Müsterşid

29. Abbasi halifesi

Mustarşid veya Ebû el-Mansur "el-Mustarşid Billâh" (Tam Adı: Ebû el-Mansûr "El-Mustarşid Billah" el-Fadil bin Ahmed el-Mustazhir; Arapça: أبو المنصور "المسترشد بالله" الفضل بن أحمد المستظهر abū al-mansūr "al-mustaršid bi-llāh" al-faḍl ben ʾaḥmad al-mustaẓhir) (d. 1092 – ö. 29 Ağustos 1135), Abbâsî Hâlifelerinin yirmi dokuzuncusudur. 1118–1135 döneminde Bağdat'ta Abbasi halifesi olarak hüküm sürmüştür.

Mustarşid
el-Mustarşid Billah
Abbâsî Halifesi
Hüküm süresi1118-1135
Önce gelenMustazhir
Sonra gelenRâşid
Doğum1092
Ölüm29 Ağustos 1135
Tam adı
Ebû el-Mansûr "El-Mustarşid Billah" el-Fadil bin Ahmed el-Mustazhir
HanedanAbbâsî Hanedanı
BabasıMustazhir
DiniSünni İslam

Yaşamı

değiştir

Babası Abbasi halifesi olan Mustazhir 6 Ağustos 1118'de öldüğünden sonra onun yerine Bağdat'ta Abbâsî halifesi oldu. Abbasi halifelerinin 1055'ten itibaren de facto bağımlı oldukları Büyük Selçuklu Devleti hükümdarı Sultan II. Mahmut iç karışıklıklar ve doğuda savaşlar ile uğraşması gerektiği için Mustarşid daha önceki Abbasi halifelerine karşıt olarak çok daha bağımsız hareket etme imkânı buldu. Çok yetenekli bir hatip olduğu için Bağdat halkına verdiği konuşmalarla bu şehir halkının halifelik idaresi lehine hareket etmesini sağlamıştır.

1123'te Arap Banu Mazyad aşiretinden[1] olan ve Mazyadilerin Hille'de emiri olan Dubays bin Sadaka adlı bir askeri komutan ülkede bulunan iktidar yoksunluğundan faydalandı. Dubays önce Basra'ya hücum edip oradan büyük talan mali ele geçirdi. Sonra halife Mustarşid'in küçük erkek kardeşi ile birlikte olarak Bağdat'a hücuma geçip şehri kuşattı. Halife Musul'da Atabey olan Kerboğa'dan destek istedi ve Kerboğa'nın yanında yetişmiş olan İmameddin Zengi komutasında bir orduyu Bağdat'ı desteğe gönderdi. Bu ordu Dubays'in ordusuyla yapılan muharebeyi kazanıp şehri kuşatmadan kurtardı.

1225'te halife Mustarşid'in Büyük Selçuklu Devleti Sultanı olan II. Mahmud ile arası açıldı. Halife Selçukluları hiçe sayarak Irak'ı idaresi almaya hedef alan bir askeri kampanyaya başladı. Batı Irak'a önemli bir stratejik merkez olan Vasit'i ele geçirmek için bir ordu gönderdi. Bu sırada İmameddin Zengi Basra valisi yapılmıştı. İmameddin Zengi halife ordusuna karşı gönderildi. Selçuklular yerel ordusu ile halife ordusu Bağdad yakınlarında yaptıkları muharebede halife ordusu yenildi. 1126'dan itibaren Halife'nin saraydan çıkması yasaklanarak halife Bağdat'ta kendi sarayında sanki tutuklu kalmak zorunda kaldı. İmamedin Zengi 1127'de Musul Atabeyi ve 1128'de Halep Atabeyi oldu. İmameddin Zengi halifeye karşı Sultan'ın ordularının başarıları dolayısıyla II. Mahmut tarafından Sultan ilan etti ve Zengiler devletini kurdu.

Sultan II. Mahmud'un ölümünden sonra Selçuklu Devleti'nin batı arazilerinden bir iç harp başladı. Bu iç harpte Emir Dubays ile halife Mustarsid de siyasi tol oynamaktaydılar. İç harbe katılan bazı Selçuklu ileri gelenleri kendilerine askeri alanda yardımcı olmak üzere o zaman doğuda bulunan İmameddin Zengi'yi davet ettiler. Fakat buna Emir Dubays ile halife Muştarsid politik destek vermediler hatta açıkça aleyhte hareket ettiler. Zengi kendisinin aleytharı olan ve Halife tarafından desteklenen Selçuklu ve diğer askerî güçlerle bir çarpışmaya girişti ve bu çatışmayı da yenik düşüp Musul'a kaçtı. Bunun üzerine halife, ordusu başında İmameddin Zengi'yi Musul'a takip etti ve Musul şehrini üç ay süren bir kuşatma altına aldı. Ama şehre giremeyip üç ay sonra kuşatmayı bıraktı. Bu kuşatma Abbasi halifelerinin askerî gücünün yeniden ortaya çıkarmasına açıkça gösterge oldu.

