Atlantic Records

plak şirketi
(Atlantic records sayfasından yönlendirildi)
16 Eylül 2024 tarihinde kontrol edilmiş kararlı sürüm gösterilmektedir. İnceleme bekleyen 1 değişiklik bulunmaktadır.

Atlantic Recording Corporation (kısaca Atlantic Records), Ahmet Ertegün ve Herb Abramson tarafından Ekim 1947'de kurulan bir Amerikan plak şirketidir. İlk kayıtlarının Ocak 1948'de piyasaya sürülmesiyle başlayarak, yirmi yıl süre boyunca, Aretha Franklin, Ray Charles, Wilson Pickett, Sam ve Dave, Ruth Brown ve Otis Redding gibi sanatçıların caz, R&B ve soul müzikleri üzerine uzmanlaşan en önemli Amerikan plak şirketlerinden biri olarak ün kazandı. Konumu, Stax ile yaptığı dağıtım anlaşmasıyla büyük ölçüde iyileştirildi. 1967 yılında, Atlantic Warner Bros.-Seven Arts'ın tamamen sahip olduğu bir yan kuruluş haline geldi ve Crosby, Stills, Nash & Young, Led Zeppelin ve Yes gibi sanatçıların rock ve pop müziklerini yayımlayarak genişledi.[1]

Atlantic Records
TürÇeşitli
Kuruluş1947
KurucuAhmet Ertegün
Herb Abramson
Genel merkeziAmerika Birleşik Devletleri
SahibiWarner Music Group
Web sitesiwww.atlanticrecords.com

2004 yılında, Atlantic ve kardeş şirketi Elektra, Atlantic Records Group'a birleştirildi. Craig Kallman, Atlantic'in mevcut başkanıdır. Ahmet Ertegun, 14 Aralık 2006'da 83 yaşında ölene kadar kurucu başkan olarak görev yaptı.[2]

Tarihçe

değiştir

Kuruluş ve erken yıllar

değiştir

1944 yılında, Münir Ertegun, Türkiye'nin ABD'deki ilk büyükelçisi olan babalarının ölümünden sonra anneleri ve kız kardeşleri Türkiye'ye döndü, ancak kardeşleri Nesuhi ve Ahmet Ertegun ABD'de kaldılar. Ertegun kardeşler caz ve R&B müziklerine hayrandı ve 15.000'den fazla 78 RPM plak biriktirdiler. Ahmet, Georgetown Üniversitesi'nde müzik üzerine lisansüstü çalışmalar yapmak için Washington'da kaldı, ancak savaş sırasında üretilen şellak üzerindeki kısıtlamaların kalkmasıyla yeniden canlanan kayıt endüstrisine girdi ve Washington müzik sahnesine daldı. Aile dişçisi Dr. Vahdi Sabit'i 10.000 dolar yatırım yapmaya ikna etti ve diş hekimliği öğrencisi Herb Abramson'ı işe aldı.[3]

Abramson, Al Green için part-time bir A&R yöneticisi/ yapımcı olarak National Records'ta çalışmış, Big Joe Turner ve Billy Eckstine'i firmaya kazandırmıştı. 1946'da Jubilee Records firmasını kurdu, ancak en başarılı müzisyenleriyle ilgilenmiyordu. Eylül 1947'de, ortağı Jerry Blaine'e hisselerini satarak Jubilee'den ayrıldı ve Atlantic'e 2.500 dolar yatırdı.

Atlantic, Ekim 1947'de kuruldu, Abramson (başkan) ve Ertegun (A&R, prodüksiyon ve promosyondan sorumlu başkan yardımcısı) tarafından yönetildi. Abramson'ın eşi Miriam, şirketin yayıncılık şirketi Progressive Music'i yönetti ve 1949'da Atlantic ilk çalışanı olan muhasebeci Francine Wakschal'ı işe aldığında ofis işlerinin çoğunu yaptı. 2009'da yapılan bir röportajda, şirketin kronik nakit akışı sıkıntısı nedeniyle ün kazandığını söyledi: "... sanatçılarla yaşadığımız çoğu sorun, avans istemeleri nedeniyleydi ve bu bizim için çok zordu ... uzun süre yeterli sermayemiz yoktu." Manhattan'daki Ritz Otelindeki ofisleri çok pahalı olduğundan, Hotel Jefferson'da bir odaya taşındılar. İlk yıllarda Atlantic, Hotel Jefferson'dan 301 West 54th St'deki ofislere, daha sonra da 356 West 56th St'ye taşındı.[4][5]

Atlantic'ın ilk kayıtları, Tiny Grimes'in "That Old Black Magic" ve Joe Morris'in "The Spider" şarkılarıdır. Ocak 1948'in sonlarında piyasaya sürüldü. İlk yıllarında Atlantic, modern caz müziğine odaklanmasına rağmen bazı country ve western ile spoken word da yayınladı.

Amerikan Müzisyenler Federasyonu'nun başındaki James Petrillo, 1947'nin sonlarında, sendikal müzisyenler tarafından yapılan tüm kayıt etkinliklerine yönelik belirsiz bir yasağı duyurdu ve bu yasağın 1 Ocak 1948'de yürürlüğe girmesi kararlaştırıldı. Sendikanın aldığı karar, Atlantic'i yasağın en az bir yıl süreceği beklentisiyle yeterli kaydı kesip stoklamak için neredeyse tüm sermayesini kullanmaya zorladı.[6]

Ertegun ve Abramson, 1940'ların sonu ve 1950'lerin başında yetenek arayışında gece kulüplerinde vakitlerinin çoğunu geçirdiler. Ertegun, "A. Nugetre" takma adı altında şarkılar besteledi ve bunlar arasında Big Joe Turner'ın hiti "Chains of Love" da yer aldı. Şarkıları Times Meydanı'ndaki kabinlerde kaydedip, daha sonra bir düzenleyiciye veya seans müzisyenine veriyordu. İlk yayınlar Sidney Bechet, Barney Bigard, The Cardinals, The Clovers, Frank Culley, The Delta Rhythm Boys, Erroll Garner, Dizzy Gillespie, Tiny Grimes, Al Hibbler, Earl Hines, Johnny Hodges, Jackie & Roy, Lead Belly, Meade Lux Lewis, Professor Longhair, Shelly Manne, Howard McGhee, Mabel Mercer, James Moody, Joe Morris, Art Pepper, Django Reinhardt, Pete Rugolo, Pee Wee Russell, Bobby Short, Sylvia Syms, Billy Taylor, Sonny Terry, Big Joe Turner, Jimmy Yancey, Sarah Vaughan, Mal Waldron ve Mary Lou Williams gibi sanatçıların müziklerini içeriyordu.[7]

İlk hit şarkılar

değiştir

1949'da, Harlem Records'un kapanması nedeniyle Stick McGhee'nin "Drinking Wine, Spo-Dee-O-Dee" kaydı mevcut değildi ve bir New Orleans dağıtıcısı Ertegun'a ulaşıp kayıt önerisnde. Ertegun, Stick'in kardeşi Brownie McGhee'yi tanıyordu ve Stick'in yanında kaldığı için McGhee kardeşlerle iletişime geçerek şarkıyı yeniden kaydetti. Şubat 1949'da piyasaya sürülen şarkı, 400.000 kopya satarak Atlantic'in ilk hiti oldu ve Billboard R&B listesinde neredeyse altı ay geçirdikten sonra ikinci sıraya yükseldi. Ancak McGhee seans için sadece 10 dolar kazandı. Atlantic'in şansı hızla yükseldi: 1949'da 187 şarkı kaydedildi ve önceki iki yıldan üç kat fazla kayıt yapıldı. Columbia Records, Atlantic ile üretim ve dağıtım anlaşması yapmak için teklifte bulundu ve her satılan kopya için Atlantic'e %3 telif ödemesi yapacaktı. Ertegun, sanatçıların telif hakları hakkında bilgi aldı ve bunları ödedi. Bu, telif hakları hakkında bilgi sahibi olmayan Columbia yetkililerini şaşırttı ve anlaşma iptal edildi.[8]

Radyocu Willis Conover'ın tavsiyesi üzerine Ertegun ve Abramson, Washington'daki Crystal Caverns kulübünde Ruth Brown'ı ziyaret ettiler ve Brown'ı Atlantic için seçmelere katılmasını istediler. Ruth Brown New York City'ye giderken bir araba kazasında yaralandı, ancak Atlantic dokuz ay boyunca onu destekledi ve daha sonra bir kontrat imzaladı. İlk Atlantic kaydı olan "So Long", Eddie Condon'ın grubuyla 25 Mayıs 1949'da kaydedildi. Şarkı R&B listesinde 6 numaraya kadar yükseldi. Brown, Atlantic için 80'den fazla şarkı kaydetti ve dönemin en çok satan, en üretken müzisyeni oldu. Brown'ın başarısı Atlantic için o kadar önemliydi ki, plak şirketi halk arasında "Ruth Brown'ın Yaptığı Ev" olarak bilinir oldu.[9]

