Polielektrolitler, tekrar eden birimleri bir elektrolit grubu taşıyan polimerlerdir. Polikatyonlar ve polianyonlar birer polielektrolittir. Bu kimyasal gruplar sulu çözeltilerde ayrışır ve polimerleri yüklü hâle getirir. Polielektrolitlerin özellikleri bu nedenle hem elektrolitlere (tuzlara) hem de polimerlere (yüksek moleküler ağırlıklı bileşikler) benzerdir ve kimi zaman polituzlar olarak adlandırılır. Tıpkı tuzlarda olduğu gibi, polielektrolit çözeltileri de elektriği iletir. Polimerlerin çözeltilerinde olduğu gibi polielektrolitlerin çözeltileri de genellikle viskozdur. Yumuşak madde sistemlerinde yaygın olarak bulunan yüklü zincir moleküller, çeşitli moleküler yapıların biçimini, stabilitesini ve etkileşimlerini belirlemede temel bir rol oynar. İstatistiksel özelliklerini tanımlamaya yönelik teorik yaklaşımlar,[1] polielektrolitlerin elektriksel olarak nötr emsallerinden büyük ölçüde farklılık gösterirken, teknoloji ve endüstri, polielektrolitlerin kendine has özelliklerinden yararlanır. Birçok biyolojik molekül bir polielektrolittir. Örneğin polipeptitler, glikozaminoglikanlar ve DNA birer polielektrolittir. Hem doğal hem de sentetik polielektrolitler çeşitli endüstrilerde kullanılmaktadır.

Örnek olarak verilmiş iki sentetik polielektrolitin kimyasal yapıları. Soldaki poli(sodyum stiren sülfonat) (PSS) ve sağdaki ise poliakrilik asittir (PAA). Her ikisi de ayrıştığı zaman negatif yüklenen polielektrolitlerdir. PSS 'güçlü' bir polielektrolittir (çözündüğünde tam yüklü), PAA ise 'zayıf' bir polielektrolittir (çözündüğünde kısmen yüklü).

Ayrıca bakınız

değiştir

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Scaling Concepts in Polymer Physics. Cornell University Press. 1979. ISBN 0-8014-1203-X.  Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)

Dış bağlantılar

değiştir