William Wordsworth
Bu madde hiçbir kaynak içermemektedir. (Ocak 2017) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
William Wordsworth (d. 7 Nisan 1770 – ö. 23 Nisan 1850), Romantik dönemin önde gelen şairlerindendir. Samuel Taylor Coleridge ile birlikte yayımladıkları Lyrical Ballads ile İngiliz edebiyatında Romantik dönemin başlangıcına imza attı.
İngiliz şair William Wordsworth, Cambridge'te okudu, sonra Fransa'ya gitti ve Fransız devrimcilerinin düşüncesini benimsedi. Para sıkıntısından İngiltere'ye dönmek zorunda kaldı.
İlk şiir kitaplarını (The Evening Walk [Akşam Yürüyüşü]; Descriptive Sketches) 1793'te yayımladı. 1797'de, Alfoxden'de (Somerset) arkadaşı Coleridge'in yanına yerleşti. İki şair birlikte The Lyrical Ballads (Lirik Baladlar, 1798) adlı bir şiir kitabı yayımladılar.
Romantizmin gerçek bildirisi olan bu eserde Wordsworth, Tintern Abbey (Tintern Manastırı) vb. şiirleriyle tabiat sevgisini dile getirir. Almanya'ya yaptığı bir geziden sonra Göller bölgesine, sonra 1813'te Rydal Mount'a yerleşen Wordsworth, ancak ölümünden sonra yayımlanan ve bir çeşit otobiyografi olan uzun bir şiir yazdı: The Prelude. Sonra çeşitli şiir kitapları yayımladı:
- Poems Dedicated to National İndependance and Liberty (Milli Bağımsızlığa ve Hürriyete Adanmış Şiirler, 1802-1816)
- The Excursion (Gezi, 1814)
- Peter Bell (1819)
- Memorials of a Tour on the Continent (Bir Avrupa Gezisinden Hatıralar, 1822)
1843'te Southey'nin ölümü üzerine saray şairi oldu. 18. yüzyıl şairlerinin manzumeciliğini hor gören Wordsworth, şiirde konuşma dilinin somut ve renkli kelimelerini kullanmak istedi. Rousseau'nun etkisi altında, tabiat sevgisini dile getirdi ve tabiatta ebedi güzellikle iyiliğin görünmeyen varlığını sezdirmeğe çalıştı.
Hayallerin en önemli güç olduğuna inanan ve doğayı ilham kaynağı kabul eden şairdir. Wordsworth'a göre şiir duyguların akışıdır. İnsan hayatını da üç bölümde inceler:
- Çocukluk: Her şeyin mükemmel olduğu dönem
- Ergenlik: Sahip olduğumuz en değerli şeyleri unuttuğumuz dönem
- Yaşlılık: Bir kriz dönemidir. Görüş yetimizde daralma olur. Bu dönemi geçiren bir şairin doğaya yönelimi artar. Görme yetisi doğayla bütünleşir.