Atlantic'in kontrat imzaladığı sanatçılardan Joe Morris, Ekim 1950'de çıkardığı "Anytime, Anyplace, Anywhere" şarkısıyla bir hit kazandı. Şirket şarkıyı Ocak 1951'de basmaya başladığı 45 devirli plak formatıyla piyasaya sürdü. The Clovers'ın Ertegun tarafından bestelenen "Don't You Know I Love You" Eylül 1951'de Atlantic'in ilk R&B 1 numaralı şarkısı oldu. Birkaç hafta sonra, Brown'un "Teardrops from My Eyes" adlı şarkısı milyon satan ilk kaydı oldu. Brown, "5-10-15 Hours" adlı şarkısıyla Mart-Nisan 1952'de tekrar No. 1'e yükseldi. "Daddy Daddy" Eylül 1952'de No. 3'e ulaştı ve Connie Kay'in davullarını çaldığı "Mama, He Treats Your Daughter Mean" Şubat ve Mart 1953'te No. 1'e ulaştı. Brown, 1961'de şirketten ayrıldıktan sonra kariyeri düştü ve çocuklarını desteklemek için temizlikçi ve otobüs şoförü olarak çalıştı. 1980'lerde, bazı müzisyenlere telif ücreti ödeme yapmayı bırakmış olsa da, sanatçılara adil davrandığına övünen Atlantic'tan telif hakları için dava açtı. Ertegun bunun kasıtlı olmadığını söyledi. Brown, Ertegun'dan 1,5 milyon dolar bağışla Rhythm and Blues Vakfı'nı 1988'de kurdu. Brown, gönüllü olarak 20.000 dolar aldı.[10]

1952 yılında Atlantic, "I Got a Woman", "What'd I Say" ve "Hallelujah I Love Her So" gibi hitlerin sahibi olan Ray Charles'ı bünyesine kattı. Aynı yıl, The Clovers'ın "One Mint Julep" şarkısı ikinci sıraya yükseldi. 1953 yılında, Billy Ward and His Dominoes'den kovulan şarkıcı Clyde McPhatter'ın The Drifters grubunu kurduğunu öğrenen Ertegun, grubu anlaşma yapmak üzere Atlantic'e getirdi. Grubun "Money Honey" adlı single'ı yılın en büyük R&B hiti oldu. Kayıtları bazı tartışmalar yarattı: özellikle "Such A Night" adlı şarkı, Detroit, Michigan'daki WXYZ radyo istasyonu tarafından yasaklandı ve "Honey Love" Memphis, Tennessee'de yasaklandı ancak her ikisi de Billboard R&B listesinde 1 numaraya yükseldi.[11]

Prodüktör ve mühendis: Tom Dowd

değiştir

Kayıt mühendisi ve yapımcı Tom Dowd, Atlantic'in başarısında hayati bir rol oynadı. Başlangıçta serbest olarak Atlantic için çalışıyordu, ancak birkaç yıl içinde şirketin tam zamanlı mühendisi olarak işe alındı. Atlantic ve Stax için yaptığı kayıtlar, pop müziğini etkiledi. Dowd, meslektaşı olan George Martin ve Phil Spector'ın toplamından daha fazla hit kaydetti.

Atlantic, bağımsız plak şirketleri arasında stereo kayıtlar yaparak öncüllerinden biriydi: Dowd, aynı anda çalışan bir mono kaydedici ile birlikte taşınabilir bir stereo kaydedici kullandı. 1953 yılında (Billboard'a göre) Atlantic, deneme amaçlı binaural kaydedici adı verilen deneysel bir stereo sistemle kaydedilen ticari LP'leri (uzunçalar) piyasaya süren ilk plak şirketiydi. Bu sistemde, kayıtlar iki mikrofon kullanılarak insan kulakları arasındaki yaklaşık mesafede yerleştirildi ve sol ve sağ kanallar iki ayrı, paralel oluk olarak kaydedildi. Bunları çalmak için, çift iğne ile donatılmış özel bir ton koluna sahip bir pikap gerekiyordu. İki stereo kanalı tek bir olukun her iki yanına kesen tek uçlu mikroyu kullanarak kaydetme sistemi endüstri standardı haline gelene kadar yaklaşık 1958 yılına kadar sürecek bir süreçti. 1950'lerin sonuna doğru, stereo LP'ler ve pikaplar piyasaya sürülmeye başlandı. Atlantic'in erken dönem stereo kayıtları arasında Clyde McPhatter'ın "Lover's Question", Chuck Willis'in "What Am I Living For", LaVern Baker'ın "I Cried a Tear", Bobby Darin'in "Splish Splash", Coasters'ın "Yakety Yak" ve Ray Charles'ın "What'd I Say" yer almaktaydı. Bunlar çoğunlukla 1950'lerin büyük bir kısmı için 45'lik mono single'lardı ancak Dowd, "paralel" stereo kayıtlarını gelecekteki yayınlar için stokladı.[7]

Atlantic, New York stüdyosu, Ampex şirketi tarafından geliştirilen çoklu kayıt makinelerini kuran ilk stüdyo olmuştur. Bobby Darin'in "Splish, Splash" şarkısı 8 parçalı bir kayıt cihazında kaydedilen ilk şarkıdır. İngiliz stüdyolarında çok parçalı kayıt cihazlarının yaygınlaşması ancak 1960'ların ortalarına kadar gerçekleşmiş ve EMI'nin Abbey Road Stüdyoları bile 8 parça tesislerini 1968'e kadar kurmamıştır.

Atlantic, LP piyasasına erken giriş yaptı: İlk albümü This Is My Beloved (Mart 1949) idi ve Walter Benton'ın şiirlerinin John Dall tarafından anlatıldığı ve Vernon Duke tarafından müzikleri yapılan bir albümdü. 1951'de Atlantic, plakları 45 devirlik tekli formatında basan ilk bağımsız plak şirketlerinden biriydi. 1956'ya gelindiğinde, 45'lik tekli satışlarındaki 78'leri geçti. O yılın Nisan ayında, Miriam (Abramson) Bienstock, Atlantic'in single'larının %75'inin 45'likler olarak satıldığını Billboard'a bildirdi. Önceki yıl, 78'likler, 45'liklerden iki kat daha fazla satılmıştı.[12]

Jerry Wexler

değiştir

Şubat 1953'te Herb Abramson, ABD Ordusu'na çağrıldı ve Almanya'ya taşındı. Orada, Ordunun Dişçi Kolu'nda görev yaptı, ancak Atlantic'in başkanlığına tam maaşla devam etti. Ertegun, Billboard muhabiri Jerry Wexler'ı Haziran 1953'te işe aldı. Wexler, "race music" terimini yerine geçecek "rhythm & blues" terimini türetmesiyle tanınır. Wexler, şirketin %13'ünü satın alarak, şirketin başkan yardımcısı olarak atandı. Wexler ve Ertegun, Tom Dowd ortaklığı ile 30 R&B hiti üretti.[13]

Wexler'ın Atlantic başarısı, caz dışındaki, caz, blues ve ritim ve blues'u birleştiren sanatçıları, Ray Charles, Joe Turner ve Aretha Franklin gibi sanatçıların şirketle kontrat imzalaması sonucunda gerçekleşti. Ertegun ve Wexler, siyahi müzisyenler tarafından yapılan birçok R&B şarkının, beyaz sanatçılar tarafından yapılan cover'larla daha büyük başarı elde edildiğini fark ettiler. LaVern Baker'ın "Tweedlee Dee" şarkısı R&B listelerinde 4 numaraya kadar yükseldi, ancak Georgia Gibbs'in cover versiyonu pop listelerinde 2 numaraya kadar yükseldi. Big Joe Turner'ın Nisan 1954'teki "Shake, Rattle and Roll" şarkısı R&B listelerinde 1 numaraya kadar yükseldi, ancak pop listelerinde yalnızca 22 numaraya kadar yükseldi. Bill Haley & His Comets'in versiyonu Decca için yılın en çok satan şarkısı olarak bir milyondan fazla kopya satarak 7 numaraya kadar yükseldi. Temmuz 1954'te Wexler ve Ertegun, "cat music" adını verdikleri bir konuya odaklanan önemli bir makale yazdılar. Aynı ay, The Chords'un "Sh-Boom" şarkısı, Billboard pop listesinde 5 numaraya ulaşarak Atlantic'in ilk büyük crossover(bir türün geniş kitleye yayılması) hiti oldu (ancak daha sonra aynı şarkının The Crew-Cuts'ın versiyonu 1 numaraya yükseldi).

