Jean Baptiste Carrier
Jean Baptiste Carrier (1756 - 16 Aralık 1794), Vendée Savaşı sırasında Nantes'de karşı devrimcilere karşı acımasız tutumuyla ünlenen radikal devrimci Komutan ve Avukat.
Auvergne Aurelliaca yakın olan Yolet köyünde 6 çoçuklu bir ailenin üçüncü çocuğu olarak doğdu babası çiftçiydi. 1785 Yılına kadar Paris te bir Hukuk bürosunda avukat olarak çalıştı daha sonra Aurillaca döndü ve evlendi. 1790 yılında Jakobenlere üye oldu 1792 yılında Ulusal Mecliste milletvekili oldu XVI. Louis'in idamı lehine oy verdi 31 mayısta Jirondenlerin devrilmesinde önemli rol aldı[1] Mart 1793'te Devrim Mahkemesi'nin kurulmasında katkıda bulundu. Ağustosta Kamu Güvenliği Komitesi Carrier'yi bir görevle Bretanya'ya gönderdi. Carrier iki ay sonra Nantes'ı Vendée'li cumhuriyet karşıtı ayaklanmacılardan kurtarma emrini aldı.Nanteste kurduğu Marat Tugayı ile çok sayıda kişiyi tutukladı. Nantes'ta tutukladığı ayaklanmacılar için yeterli yiyecek bulamayınca çoğunun giyotine gönderilmesini ya da kurşuna dizilmesini emretti. Binlerce mahkûmda hapishanede tifüsten öldü. Ayrıca Kasım 1793-Ocak 1794 arasında çoğu kadın rahip ve çocuk dört bini aşkın tutukluyu gemilere doldurtup Loire Irmağında batırdı. Bu haberler Paris'e ulaşınca Kamu Güvenliği Komitesi'nin birinci sözcüsü Robespierre 8 Şubat 1794'te Carrier'yi geri çağırdı. Carrier 9 Termidor'da (27 Temmuz 1794) Robespierre'i ve Kamu güvenliği komitesini deviren harekete katıldı. Ancak Bu durum Carrierin yaptıklarının ortaya çıkmasına neden oldu Nantes'den tutuklayıp Paris'e getirdiği 132 mahkûm mahkemede beraat etti ve serbest bırakıldı. Nantes Devrim komitesinin yaptığı soruşturmalar neticesinde pek çok mahkûm Carrier'ın yaptığı katliamlardan dolayı ondan şikayetçi oldu.[1] İhbarlar artınca 3 eylül 1794 de tutuklandı Mahkemeye çıkarılan Carrier savunmasında 'Nantes de çok az bir süre bulunduğunu Çoğunlukla Rennes de görev yaptığını, orduya tek kuruşa mal olmadan 200.000 erkek temin ettiğini mahkûmlar hakkında çok az ya da hiçbir şey bilmediğini söyledi'. Carrier 27 kasımda sonuçlanan dava sonucunda kitle katliamlarından suçlu bulundu ve giyotinle idam edildi.[2]