Devrimci Sosyalist İşçi Partisi

Türkiye'de bir siyasi parti

Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (kısaca DSİP), 1997 yılında Türkiye'de kurulmuş devrimci Troçkist siyasi partidir. Şu ana kadar hiçbir seçime katılmamıştır.

Devrimci Sosyalist İşçi Partisi
KısaltmaDSİP
Eş genel başkanlarMeltem Oral
Şenol Karakaş
Kuruluş tarihi25 Nisan 1997
ÖnceliSosyalist İşçi dergi çevresi
Gazete(ler)Sosyalist İşçi
Üyelik (2024)azalış 73[1]
İdeolojiTroçkizm
Cliffçilik
Siyasi pozisyonAşırı sol
Ulusal üyelikHalkların Demokratik Kongresi
Uluslararası üyelikUluslararası Sosyalist Akım
Resmî renkler    Kırmızı ve beyaz
Slogan(lar)"İşçi sınıfının kurtuluşu kendi eseri olacaktır"
İnternet sitesi
www.dsip.org.tr

Kuruluşundan önce

değiştir

Partinin öncü kadroları Kurtuluş Hareketi içinde yer almış militanlardan oluşmuştur. Kurtuluş içinde merkez komite düzeyinde Doğan Tarkan'ın içinde yer aldığı bir grubun işçi iktidarı, işçi demokrasisi, SSCB'deki rejimlerin niteliği ve parti gibi konularda yürüttüğü tartışmalar üzerine ayrılması ile grubun nüvesi oluşmuştur.

Bu çevre 12 Eylül 1980 darbesinin ardından hem yurt içinde hem de yurt dışındaki sürgün devrimciler arasında yürütülen aktif bir tartışma sürecinin örgütleyicisi olmuştur. Darbe koşullarında yasa dışı olarak yayınlanan Sosyalist İşçi gazetesi, ardından yerini İşçiler ve Politika gazetesine ve İşçiler ve Toplum dergisine bırakmıştır.

İşçiler ve Toplum dergilerinde yapılan tartışmalar grubun bugün bulunduğu devrimci-Marksist çizginin oluşumunda kilit rol oynamıştır. Bu yayındaki temel tartışmalar; işçi demokrasisi, faşizm analizleri, devrimci partinin yapısı, SSCB ve Doğu Bloku ülkelerinin yapısıdır. Bu yayınla beraber, Troçki'nin fikirleri Türkiye'de ilk defa bir tartışma yayınında kitlelere ulaşmıştır. İşçiler ve Toplum, bir yandan 1989 yılında darbeye rağmen gerçekleşen bahar eylemlerinin bir yandan da SSCB ve Doğu Bloku rejimlerinin yıkılma sürecine girdiği bir dönemde oldukça ilgi uyandırmıştır.

İşçiler ve Toplum çevresinin, Troçkist olduğunu ilan eden, SSCB ve Doğu Bloku rejimlerini devlet kapitalisti olarak tanımlayan kadroları 1992 yılı sonunda "Sosyalist İşçi" adlı dergiyi yayınlamaya başlamıştır. Aylık dergi olarak yayınlanan Sosyalist İşçi, devrimci-Marksist geleneği savunmuş ve tartışmıştır.

Sosyalist İşçi çevresi, 1990'ların yeni-liberal politikalara karşı direnişin belirleyen faktör olacağını tespit etmiştir. Özellikle beyaz yakalı işçilerin ağır bir saldırıyla karşılaşmakta olduğunu öngören grup, Türkiye'de de kamu emekçileri hareketi (önce Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonlaşma Kurulu (KÇSKK), ardından Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) içinde mücadele etmiştir.

Dünya'daki ve Türkiye'deki sınıf mücadelesinin seyri, bu çevrenin tahlili ile paralel olarak gelişti. Grup, Troçkizmin "hainlik" olarak görüldüğü yıllarda Türkiye'de KESK sendikaları ve öncü işçiler tarafından tanınan bir politik çevre haline gelmiştir. 1990'lı yılların sert sınıf mücadelesi içinde pek çok politik grup tarafından "işçi sınıfının rolünü abartmak"la suçlanmıştır.