Elvis Presley tartışması

değiştir

Atlantic, 1955'te Sun Records'un sahibi Sam Phillips'in, Elvis Presley'in kayıt sözleşmesini müzik şirketleri arasında bir ihalede satması sırasında önemli bir fırsatı kaçırdı. Atlantic, o dönemde ellerinde bulunan tüm parayla 25.000 dolarlık bir teklif verdi. Ancak RCA Records, 45.000 dolarlık bir teklifle Atlantic'i geride bıraktı ve Elvis Presley'in kayıt sözleşmesini satın aldı. 1990 yılında Ertegun, "RCA'nın başkanı o dönemde Variety dergisinde R&B müziği ahlaksız ilan ederek sert eleştirilerde bulunuyordu. Ancak RCA, Elvis Presley'in kaydını satın aldığında birden susmaya başladı" şeklinde konuştu.[14]

Nesuhi Ertegün

değiştir

Ahmet'in abisi Nesuhi, Ocak 1955'te işe alındı. Nesuhi birkaç yıldır Los Angeles'ta yaşıyordu ve küçük kardeşiyle arası zaman zaman açıktı. Ancak Ahmet, Nesuhi'nin rakip müzik şirketi Imperial Records'tan ortaklık teklifi aldığını öğrenince, onu ve Wexler'ı ikna ederek Nesuhi'yi Atlantic'e katılmaya ikna etti. Nesuhi, sanatçılar ve repertuvarın (A&R) başına geçti, plak şirketinin caz bölümünü yönetti ve Shorty Rogers, Jimmy Giuffre, Herbie Mann, Les McCann, Charles Mingus ve John Coltrane gibi sanatçıları da dahil eden bir liste oluşturdu. 1958 yılına gelindiğinde, Atlantic Amerika'nın en büyük ikinci bağımsız caz plak şirketi haline geldi.[15]

Nesuhi aynı zamanda LP üretiminden de sorumluydu. Atlantic'in LP'lerinin üretim kalitesini, ambalajını ve orijinalliğini geliştirdiği için takdir ediliyordu. Eskiden katalogda bulunan 10inç albümlerin '100' ve '400' serilerini ile önceki 12inç albümlerini sildi ve Shorty Rogers'ın The Swingin' Mr Rogers albümü ile başlatarak 4,98 dolar fiyatla '1200' serisine başladı. 1956'da, şirketin az sayıdaki R&B albümleri için 3,98 dolarlık fiyatla '8000' popüler seriye başladı ve caz albümleri için 1200 serisini ayırdı. Joel Dorn, Hubert Laws'ın The Laws of Jazz albümünün başarılı üretimi sonrasında Nesuhi'nin asistanı oldu.[16]

Herb Abramson'ın ayrılışı

değiştir

Herb Abramson, 1953 yılında ABD ordusuna çağrıldığında, Ahmet Ertegun'un ortağı olarak yerini Jerry Wexler'e bırakmıştı. 1955 yılında askerlik hizmetinden dönen Abramson, Ahmet'in ortağı olarak yerine Wexler'in geçtiğini anladı. Abramson, ne Wexler ne de Nesuhi Ertegun ile iyi geçinemiyordu ve Almanya'dan bir kız arkadaşıyla dönmüştü, bu da Miriam ile boşanmasına neden oldu. Miriam, Atlantic'in işletme ve yayın yöneticisiydi ve bir azınlık hissedarıydı.

1958 yılına gelindiğinde, Abramson ve ortakları arasındaki ilişkiler bozulmuştu. Aralık 1958'de 300.000 dolarlık bir satın alma işlemi düzenlendi ve Abramson'un hisseleri Nesuhi Ertegun ve Abramson'un eski eşi Miriam arasında bölündü. Miriam de o arada Freddy Bienstock ile evlenmişti ve müzik yayıncısı olarak çalışmaktaydı. Abramson'un ayrılığı, Ahmet Ertegun'un şirketin başkanı olarak yerini almasının önünü açtı. Abramson'un ayrılığı ile birlikte, diğer yöneticilerin rolleri şöyle şekillendi: Wexler, yürütme başkan yardımcısı ve genel müdür olarak; Nesuhi Ertegun, LP departmanının sorumlusu olarak yürütme başkan yardımcısı olarak; Miriam Bienstock, Atlantic'in müzik yayıncılığı kolunun başkanı olarak ve Wexler, yürütme başkan yardımcısı olarak görev yaptı. Ertegun kardeşler de Progressive'in başkan yardımcısıydı.[17]

Genişleme

değiştir

Atlantic, Jerry Wexler'in "rhythm & blues" olarak adlandırdığı türü popülerleştirmede büyük bir rol oynadı ve bu işten ciddi kazançlar sağladı. R&B hitleri, geç 1953 ve erken 1954'te ana akım (yani beyaz) dinleyici kitlesine geçiş yaparken, bu kayıtların pazarı patladı. Billboard'un Atlantic hakkındaki onuncu yıl yazısında belirttiği gibi, "... çok büyük bir R&B kaydı 250.000 satış elde edebilir, ancak bu noktadan (1953-54) itibaren, endüstri R&B alanında ardı ardına milyonluk satışlar görmeye başladı". Billboard, Atlantic'in "taze sesi" ve kayıtlarının kalitesi, düzenlemeleri ve müzisyenleri standart R&B kayıtlarından büyük bir ilerleme olduğunu belirtti. Beş yıl boyunca, Atlantic güçlü sanatçılarının listesiyle ritim ve blues listesini domine etti.[15]

1954 yılında, Atlantic birkaç yan kuruluş şirket oluşturdu veya satın aldı. İlk olarak Cat Records kuruldu. Atlantic, orta 1950'lerde Fransız şirketi Barclay ile resmi olmayan bir anlaşma yaptı ve genellikle caz kayıtlarını içeren şarkıları değiş-tokuş etmeye başladı. Atlantic ayrıca Birleşik Krallık'ta kayıtlarının dağıtımını almaya başladı. İlk olarak EMI aracılığıyla "tek seferlik" bir temelde oldu. Ancak Eylül 1955'te Miriam Abramson İngiltere'ye seyahat edip Decca ile bir dağıtım anlaşması imzaladı. Miriam, "Ben orada iş yapan kadınlardan rahatsız olan insanlarla uğraşmak zorunda kaldım, bu yüzden... işi çok hızlı bir şekilde halleder, bitirirdik" diye açıkladı.[18]

1955 yılında Herb Abramson'u tekrar dahil etmek için bir yan kuruluş olan Atco kuruldu. İlk başta yavaş bir başlangıç yaptı, ancak Bobby Darin ile önemli bir başarı yakaladı. Darin'in ilk kayıtları başarısız oldu ve Abramson onu bırakmayı planladı. Ancak Ertegun ona bir şans daha verince, ortaya "Splish Splash" çıktı ve Darin bu şarkıyı 12 dakikada yazmıştı. Şarkı ilk ayda 100.000 kopya sattı ve bir milyon satış yaptı. "Queen of the Hop", ABD pop ve R&B listelerinde ilk 10'a girdi ve İngiltere'de de liste başarısı yakaladı. "Dream Lover" ABD'de 2 numaraya, İngiltere'de ise 1 numaraya yükseldi ve çok satanlar listelerinde yer aldı. 1959 yılında yayımlanan "Mack the Knife" hem ABD'de hem de İngiltere'de 1 numaraya yükseldi, 2 milyondan fazla kopya sattı. 1959'da Grammy ilk ödül organizasyonunu başlatmıştı. Bobby Darin'in şarkısı 1960 Grammy Ödülü'nde Yılın Kaydı olarak ödül kazanarak Atlantic'e bağlı bir sanatçı ilk defa Grammy kazandı. "Beyond the Sea", Darin'in ABD ve İngiltere'deki dördüncü ardışık Top 10 hiti oldu. Darin, Capitol Records ile anlaşıp Hollywood'a geçerek sinema kariyeri denedi, ancak "You Must Have Been a Beautiful Baby" ve "Things" gibi hitler Atco'ya 1962'ye kadar katkı sağladı. Darin 1965'te Atlantic'e geri döndü. 1965 yılında Atlantic, Clarion Records adında bir bütçe plak şirketi kurdu. Aynı yıl 21 albüm aynı anda piyasaya sürüldü ve tüm albümler, sırt kısımlarında listelendi. Ancak bu plak şirketi sadece bir yıl dayanabildi ve daha fazla albüm yayımlanmadı.[19]

Jerry Leiber ve Mike Stoller

değiştir
 
Atlantic Records logosu 1947'deki başlangıcından 1966'ya kadar 1979'dan 1981'e ve 2004'ten 2015'e kadar tekrar kullanıldı.

Jerry Leiber ve Mike Stoller, "Smokey Joe's Cafe" adlı şarkıyı yazdılar ve The Robins grubu için bir hit haline geldi. Onların plak şirketi Spark, Atlantic tarafından satın alındı ve onlar Amerika'nın ilk bağımsız plak yapımcıları olarak işe alındılar ve diğer plak şirketleri için üretim yapmakta özgürdüler. The Robins'in iki üyesi The Coasters'ı oluşturdu ve "Down in Mexico" ve "Young Blood" gibi hitleri Atlantic için kaydettiler. "Yakety Yak", Atlantic'in ilk 1 numaralı pop hiti oldu. Leiber ve Stoller ayrıca The Drifters için hit olan "Ruby Baby" şarkısını da yazdılar.[20]

Prodüktör Phil Spector, Leiber ve Stoller ile çalışmak üzere New York'a taşındı. Trey Records adlı bir plak şirketi, Lester Sill ve Lee Hazlewood tarafından sahiplenilen ve Atlantic tarafından dağıtılan bir şirketti ve Spector, burada işini öğrendi. Sill, Spector'u Leiber ve Stoller'a önerdi ve ona Ray Peterson'ın "Corrine, Corrina" ve Curtis Lee'nin "Pretty Little Angel Eyes" şarkılarını yapması için görev verdi. İkisi de hit oldu ve Atlantic onu bir personel prodüktörü olarak işe aldı. Ahmet Ertegun onu sevdi, ancak Leiber "Sevimli değildi. Komikti, eğlenceliydi - ama iyi değildi" dedi. Wexler ondan hoşlanmadı. Miriam Bienstock onu "boynundaki ağrı" olarak adlandırdı. Spector, Bobby Darin'in şarkı yazarlığına eleştiri getirdiğinde, Darin onu evinden kovdu.[20]