Bu sefer Zengi askerî gücünü göstermeye karar verdi. Ordusu ile Suriye'de harekâta başladı ve 1134'te Şam'a sefer yapıp bu kaleyi kuşatmaya aldı. Zengi Şam'ı ele geçiremedi. Buna başlıca neden Şam kalesinin çok cesurca savunulması idi. Diğer taraftan tam bu sırada İmameddin Zengi halife ile ilişkilerini daha yumuşatmak için halifeye bazı tavizler vermişti. Özellikle camilerde verilen hutbelerde halifenin isminin de anılmasını kabul etmişti. Şam kuşatmasını bırakmasının da bu tavizlerden biri olduğu tarihçilerce belirtilmiştir. Ayrıca İmamedin Zengi'nin bu sırada Musul'un doğusunda çıkan bir isyanla uğraşması gerektiği de belirtilmiştir. Bu son neden İmameddin Zengi'nin batıda Haçlı ordularına karşı harekâta geçmemesine de neden olarak belirtilmiştir.

Ocak 1133'te Halife Mustarşid Bağdat'ta yapılan bir törenle Büyük Selçuklu Devleti Sultanı Sultan Ahmed Sencer'e bağımlı olan Irak Selçuklu Devleti hükümdarı Gıyaseddin Mesud'u sultan olarak ilan etti. Fakat 1055'ten beridir Abbasi halifesinin bundan sonra da Selçuklu sultanına bağımlı olmasını istemekteydi. Bu nedenle halife Muştarsid'in Sultan Gıyaseddin Mesud ile arası açıldı. Halife Mustarşid'in ordusunda bulunan Türk asıllı emirler halifeye devamlı olarak Sultan Gıyaseddin Mesud'a doğrudan doğruya hücum etmeyi tavsiye etmekteydiler ve halife kendi askerlerinin bu sıkı istekleri reddedemeyip ordusuyla Batı İran'a yürüdü. Halife ordusu Mayıs/Haziran 1135'te Gıyaseddin Mesud'un başkenti olan Hamedan ile Bağdad arasında bulunan Daimarg adlı kale önüne kadar ilerlemişti ki bu kale önünde Sultan Gıyaseddin Mesud ordusu beklemekteydi. İki ordu arasında 14 Haziran'da büyük bir muharebe başladı. Bu muharebe sırasında Mustarşid ordusunda bulunan bazı Türk asıllı emirler halife ordusunu bırakıp Sultan'ın ordusuna katıldılar. Sonunda Halife Mustarşid'in ordusu mağlup oldu. Halife Mustarşid ve halife ordusunun komutanlarının çoğu Sultan'a esir düştü. Esir alınanlar, kurtarma fidyesinin gelmesini beklemek için Kazvin civarındaki Dar-ı Cihan kalesine ve Rey şehrine gönderildiler. Sultan'ın ordusunun 700 kusur yük atı talan mali da toplandığı belirtilmektedir. Sultan, Halife Mustarşid'e iyi davrandı ve Bağdat'taki sarayından uzaklaşmaması şartı ile onu serbest bıraktı.

Mustarşid'in serbest bırakılmasından iki ay sonra, 29 Ağustos 1135'te, halife çadırında ölü olarak bulundu. Halife'nin vücudunda 20 kadar derin hançer yarası bulunmaktaydı ve burnu ve kulakları kesilmişti. Halife Mustarşid'a karşı bu suikastın Sünni halifenin Emir Dübeys'e karşı tutumundan hiç hoşlanmayan bir Nizari Haşhaşin fedaisi tarafından yapıldığı çok olası görülmekteydi. Gerçekten Sultan bu açıklamayı yapmıştı. Zamanın klasik Arapça tarih yazarları olan İbn-i Esir ve İbn-i Cezvi tarih eserlerinde bu suikastın ne sebeple kim tarafından yapıldığını ele almamışlardır. Buna rağmen modern tarihçilerin bazıları suikastın büyük olasılıkla Gıyaseddin Mesud tarafından azmettirildiğini iddia etmektedirler.

Halife Mustarşid'in yerine oğlu Raşid halife oldu.

Ayrıca bakınız

değiştir

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Banu Mayzad aşireti Kureyş'in Banu Asad aşiretinin bir alt aşiretidir. Banu Mazyad 998'de bir Banu Asad mensubu ve aşiret reisi olan Ali bin Mazyad tarafından kurulmuş ve bu kişinin emirliği altında kuzey Irak'ta Hille merkezli bir alt-emirlik olmuşlardı. Bu emirlik 10. ve 11. yüzyılda devam etmişti.

Dış bağlantılar

değiştir
Müsterşid
Doğumu: 1092 Ölümü: 1135
Sünni İslam unvanları
Önce gelen
Mustazhir
Abbâsî Halifesi
1118–1135
Sonra gelen
Râşid