği güçlüdür, şiirlerinde yakaladığı ahenk ve akıcılık farklıdır. Dil kullanımında çok yeteneklidir. Şiirlerinde İstanbul Türkçesini başarıyla kullanmıştır. Ahenk ve musikiye önem vermiş; söz seçiminde titiz davranmıştır. Genellikle din dışı konuları işlemiştir. Şiirlerinin oluşturduğu tını, musiki de şiirlerinin farklı bir özelliğidir. Türk Divan şiirinin dönemin ünlü akımları ve eserleri seviyesine ulaşmasında çok büyük katkısı olmuştur. Eserlerinden biri de Kanunî Sultan Süleyman'ın ölümü üzerine yazdığı "Mersiye-i Hazret-i Süleyman Han" isimli Kanuni mersiyesidir. Bu mersiye terkib-i bend şeklinde yazılmış; hem teknik olarak güçlü yapısı hem de ahengi ve dönemin ruhunu, özellikle edebiyat tarzını, güzel bir şekilde ifade ettiği için en ünlü mersiyelerden birisi olmuştur.
Başlıca eserleri
değiştir- Dîvân (4508 beyitlik, en önemli eseri)
- Fazâ'ilü'l-Cihad
- Fazâil'i-Mekke - (Türkçe karşılığı Mekke'nin Faziletleri) Arapçadan tercümedir. Sokullu Mehmed Paşa'nın emriyle mensur biçiminde yazılmıştır. Eserde Mekke tarihine ve Osmanlı sultanlarının Mekke'ye yapmış oldukları hizmetlere yer verilmiştir. Bâki Mekke kadısı olarak Mekke'de bulunduğu sıralarda eseri 1579 yılında tamamlamıştır.
- Hadîs-i Erbain Tercümesi
- Kanuni Mersiyesi
Ayrıca bakınız
değiştirKaynakça
değiştir- ^ Çavuşoğlu, Mehmed (1991). BÂKÎ. TDV İslâm Ansiklopedisi. 4. İstanbul. ss. 537-540. 9 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Mart 2024.
- ^ Kaplan, Hasan; Macit, Muhsin (2014). "BÂKÎ". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. 10 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Mart 2024.
- ^ "DİVAN EDEBİYATININ KUYUMCUSU: BAKÎ". 10 Ocak 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014.
- ^ Gökyay, Orhan Şaik. "Şair Baki Gençliğinde Saraç Çıraklığı Yaptı mı?". Journal of Turkish Studies. Cilt 3. ss. 125-133.
- ^ İsen, M.; Macit, M.; Okuyucu, C.; Öztoprak, N.; Aksoyak, İ. H. (2011). XVI. Yüzyıl Türk Edebiyatı. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları.
Dış bağlantılar
değiştir- Baki Divanı, Kültür Bakanlığı e-kitap sitesinden-Tam Metin 2 Haziran 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.