Atlantic, Phil Spector'ı hoşgörü ile kabul etti, ancak başarı oranı azaldı. Spector, The Top Notes için "Twist and Shout" adlı şarkıyı üretti ve başarısız oldu. Şarkı yazarı Bert Berns, Spector'ın düzenlemesini sevmedi ve şarkıyı mahvettiğini düşündü, bu yüzden Berns, şarkıyı The Isley Brothers ile tekrar kaydederek hit haline getirdi. Kısa süreli Atlantic'teki zamanında, Spector LaVern Baker, Ruth Brown, Jean DuShon ve Billy Storm için müzik üretti. 1961'de, Spector, Lester Sill ile birlikte Philles Records'u kurmak için Los Angeles'a geri döndü. Spector, 1960'ların en başarılı plak yapımcılarından biri oldu.[7]

Leiber ve Stoller, Atlantic için birçok popüler şarkı yazmalarına rağmen, 1962'de ilişkileri bozulmaya başladı. Kırılma noktası, bir yapımcı telif hakkı istediklerinde geldi. İstek gayri resmi olarak kabul edildi, ancak muhasebecileri yazılı bir sözleşme ve Atlantic'in hesaplarının denetlenmesini istedi. Denetim, Leiber ve Stoller'ın 18.000 dolar eksik ödendiğini ortaya çıkardı. Leiber, konuyu bırakmayı düşündü, ancak Stoller ödeme için Atlantic'e baskı yaptı. Wexler sinirlendi ve ödemenin ilişkilerinin sonunu getireceğini söyledi. Leiber ve Stoller geri adım attı, ancak ilişki zaten sona erdi. Bir sonraki kayıtlarında çalışmak için Leiber ve Stoller'ın görevi Phil Spector'a verildi.[21]

Leiber ve Stoller kısa bir süre United Artists için çalıştıktan sonra, George Goldner ile Red Bird şirketini kurdular. Dixie Cups'ın "Chapel of Love" ve The Shangri-Las'ın "Leader of the Pack" gibi şarkılarıyla hit yaptılar, ancak Red Bird'un mali durumu dengesizdi. 1964'te Jerry Wexler'a yaklaştılar ve Atlantic ile birleşme önerdiler. Ertegun'un biyografisi için 1990'da yapılan röportajda konu hakkında konuşmak istemeyen Wexler, Ertegun bu müzakerelerin kendisini satın almak için bir plan olduğunu iddia etti. Eylül 1964'te Ertegun kardeşler ve Wexler, şirketin diğer iki hissedarını Sabit ve Bienstock'u satın alma sürecindeydiler ve Leiber ve Stoller'ın Sabit'in hisselerini satın almasını önerdiler. Leiber, Stoller, Goldner ve Wexler, New York'taki Plaza Hotel'de bir öğle yemeğinde Ertegun'a planlarını söylediler. Leiber ve Stoller ona satın almak niyetinde olmadıklarını söylediler, ancak Ertegun Goldner'ın tutumundan rahatsız oldu ve Wexler'ın onlarla işbirliği yaptığına inandı. Wexler, ona reddederse anlaşmanın onun olmadan yapılacağını söyledi. Ancak Ertegun kardeşler çoğunluk hissesine sahipti, Wexler ise yaklaşık yüzde 20 hisseye sahipti. Ertegun, Leiber ve Stoller'a karşı ömür boyu bir husumet başlattı ve Wexler ile olan ilişkisi zarar gördü.[22]

Stax Records

değiştir

Atlantic, 1959'un başlarında o kadar iyi işler yapıyordu ki, bazı planlanmış yayınlar geri tutuldu ve şirket yaz boyunca The Coasters, The Drifters, LaVern Baker, Ray Charles, Bobby Darin ve Clyde McPhatter'in hitleri sayesinde ardı ardına iki ayda 1 milyon doların üzerinde brüt satış yaptı. Aylar sonra şirket, satışların üçte birinden sorumlu olan en büyük iki sanatçısının ardı ardına kaybıyla sarsıldı: Bobby Darin ve Ray Charles. Darin Los Angeles'a taşındı ve Capitol ile anlaşma imzaladı. Charles ise ABC-Paramount ile yüksek telif ücretleri, bir prodüksiyon anlaşması, kar paylaşımı ve sonunda ana kayıt sahipliği içeren bir sözleşme imzaladı. "Öleceğimizi düşündüm," diye hatırlayan Wexler. 1990'da Ertegun ve Wexler, Charles'ın sözleşmesinin içeriği konusunda anlaşmazlığa düştüler ve bu nedenle bir ayrılık yaşandı. Ertegun, Bobby Darin ile arkadaş kalmaya devam etti, Darin 1966'da Atlantic'e geri döndü. Ray Charles ise 1977'de Atlantic'e geri döndü.[23]

1960 yılında, Atlantic'in Memphis distribütörü Buster Williams, küçük bir plak şirketi olan Satellite Records tarafından yayınlanan Carla Thomas ve babası Rufus'un düeti "Cause I Love You"dan büyük miktarda basıldığını bildirdi ve bu sayede label tarihindeki ilk kazançları elde edildi. Wexler, Satellite'in ortağı Jim Stewart ile iletişime geçti ve şarkının haklarını küçük bir telif ücreti karşılığında kiraladı. Anlaşma, tüm diğer kayıtlar için beş yıllık bir seçenek karşılığında 5.000 dolar ödeme içeriyordu. Satellite, sahipleri Stewart ve Axton'un adlarından Stax olarak yeniden adlandırıldı. Anlaşma, Stax'a Atlantic'in promosyon ve dağıtımına erişim sağlayarak, iki label arasındaki başarılı sekiz yıllık bir birlikteliği başlattı. Wexler, "Ücreti kayıtlar için ödemedik ... Jim kayıtların bedelini öderdi ve bize bir bitmiş kaset gönderirlerdi. Bizim maliyetlerimiz, üretim seviyesinde başladı - basım, dağıtım, promosyon ve reklam." şeklinde anımsadı.[24]

Satellite'nin "Last Night" şarkısını Satellite etiketiyle dağıtmak için yapılan anlaşma, Atlantic'in başka bir etiketteki şarkıları da pazarlamaya başladığı ilk anlaşmaydı.

Atlantic, Stax'ın kayıtlarını bastı ve dağıttı. Wexler, Tom Dowd'u Stax'ın kayıt ekipmanlarını ve tesislerini güncellemek için gönderdi. Wexler, Stax stüdyolarındaki işbirliği ortamından ve ırkçılık karşıtı ev stüdyosundan çok etkilendi ve onu "düşünülemez derecede harika bir grup" olarak nitelendirdi. Atlantic müzisyenlerini Memphis'e kayıt yapmak için getirdi. Stewart ve Wexler, Washington D.C.'deki bir radyo istasyonunda disk jockeyliği yapan Al Bell'i Stax çıkışlarının tanıtımını yapması için işe aldı. Bell, şirketteki ilk Afro Amerikalı ortak oldu.

Stax, ev grubu üyelerinin mesai saatleri dışında yaptığı bir jam "Green Onions" şarkısını ortaya çıkardı. Single, Ağustos 1962'de yayınlandı ve yılın en büyük enstrümantal hiti oldu, R&B listesinde bir numaraya ve pop listesinde üç numaraya yükseldi ve bir milyondan fazla kopya sattı. Sonraki beş yıl boyunca, Stax ve yan kuruluşu Volt, Otis Redding'in "Respect", Eddie Floyd'un "Knock on Wood", Sam and Dave'in "Hold On, I'm Comin'" ve Wilson Pickett'in "Mustang Sally" gibi birçok hit parça sağladılar ve Atlantic'i zenginleştirdiler.[24]

Soul dönemi

değiştir

Aretha Franklin, Columbia Records ile olan sözleşmesi sona erdikten sonra 1966'da Atlantic ile anlaşma imzaladı. Columbia onu bir caz şarkıcısı olarak pazarlamaya çalıştı. Jerry Wexler, "onu tekrar kiliseye koyacağız" dedi. Hızla ün kazandı ve Soul Kraliçesi olarak adlandırıldı. Wexler, üretimi kendisi yönetti ve Alabama'nın Muscle Shoals şehrindeki Fame Stüdyolarında çalıştı. Sonuç, ABD Pop ve Soul Top 10 listelerinde yer alan yedi ardışık single oldu: "I Never Loved a Man (The Way I Love You)" (Soul No. 1, Pop No. 9), "Respect" (Soul ve Pop No. 1), "Baby, I Love You" (Soul No. 1, Pop No. 4), "(You Make Me Feel Like) A Natural Woman" (Soul No. 2, Pop No. 8), "Chain of Fools" (Soul No. 1, Pop No. 2), "Since You've Been Gone" (Soul No. 1, Pop No. 5) ve "Think" (Soul No. 1, Pop No. 7).[11]