KESK'teki delegelik sisteminin aşağıdan muhalefeti engelleyerek siyasal grupların egemenliğine yol açtığını savunarak, doğrudan seçim sistemini önermiştir. 1990'lı yıllar boyunca, KESK hareketinin aktif inşacısı olmuş, aralıksız olarak kazanmanın aracının grev olduğunu tartışmıştır. Bu yıllarda, KESK içinde ve neredeyse bütün siyasal partilerde beyaz yakalıların küçük burjuva olduğu yönündeki görüşe karşı ciddi bir tartışma yürütmüş, uzun vadede geç de olsa bu tartışma artık kazanılmıştır. Uzun süre beyaz yakalıların da işçi sınıfının önemli bir bileşeni olduğunu tartışan grubun bu konuda yayınlanmış Değişen İşçi Sınıfı adlı bir kitabı da bulunmaktadır.

Bu yıllarda aynı zamanda Kürt sorunu da grubun politikalarında belirleyici oldu. Lenin'in ulusların kendi kaderini tayin hakkı görüşünü temel alan grup, Kürtlerin kendi yaşadığı coğrafya için belirlediği "Kürdistan" tanımlanmasını kabul ederek, bu bölgenin Türkiye'nin sömürgesi olduğunu savundu. Bu bağlamda ayrılıkçı Kürt hareketinin ve onun siyasal yansıması Demokratik Toplum Hareketi partilerini eleştirel ama koşulsuz olarak desteklemiştir. Parti iddia ettiği şekilde, Kürtlere yönelik imha ve inkâr politikalarına sonuna kadar karşı çıkmış, işçi sınıfının Kürtlerle ittifakını savunmuştur.

1997'den günümüze

değiştir

Sosyalist İşçi dergisi etrafındaki kadrolar pek çok kez bürolarının basılması gibi engellemelerle karşılaşmaları üzerine, hukuki koruyuculuğu olduğunu düşünerek yasal bir siyasi parti kurma fikrini ilan etmişlerdir. 1996 yılı boyunca, Sosyalist İşçi gazetesinden Sosyalist İşçi Partisi adıyla ve bir parti kurulacağı ilan edilmiştir.

1997 yılında Sosyalist İşçi Partisi kuruluş dilekçesi Nisan ayında ilgili makamlara teslim edilmiştir. 1 Mayıs 1997 yılında parti kadroları alana Sosyalist İşçi Partisi olarak çıkmıştır. Bir süre sonra, Sosyalist İşçi Partisi'ne, Sosyalist İktidar Partisi'ne yakınlığı ile bilinen Gelenek yayınlarından bir faks çekilerek, Sosyalist İşçi Partisi adıyla bir parti kurulduğu; hukuken bu partinin kurulamayacağı tebliğ edilmiştir. Pek çok çevre tarafından bu girişim Sosyalist İktidar Partisi'nin benzer kısaltmaya sahip olacağı için yaptığı bir engelleme olarak görülürken, kimileri bunun Troçkist bir parti kurulmasını engelleme çabası olarak görmektedir.

Sosyalist İşçi Partisi Kurucuları, Sosyalist İşçi gazetesinde bir açıklama yayınlayarak; hiçbir gücün partileşme girişimini engelleyemeyeceği ve Sosyalist İşçi Partisi'nin Devrimci ön eki ile faaliyetini sürdüreceği duyurulmuştur.

1995 seçimlerinde Sosyalist İşçi dergisi, Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy çağrısı yapmıştır. "Sağ parlamentoya karşı oylar CHP'ye" başlığı ile yayınlanan seçim çağrısında "işçi sınıfının öncüleri ile beraber hareket edelim" denmiştir.[2]

28 Şubat 1997'de verilen muhtırayla gelişen süreci darbe olarak tanımlayan grup, darbeye karşı aktif mücadele çağrısı yapmıştır. Yükselen şeriat Siyasal İslamın karşısında ordudan hiçbir destek alınamayacağını savunan grup, 28 Şubat sürecine bütünüyle karşı çıkmış ve 28 Şubat sonrası çıkan ilk Sosyalist İşçi gazetesi manşeti de "Darbeye geçit yok!" olmuştur.