1961'in sonlarında şarkıcı Solomon Burke, Jerry Wexler'ın ofisine haber vermeden geldi. Wexler, Burke'un bir hayranıydı ve uzun zamandır onunla çalışmak istiyordu, bu yüzden Burke eski plak şirketiyle sözleşmesinin sona erdiğini söylediğinde Wexler şöyle cevap verdi: "Evindesin. Seninle bugün kontrat imzalıyoruz." Wexler'ın Burke ile birlikte ürettiği ilk şarkı "Just Out of Reach" oldu ve Eylül 1961'de büyük bir hit oldu. Soul/country & western karışımı, Ray Charles'ın benzer girişiminden daha 6 ay önce gerçekleşti. Burke, orta 1960'lara kadar sürekli büyük satış yapan bir sanatçı oldu ve 1968'e kadar Atlantic'ta hitler üretti. 1962'de folk müziği yükselişteydi ve plak şirketi Peter, Paul & Mary ile kontrat imzalamaya çok yakındı. Wexler ve Ertegun, onları aktif bir şekilde takip etti, ancak anlaşma son dakikada düştü ve daha sonra müzik yayıncısı Artie Mogull'un menajerleri Albert Grossman'ı Warner Bros. yöneticisi Herman Starr ile tanıştırdığını keşfettiler. Starr, üçlüye müziklerinin kaydı ve paketlenmesinde tam yaratıcı kontrol sağlayan cazip bir teklif yapmıştı.[25]

Orta 1960'lardaki İngiliz İstilası, Atlantic'i İngiliz distribütörünü değiştirmeye yöneltti. Decca, genellikle Londra alt şirketinde görünen İngiliz sanatçılarına erişimi reddetmişti. 1966'da Atlantic, Atco tarafından 1966'da yayınlanan Cream'in yer aldığı bir lisanslama anlaşması imzaladığı Polydor ile bir anlaşma imzaladı. 1967'de grup, Tom Dowd ile birlikte Disraeli Gears'ı kaydetmek için Atlantic'in New York City'deki stüdyosuna gitti; albüm hem ABD'de hem de İngiltere'de Top 5 oldu ve "Sunshine of Your Love" single'ı Billboard Hot 100'de 5 numaraya ulaştı. Wexler, müzikteki gelişmeleri reddetti ve müzisyenleri "rockoids" olarak adlandırdı. Ancak Atlantic, 1970'lerde Bad Company, Led Zeppelin ve Yes'i imzalayarak rock müziğine yönelmesinden kar elde etti.

Warner Bros. tarafından satın alınması: Seven Arts

değiştir
 
Atlantik logosu 1966'dan 2005'e kadar kullanıldı. 2015 yılında yeniden canlandırıldı.

Atlantic'in Rock 'n Roll'a yönelmesinden sonra başta Jerry Wexler olmak üzere şirket ortaklarında rahatsızlık başladı. 1967 yılında, kendi sanatçıları ve Stax ile yaptığı anlaşma sayesinde büyük başarı elde eden Atlantic'e rağmen, Jerry Wexler eski bağımsız plak şirketleri düzeninin çöküşünden ciddi endişe duyuyordu ve şirketin geleceği için satılmasını önermeye başladı. Ancak plak şirketi başkanı Ahmet Ertegun şirketi satma isteği taşımıyordu. 1962'deki başarısız satın alma girişiminden bu yana güç dengeleri değişmişti; Atlantic'in orijinal yatırımcısı Dr. Vahdi Sabit ve azınlık hissedarı Miriam Bienstock, Eylül 1964'te satın alınmıştı ve diğer ortak Nesuhi Ertegun sonunda Wexler'ın tarafına geçmeye ikna edildi. Ortak olarak daha fazla hisseye sahip oldukları için Ahmet Ertegün satışa razı olmak zorunda kaldı.[26]

Ekim 1967'de Atlantic'i, Warner Bros.-Seven Arts'a 17.5 milyon dolara satıldı, ancak tüm ortaklar daha sonra Atlantic'in gerçek değerini büyük ölçüde düşük değerlendirdiği konusunda anlaştılar ve satış tam hisseli değil kısmi hisseli oldu. Böylelikle kadro dağılmamış oldu. Başlangıçta, Atlantic ve Atco diğer Warner Bros. Records ve Reprise Records etiketlerinden tamamen ayrı olarak çalıştı ve yönetim müzik bölümüne müdahale etmedi, çünkü kötü durumda olan film bölümü para kaybederken Warner müzik bölümü patlama yaşıyordu - 1968'in ortalarına gelindiğinde Warner'ın müzik ve yayın faaliyetleri, grup toplam karının %74'ünü oluşturuyordu.[27]

Atlantic Records'ın satışı, Stax Records ile yapılan dağıtım anlaşmasında yer alan yeniden müzakere maddesinin devreye girmesine neden oldu ve Stax ortakları bu anlaşmanın, Atlantic'in dağıtımını yaptığı tüm Stax kayıtlarının sahipliğini de içerdiğini keşfettiler. Yeni sahipleri olan Warner, Stax sahipliğini bırakmayı reddetti, bu nedenle dağıtım anlaşması 1968 Mayıs ayında sona erdi. Atlantic, 1960'larda dağıttığı Stax kayıtlarının haklarını hala elinde bulunduruyor.[28]

Şirketin devralınmasının ardından Jerry Wexler'in etkisi hızla azaldı; kendi itirafına göre, o ve Ertegun Atlantic'i "tam bir despot gibi" yönetmişlerdi ancak yeni kurumsal yapıda, yönetici rolü gerektirdiği sorumlulukların delegasyonunu kabul etmek istemediğini fark etti. Ayrıca, labelin en kârlı malları haline hızla gelen ve beyaz insanların yaptığı "rockoid" müzik, Ben E. King ve Solomon Burke siyahi sanatçıların müziklerini geri plana atmıştı. Wexler sonunda New York'tan ayrılmaya ve Florida'ya taşınmaya karar verdi. Ayrılığından sonra, daha önce Atlantic'in işlerine az ilgi gösteren Ertegun, labelin kontrolünü ele geçirdi ve hızla genişleyen Warner müzik grubunda önemli bir güç haline geldi.[29]

1968 yılında Atlantic, yeni bir yan kuruluş şirketi olan Cotillion Records'u kurdu. Şirket, blues ve güney soul müziğine bir çıkış noktası olarak oluşturulmuştu ve ilk single'ı Otis Clay'in "She's About A Mover" versiyonu R&B listelerinde yer aldı. Cotillion'un kataloğu hızla genişleyerek, ilerici rock, folk-rock, gospel, caz ve komedi gibi türleri de kapsadı. 1976 yılında, şirket disco ve R&B'ye odaklanmaya başladı. Şirketin arasında Curtis Mayfield sonrası The Impressions, Slave, Brook Benton, Jean Knight, Mass Production, Sister Sledge, The Velvet Underground, Stacy Lattisaw, Lou Donaldson, Mylon LeFevre, Stevie Woods, Johnny Gill, Emerson, Lake & Palmer, Garland Green, The Dynamics, The Fabulous Counts ve The Fatback Band gibi sanatçılar ve gruplar yer alıyordu. Cotillion, aynı zamanda Luther adlı üçlü olarak kaydeden Luther Vandross'un kariyerini başlatan şirketti. Cotillion, ayrıca Woodstock festivali filminin üçlü albüm soundtrack'ini 1970 yılında piyasaya sürdü. 1970'ten itibaren, daha önceki Atlantic anlaşması sona erdikten sonra caz sanatçısı Herbie Mann tarafından kurulan Embryo Records'u da dağıttı.

Cotillion'un kurulmasının yanı sıra, Atlantic rock, soul/rock, progresif rock, İngiliz grupları ve şarkı yazarları da dahil olmak üzere kataloğunu genişletmeye başladı. İki kadın sanatçı, 1969'da Wexler tarafından kişisel olarak Atlantic'e bağlandı ve albümleri piyasaya sürüldü: Dusty Springfield (Dusty in Memphis) ve Lotti Golden (Motor-Cycle), ancak Golden aynı zamanda Ertegun ile yakın çalışma ilişkisine sahipti ve onun kontrat imzalanmasında etkili oldu. 1969'a gelindiğinde, Atlantic 8000 serisi (1968-72) R&B, rock, soul/rock ve psychedelic tarzları içeriyordu. O yılın diğer çıkışları arasında Aretha Franklin (Soul '69), Led Zeppelin (Led Zeppelin I), Don Covay (House of Blue Lights), Boz Scaggs (Boz Scaggs), Roberta Flack (First Take), Wilson Pickett (Hey Jude), Mott the Hoople (Mott the Hoople) ve Black Pearl (Black Pearl) albümleri yer alıyordu.[30]

1969 yılında Warner Bros.-Seven Arts, Kinney National Company tarafından devralındı ve 1970'lerde grup Warner Communications olarak yeniden adlandırıldı. 1970 yılında Elektra Records ve kardeş şirketi Nonesuch Records'u satın alan Kinney, tüm plak şirketi operasyonlarını WEA olarak bilinen yeni bir holding şirketi altında birleştirdi ve aynı zamanda Warner Music Group olarak da biliniyordu. WEA, şirketin sanatçılarını Kuzey Amerika'nın dışına dağıtmak için bir etiket olarak kullanıldı. Ocak 1970'te, Ahmet Ertegun, Warner Bros. Records Başkanı Mike Maitland'e karşı yürüttüğü yürütme mücadelesinde başarılı oldu ve sonuç olarak Kinney başkanı Steve Ross tarafından Maitland işten çıkarıldı. Ertegun, Maitland'ın yerine geçmesi için Mo Ostin'i önerdi. Ertegun'un Warners'taki gücü artık güvence altına alındığı için, Atlantic, ana şirket yeniden yapılanmaları aracılığıyla bağımsızlığını koruyabildi ve kendi pazarlamasını yapmaya devam ederken, WEA dağıtımı ele aldı.[31]

Rock dönemi

değiştir

Bu dönemde Atlantic'in müzik listesinde yer alan bazı gruplar İngilizdi (Led Zeppelin, Genesis, Yes, Bad Company ve Phil Collins) ve bu durumun nedeni büyük ölçüde Ertegun'a bağlanıyordu. Greenberg'e göre, Ertegun İngiltere'yi keşfedilmemiş yetenekler için bir kaynak olarak görüyordu. Onun önerisiyle, Greenberg yılda altı veya yedi kez İngiltere'yi ziyaret ediyor ve şirkete kaydolacak grupları arıyordu.

Atlantik'in erken döneminde Jerry Wexler, şirketin yöneticilerinden biri olurken, Ertegun A&R'a odaklanarak daha az işle ilgilenmişti. Ancak bu durum, Warner'a satıştan sonra değişti. Ertegun satışa zorlandığı için başlangıçta kabul etmek zorunda kalsa da, durumu lehine çevirdi. Şirkette yönetim kontrolünü elde etti ve Warner grubunu etkiledi. Buna karşılık, Wexler Atlantik'in rock'a doğru hareket etmesinden hayal kırıklığına uğramıştı ve 1975'te ayrıldı. Wexler'in öğrencisi Jerry L. Greenberg onun yerine geçti ve 1970'lerde Atlantik'in başarısında rol oynadı.

Yedi yıl içinde, Greenberg kişisel asistanlıktan plak şirketinin başkanlığına yükseldi. Wexler, Greenberg'i işin günlük işleyişini öğretme konusunda mentörü olarak işe aldı. Ertegun'dan müzisyenlere nasıl davranılacağını öğrendi.

Led Zeppelin ve Crosby, Stills & Nash

değiştir

1968'de Peter Grant, İngiliz rock grubu Led Zeppelin'in ilk albümünün kasetleriyle New York'a uçtu. Ertegun ve Wexler, grubun lideri Jimmy Page'i The Yardbirds aracılığıyla tanıyorlardı ve olumlu görüşleri, Atlantic'in grubu imzalamasını öneren Dusty Springfield tarafından da desteklendi. Atlantic, grubu beş yıllık özel bir sözleşmeyle anlaştı ve Zeppelin, 1968'den 1973'e kadar Atlantic için albüm yaptı. Sözleşme süresi dolduktan sonra, Swan Song adlı kendi şirketlerini kurdu. Ancak albüm dağıtımında diğer şirketlerin lobi faaliyetlerine yenik düştükten sonra Atlantic ile bir dağıtım anlaşması imzalamak zorunda kaldılar.[32]

1969 yılında Stephen Stills hala Buffalo Springfield grubu ile geçirdiği süreye dayanan bir sözleşme ile Atlantic Records'a kayıtlıydı. Stills'in menajeri David Geffen, Stills'in yeni grubunun Columbia ile anlaşma yapması için Stills'in Atlantic sözleşmesinden çıkarılmasını istemek üzere Wexler'a gitti. Wexler öfkesini kaybetti ve Geffen'i ofisinden kovdu, ancak Geffen ertesi gün Ahmet Ertegun'u aradı ve Ertegun, Geffen'i ikna ederek Columbia'nın Atlantic'e Crosby, Stills & Nash grubunu imzalamasına izin vermesi için Clive Davis'i ikna etmesini sağladı.

Trio, 1960'ların önde gelen üç pop grubu üyesinin tesadüfi bir karşılaşması sonucu oluştu - Stephen Stills, The Byrds'tan David Crosby ve The Hollies'ten Graham Nash. Stills ve Crosby, 1960'ların başından beri arkadaştılar; Nash, The Byrds'un İngiltere turnesinde tanışmıştı ve 1968'in ortalarında The Hollies ABD turnesindeyken dostluğu yeniden başladı. Bu sırada, The Hollies'teki yaratıcı gerilimler baş ağrısı vermeye başlamıştı ve Nash grubu terk etmeye karar vermişti. Kader, Nash'in The Hollies ABD turnesi sırasında, Temmuz 1968'de Cass Elliott'ın Los Angeles'taki evinde verilen bir partide Crosby ile yeniden bir araya gelmesi ve Stephen Stills (eski Buffalo Springfield üyesi) ile tanışması sırasında müdahale etti. O gece Crosby ve Stills, Stills'in yeni bestesi "You Don't Have To Cry" şarkısını söylediğinde, Nash onları tekrar etmelerini istedi ve aniden bir üçüncü uyum parçasıyla katıldı. Trio'nun eşsiz vokal kimyası hemen belirgin hale geldi, bu nedenle Nash 1968'in Ağustos ayında The Hollies'ten ayrıldığında ve Los Angeles'a taşındığında, üçü hemen bir trio, Crosby, Stills & Nash oluşturdu. Şaşırtıcı bir şekilde Apple Records için başarısız bir seçmeleri sonrasında, Ertegun'un müdahalesi ve Crosby ve Nash'i, aynı zamanda Stills'i temsil eden David Geffen ile yoğun müzakereler sayesinde, sonunda ilk albümlerini kaydetmek için neredeyse tamamen özgürlük veren Atlantic ile anlaştılar. Anlaşma, Nash'in hala Epic Records (The Hollies'ın ABD dağıtıcısı) ile sözleşme altında olması nedeniyle karmaşıktı, ancak Ertegun, eski Buffalo Springfield üyesi Richie Furay'ın Atlantic sözleşmesinden serbest bırakılmasını sağlayarak (Furay'ın yeni grubu Poco'nun Epic'e imzalaması için) bu durumu aşmak için diplomasi becerilerini kullandı ve Columbia Records (Epic'in sahibi) Nash'in Atlantic'e imzalamasına izin verdi. Sonuçta, Ertegun ve Atlantic açık ara kazanan oldu. Poco, Epic için ılımlı bir başarı elde etti, ancak Crosby, Stills & Nash'in kendilerini tanıtan ilk albümleri (Mayıs 1969'da yayınlandı), Billboard albüm listesinde #6'ya ulaşarak, iki ABD Top 40 single'ı doğurarak, çoklu platin satışı yaparak ve sonunda Rolling Stone'un Tüm Zamanların En İyi 500 Albümü listesinde yer aldı.[33]

CSNY ve Led Zeppelin'in büyük başarısından hemen sonra, İngiliz grup Yes, yükselen progresif rock türünün önde gelen gruplarından biri olarak hızla kendini kanıtladı ve başarıları, 1970'lerde uzunçaların rock müziği için ana satış formatı olarak kabul edilmesinde önemli bir rol oynadı. 1969-70 arasında birkaç kadro değişikliği yaşadıktan sonra, grup gitarist Steve Howe ve klavyeci Rick Wakeman ile 1971 yılında katıldıkları "klasik" kadrosuna yerleşti. Şarkılarının çoğunun uzun olması, grubu single yayınlamakta biraz zorlasa da, canlı performansları onlara sadık bir hayran kitlesi kazandırdı ve albümleri büyük başarı elde etti - yeni gitaristleri Steve Howe'un debutunu içeren üçüncü albümleri The Yes Album (1971), İngiltere'de #4'e kadar yükselerek büyük bir hit oldu ve ABD listesinde de zorlansa da #40'a girdi. Bu noktadan itibaren ve sonraki yıllarda punk/yeni dalga hareketinin etkisine rağmen, grup inanılmaz bir başarı serisi yakaladı - dördüncü albümleri Fragile ile başlayarak, 1971 ile 1991 yılları arasında yayınladıkları on bir albümün tamamı (çoklu diskli canlı albüm Yessongs dahil) ABD ve İngiltere listelerinde Top 20'ye girdi ve çift diskli Tales of Topographic Oceans (1973) ve Going For The One (1977) İngiltere'de #1'e kadar yükseldi.

AC/DC ve Foreigner

değiştir

Atlantic'un 1970'lerin sonundaki rock müzikte yeniden başarılı olmasının büyük bir kısmı ünlü A&R yöneticisi John Kalodner'ın çabalarına atfedilebilir. Eski bir fotoğrafçı, plak mağazası müdürü ve müzik eleştirmeni olan Kalodner, 1974 yılında Atlantic'in New York'taki halkla ilişkiler departmanına katıldı. 1975 yılında Kalodner A&R departmanına geçti, hızla yükseldi ve 1976 yılında Atlantic'in ilk Batı Yakası A&R direktörü olarak terfi etti. Sonraki dört yıl boyunca Foreigner, AC/DC, Peter Gabriel ve Phil Collins gibi bir dizi önemli sanatçıyı imzalamada etkili oldu. Kalodner, diğer plak şirketlerinin reddettiği sanatçıları imzalayarak ün kazandı ve belki de bu alandaki başarılarından en önemlisi Anglo-Amerikan grubu Foreigner'ı desteklemesiydi.

Foreigner grubu, expatriate İngiliz müzisyenler Mick Jones (önceki olarak Spooky Tooth) ve King Crimson'un kurucu üyelerinden olan Ian McDonald'ın fikriydi. Grubun ilk albümünü oluşturan şarkıların demo kasetleri (aralarında "Feels Like The First Time" şarkısı da bulunuyordu) neredeyse tüm büyük plak şirketleri tarafından reddedildi, Atlantic dahil - ancak inatçı menajerleri Bud Prager daha sonra, önceki kötü bir anlaşmanın intikamı olarak CBS'e yaklaşık bile gitmediğini açıkladı ("Beni birçok parayla sıkıştırdılar, bu yüzden Foreigner'ı da onlardan mahrum bırakmaya karar verdim. Grup hatta onlara bile sunulmadı."). Prager, Atlantic'e yönelik ısrarını sürdürdü, ancak A&R departmanları ve plak şirketi başkanı Jerry Greenberg, Foreigner'ı sürekli reddetti; ancak Kalodner'ın inancı (ve canlı bir deneme) sonunda Greenberg'i ikna etti ve Kalodner'ı onları imzalamak ve kişisel projesi olarak ele almak için izin verdi. Ancak Kalodner, projeyi üstlenecek birini bulana kadar yirmi altı yapımcı tarafından reddedildi. Tüm dirençlere rağmen, Kalodner'ın Foreigner'a olan inancı grubun muazzam başarısı tarafından tamamen haklı çıkarıldı - grubun 1976 çıkışlı ilk single'ı "Feels Like The First Time" Billboard single listesinde 4 numaraya yükseldi, kendi adını taşıyan ilk albümleri 4 milyondan fazla kopya sattı ve albümün diğer single'ları grupu ABD listelerinde bir yıldan fazla süreyle tuttu. İlerleyen yıllarda, Foreigner Atlantic'in en büyük başarılarından biri ve tarihteki en çok satan gruplardan biri haline geldi ve uluslararası hit şarkılarının yanı sıra dünya çapında 80 milyondan fazla albüm sattı, bunların 37.5 milyonu yalnızca ABD'de satıldı.

1978'de, Atlantic sonunda önde gelen İngiliz progresif grubu Genesis'i ABD'de önemli bir grup olarak tanıttı. Ahmet Ertegun, Phil Collins'in grubun davulcusu / vokalisti olduğu erken Amerika turnelerinden birinde performanslarını ilk kez görmüştü ve o zamandan beri onun büyük bir hayranı oldu. Jerry Greenberg, 1973'te Ertegun'un tavsiyesi üzerine Genesis'i ABD'deki Atlantic'e imzaladı, ancak Avrupa'da çok başarılı olsalar da, Genesis, yediğini içtiğini bilen bir grup olarak çoğu zaman Amerika'da en iyi ihtimalle "kült" bir grup olarak kaldı. Bu arada, orijinal solist Peter Gabriel 1975'te gruptan ayrılmış, ardından 1977'de solist gitarist Steve Hackett de gruptan ayrılmış, grup üç kişilik bir formasyona indirgenmişti. Ertegun, grubun 1978 albümü ...And Then There Were Three... kaydında doğrudan yer aldı ve albümün projelendirilen ilk single'ı olan "Follow You, Follow Me" şarkısını kişisel olarak remiksledi. Grup bu versiyonu kullanmasa da, bu onları sonraki prodüksiyonlarına yön verdi. Collins daha sonra "Onun versiyonunu kullanmadık ama neyin altında yattığını biliyorduk. Önceki dönemde ortaya çıkmayan daha fazla bir şey gördü." yorumunu yaptı. "Follow You, Follow Me" şarkısının yayınlanan versiyonu, Genesis'in ABD'deki ilk hit single'ını verdi, albüm ilk Amerikan altın plaklarından biri oldu ve bu deneyim, Ertegun ve Collins'in yakın arkadaş olmasına yol açtı.[34]

1979 yılında Genesis'in davulcusu/vokalisti Phil Collins, solo kariyerine yönelmeyi düşünüyordu. İlk evliliğinin çekişmeli boşanmasına tepki olarak, evinde yeni şarkılar yazıp kaydetmeye başlamıştı ve bu materyal, Genesis ile kaydettiği materyalden oldukça farklıydı. İddiaya göre birçok kişi ona solo kariyer yapmaktan vazgeçmesini tavsiye etmişti, ancak Collins'i güçlü bir şekilde destekleyen Ertegun, garajında kaydettiği R&B tadındaki demo kasetlerini dinledikten sonra bir albüm kaydetmesini teşvik etti. Ertegun, Collins'in ilk single'ı olan şarkıda değişiklikler yapılmasında da ısrar etti. Şarkının sade düzenlemesi olan açılış bölümünü dinledikten sonra Ertegun, "Geri vites nerede, adamım? Çocuklar nerede olduğunu bilemeyecekler - üstüne daha fazla davul eklemen gerekiyor" dedi. Collins, "Davullar daha sonra geliyor" diye cevap verdi, bunun üzerine Ertegun, "O zamana kadar çocuklar başka bir radyo istasyonuna geçmiş olacaklar" diye karşılık verdi. Ertegun'un isteğine uyan Collins, bitmiş ana kayıt üzerine fazladan davul ekleyerek olağandışı bir adım attı ve daha sonra "O (Ertegun), tamamen haklıydı." yorumunu yaptı.[35]

Phil Collins'in yakın arkadaşlığı Ertegun ile onun solo kariyerine başlamasına yardımcı olsa da, sonunda ABD'de Atlantic ile sözleşme imzalaması şansa da bağlıydı. Collins'in solo albümünü kaydettiği erken 1980'lerde, dünya çapındaki ekonomik durgunluk etkisiyle müzik endüstrisi büyük zarar görmekteydi ve birçok şirket, önemli geri dönüşler sağlamayan sanatçıları ayıklamaya ve silmeye başlamıştı. Bu sırada Genesis'in Atlantic ile sözleşmesi yenileniyordu ve Collins henüz solo sanatçı olarak imza atmamıştı. Collins ve grubunun 'kendilerine ait' bir plak şirketi olan Duke Records istekleri, Ertegun'un kişisel ilgisine rağmen, grubun nispeten mütevazi performansı ve ABD'deki şirketlerin tereddüdü nedeniyle Atlantic yöneticilerini belirsiz kılıyordu. Kalodner, Collins'in solo albümünün kaydını Atlantic'in grubu ve Collins'i imzalamaya kararsız kaldığı bir sırada yönetiyordu, ancak tam bu noktada Kalodner, neredeyse hemen yeni kurulan Geffen Records'un A&R bölümünü yönetmek için işe alındı, ancak Atlantic'taki saygısızlığından öfkelenerek, Collins'in kullanılabilirliğini Geffen'a bildirdi, ancak Geffen veya başka bir ABD şirketi ilgi göstermedi. Daha sonra, Collins'in menajeri Tony Stratton Smith ile iletişim kuran Virgin Records patronu Richard Branson'a haber veren Kalodner, Collins'in solo sanatçı olarak Virgin ile İngiltere'de anlaşma imzalamasına neden oldu.

Ertegun, daha sonra Genesis/Collins kontratıyla ilgili Kalodner'ın anlatısını reddetse de, Gabriel'in kaybının büyük bir hata olduğunu kabul etti ve Gabriel'in sonrasında Geffen ile kazandığı başarı onun bu konudaki pişmanlığını artırdı. Bunun büyük bir kısmı Kalodner'a aitti, çünkü Gabriel'in Atlantic'ten çıkarılmasının hemen ardından bir hata yaptığını fark etti. Gabriel'e telafi etmek için, hem CBS hem de Geffen'a Gabriel'in mevcut olduğunu bildirdi ve bir teklif savaşının ardından Gabriel, Geffen ile anlaştı. 1982'de "Security" adlı dördüncü solo albümünü geniş övgülerle yayınladı ve Gabriel, "Shock The Monkey" single'ı ile ABD'de küçük bir hit kazandı. Gabriel'in beşinci albümü So (1986), İngiltere'de #1 ve ABD'de #2'ye kadar yükselerek ABD'de 5 milyondan fazla kopya sattı ve Atlantic'in pişmanlığı kuşkusuz daha da arttı. İronik olarak, Gabriel, efsanevi Memphis Horns'lu R&B etkisi olan "Sledgehammer" adlı single ile ABD'de #1 hit elde etti ve Gabriel daha sonra şarkıyı "Otis Redding gibi şarkı söyleme şansım" olarak tanımladı.

Long Branch depo yangını ve arşivin zarar görmesi

değiştir

Atlantic, 8 Şubat 1978 sabahı korkunç bir kayba uğradı, çünkü Long Branch, New Jersey'deki havalandırması olmayan bir depoda saklanan çoğu kayıt arşivi yanarak yok oldu. Dört katlı depo, Vogel's Departman Mağazası'nın eski yeriydi ve Mart 1975'te kapatılmıştı. Bina sadece bir hafta önce satın alınmıştı ve şehir merkezini canlandırmak için bir Nadler Mobilya Merkezi olarak tekrar açılması planlanmıştı.

Binanın sahibi, o zamanlar Atlantic'in baş finans müdürü olan Sheldon Vogel'in ailesine aitti. Ertegun, bahsi geçen kasetlerin şirketin New York'taki Manhattan ofislerinde çok yer kapladığından şikayet ettiğinde, şirketin çoklu parça kayıtlarını ve yayınlanmamış kayıtlarını binaya taşınmasını önermişti.

Atlantic'in yayınlanmış geri kataloglarının master kayıtları, New York'ta saklanması nedeniyle kurtulmuş olsa da, yangın 1948'den 1969'a kadar kaydedilen hemen hemen tüm yayınlanmamış master kayıtlarını, alternatif kayıtları, prova kayıtlarını ve oturum multitrack'lerini tahrip etti veya hasar verdi. Atlantic, stüdyoda stereo kaydeden ilk etiketlerden biriydi; kaybedilen kayıtların birçoğu geç 1940'ların ve 1950'lerin stereo 'alternatifleri'ydi (Atlantic, 1960'lara kadar mono versiyonlarla eşzamanlı olarak kaydederdi) ve ayrıca Tom Dowd tarafından 1950'ler ve 1960'larda kaydedilen neredeyse tüm 8 parça multitrack kayıtları da kayboldu. Billboard gazetecisi Bill Holland'a göre, yangın hakkındaki haberler sessiz tutuldu ve Holland'a konuşan bir Atlantic çalışanı, bunu bir yıl sonra öğrenene kadar haberinin olmadığını bildirdi. Daha sonra reissue yapımcıları ve arşivciler, başlangıçta 'kayıp' olarak varsayılan bazı kayıtları buldular, ancak yıllar önce New Jersey arşivinden çıkarıldığı ve geri verilmediği için sağ kalan bazı kayıtlar da bulundu. Rhino-Atlantic John Coltrane kutulu setinin derlenmesi sırasında yapımcı Joel Dorn, sözde yok olan Coltrane'in 1959 tarihli Giant Steps albümünün alternatif kayıtlarını ve Bobby Darin'in "Dream Lover" (Fred Neil gitar çalıyor) Atco demosunu buldu. Atlantic arşivcileri daha sonra kaybedilmiş diğer materyalleri de yeniden keşfettiler; bu materyaller arasında Ray Charles, Van "Piano Man" Walls, Ornette Coleman, Lennie Tristano ve Lee Konitz tarafından yapılmış yayınlanmamış kayıtlar, alternatif kayıtlar ve prova kayıtları da yer alıyor.

40. Yıl konseri

değiştir

Mayıs 1988'de, şirket 40. yıl konserini HBO'da yayınladı. Yaklaşık 13 saat süren bu konserde birçok sanatçı sahne aldı ve Led Zeppelin ve Crosby, Stills ve Nash gibi bazı rock efsanelerinin yeniden bir araya gelmesini içeriyordu (David Crosby'nin hapisten çıktıktan sonra ilk tam grup performansıydı).

2000'ler

değiştir

Time Warner, Warner Music Group'ı 2003 yılının sonlarında bir yatırımcı grubuna 2.6 milyar dolara sattı. Anlaşma, 2004 yılı başlarında tamamlandı ve Elektra Records ve Atlantic'i doğu Amerika Birleşik Devletleri'nde işletilen tek bir plak şirketi haline getirdi.

2006 yılında, "Weird Al" Yankovic, James Blunt'ın "You're Beautiful" parodisi olan "You're Pitiful"ı piyasaya sürmesi için izin istedi ancak Atlantic bu talebi reddetti. Blunt'ın onaylamasına rağmen Atlantic, Blunt'ın kariyerinde henüz çok erken olduğunu ve bir hit şarkı ile sınırlı kalmak istemediğini belirtti. Yankovic, Adil Kullanım iddiasında bulunarak parodiyi yine de yayınlayabilirdi, ancak kayıt şirketi Volcano Entertainment, Atlantic ile "savaşmaya" girmenin en iyisi olmadığını düşündü. Parodi, 7 Haziran'da ücretsiz olarak çevrimiçi olarak yayınlandı. Daha sonra, "White & Nerdy" ve "Do I Creep You Out" adlı iki parodi daha kaydedildi ve hepsi 26 Eylül'de yayınlandı. Yankovic, canlı performansları sırasında "Atlantic Records sucks" yazılı tişörtler giyerken, "White & Nerdy" müzik videosunda Atlantic'in Wikipedia sayfasını karalayarak yerine büyük harflerle "YOU SUCK!" yazdı (bu da taklit vandalizme yol açtı).

2007 yılında, şirket 60. yıl dönümünü Ahmet Ertegun tarafından kurulan Atlantic Records: The House That Ahmet Built belgeselinin PBS yayını ve aynı anda Starbucks CD'siyle kutladı. Ahmet Ertegun tarafından seçilmiş olan Atlantic 60th Anniversary: R&B Classics adlı albüm de o yıl piyasaya sürüldü.

O yıl aynı zamanda Atlantic için büyük plak şirketleri için bir kilometre taşı da görüldü. Uluslararası Herald Tribune'a göre, "Amerika Birleşik Devletleri'ndeki müzik satışlarının yarısından fazlası şimdi iTunes'daki indirmeler gibi dijital ürünlerden ve cep telefonları için zil seslerinden oluşuyor" ve "endüstrinin geri kalanı kadar CD satışlarında dik bir düşüş görmeksizin" başardılar.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ "Atlantic Diskery Makes Its Debut". Billboard. 17 Ocak 1948. s. 19. 
  2. ^ Jonathan Cohen (14 Aralık 2006). "Industry Icon Ahmet Ertegun Dies At 83". Billboard. 29 Mart 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2023. 
  3. ^ Wade & Picardie 1990, pp. 31–32.
  4. ^ Broven 2009, p. 65.
  5. ^ "Atlantic Records founder Ahmet Ertegun dies". Today.com. 14 Aralık 2006. 16 Şubat 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Mayıs 2007. 
  6. ^ Kramer 1958, p. 24.
  7. ^ a b c David Edwards; Mike Callahan (20 Şubat 2000). "The Atlantic Records Story". Both Sides Now Publications. 28 Mart 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  8. ^ Wade & Picardie 1990, pp. 35–36.
  9. ^ Wade & Picardie 1990, pp. 37–38.
  10. ^ Steve Dougherty; Victoria Balfour (6 Mart 1989). "Knowing All There Is to Know of Rhythm and Blues, Ruth Brown Makes Her Comeback on Broadway". People. 19 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  11. ^ a b Grendysa, Peter; Pruter, Robert (1991).
  12. ^ Broven 2009, p. 66.
  13. ^ Leo Sacks (29 Ağustos 1993). "The Soul of Jerry Wexler". The New York Times. s. 1. 12 Ekim 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Mayıs 2007. 
  14. ^ Wade & Picardie 1990, p. 99.
  15. ^ a b Kramer 1958, p. 38.
  16. ^ Ankeny, Jason. "Joel Dorn - Biography". AllMusic. Erişim tarihi: 5 Ağustos 2007. 
  17. ^ "Abramson Starts Triumph Label". Billboard. 15 Aralık 1958. s. 2. 
  18. ^ Broven 2009, p. 67.
  19. ^ "Vinyl Album: Bobby Darin - Clementine (1966)". 27 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  20. ^ a b Wade & Picardie 1990, p. 102.
  21. ^ Wade & Picardie 1990, pp. 104–106.
  22. ^ Wade & Picardie 1990, pp. 111–116.
  23. ^ "Ray Charles Albums – 1970s: Ray Charles". 17 Şubat 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  24. ^ a b Wade & Picardie 1990, p. 131.
  25. ^ Fred Goodman (1997). The Mansion on the Hill: Dylan, Young, Geffen, Springsteen and the Head-on Collision of Rock and Commerce. Londra: Jonathon Cape. ss. 88-90. ISBN 0-224-05062-1. 
  26. ^ Broven 2009, p. 71.
  27. ^ "Maitland to Head W7 Record-Music Wing". Billboard. 13 Temmuz 1968. s. 3. 
  28. ^ "Separate Tables For Atl. & Stax". Billboard. 11 Mayıs 1968. s. 3. 
  29. ^ Wade & Picardie 1990, pp. 165–169.
  30. ^ "Atlantic Album Discography, Part 5". Bsnpubs.com. 24 Ağustos 2005. 6 Mart 2001 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2016. 
  31. ^ Barney Hoskyns (2010). Hotel California: The True-Life Adventures of Crosby, Stills, Nash, Young, Mitchell, Taylor, Browne, Ronstadt, Geffen, the Eagles, and Their Many Friends. Wiley. ISBN 978-1118040508. 
  32. ^ "Led Zeppelin official website – Atlantic press release, Nov. 1968". Ledzeppelin.com. 23 Kasım 1968. 13 Nisan 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ağustos 2011. 
  33. ^ Tom King (2001).
  34. ^ Wade and Picardie 1990, p. 245.
  35. ^ Laurel Fishman. "Biography: John Kalodner". 6 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. 

Dış bağlantılar

değiştir