Kuruluşundan itibaren Troçki'nin faşizm analizini yaygın olarak anlatmaya ve faşist olarak tanımladığı MHP'ye karşı mücadele çağrısında bulunmuştur. 18 Nisan 1999 genel seçimlerinde MHP'nin ikinci parti olarak koalisyon ortağı olmasıyla çok daha aktif bir şekilde, faşizme karşı birleşik mücadele çağrısı yapmıştır. Parti, faşist olarak tanımladığı MHP ve BBP'yi bütün diğer partilerden ayrı, meşruiyeti olmayan ve hiçbir platformda bulunmaması gereken partiler olarak görmektedir.

Uluslararası Sosyalizm Akımı, 1999 yılının aralık ayında ABD'nin Seattle şehrinde Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü'ne karşı yaşanan protestolarla, yeni bir dönemin başladığı tespitinde bulunmuştur. Bu hareketi "küresel antikapitalist hareket" olarak tanımlamıştır. 1980'lerin yenilgisini dünya çapında yaşamamış bir kuşağın ortaya çıktığını ve bu kuşağın radikal bir mücadele içine girdiğini düşünen DSİP, bu hareketleri yaygınlaştırmak, hareketten öğrenmek ve harekete müdahalede bulunmak için örgütsel biçimlerini değiştirmiştir.

Küresel antikapitalist hareket kadar, bir diğer dikkat çekici tespit de, hegemonya mücadelesi tespitidir. SSCB'nin çöküşü ile beraber iki emperyalist kutuptan; ABD, Almanya-Fransa eksenli Avrupa, Çin, Rusya gibi çok sayıda emperyalist gücün rekabetine dayalı bir döneme geçildiğini tespit eden IST ve DSİP; küresel bir hegemonya savaşının işaretleri görüldüğünü anlatmıştır.

Küresel antikapitalist hareket içinde Prag ve Cenova eylemleri ile paralel kampanyalar inşa etmiştir.

Afganistan savaşıyla beraber, yaklaşan bir küresel savaş tehdidine dikkat çekerek İstanbul başta olmak üzere pek çok şehirde Savaşa Hayır Platformu oluşturmuştur. Kısa süre sonra 1 Aralık 2002'de ilk savaş karşıtı ortak miting İstanbul'da gerçekleşmiştir. Bu süreçte, 152 örgütün ortaklaştığı "Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu"nun çağrıcılığını ve ardından sekreteryasını yapmıştır. Bu yapı 1 Mart 2003'te TBMM'de tezkere görüşülürken Ankara Sıhhiye Meydanı'nda 100.000 kişinin katılımı ile bir miting düzenlemiştir. Yürütülen yoğun kampanya sayesinde Türkiye, ABD'nin Irak işgaline ortak olmamıştır.

ABD'nin 2003 yılı Mart ayında işgale başlaması üzerine, ÖDPlilerin ve DSİPlilerin de içinde yer aldığı aktivistler Küresel Barış ve Adalet Koalisyonunu (Küresel BAK) oluşturmuşlardır. Küresel BAK; Filistin işgaline, İsrail'in Lübnan işgaline karşı sayısız kampanya ve mitingde yüzbinlerce savaş karşıtı aktivisti bir araya getirmiştir.

Küresel BAK, ilk Barışarock müzik festivalini düzenlemiş, ardından altı yıl boyunca sürecek bu festival; antikapitalist gençlerin buluştuğu büyük bir eyleme dönüşecektir. DSİP, Barışarock'ın en önemli düzenleyicilerinden de biri olmuştur.

Küresel Eylem Grubu ile küresel iklim değişikliği ve nükleer santrallere karşı mücadele içinde yer alan DSİP, bu konudaki pek çok kurumla da işbirliği yapmaktadır.

Antikapitalist Blok adıyla 2009 yılında İstanbul'da düzenlenen IMF toplantılarına karşı aktif bir kampanya örgütlemiştir.

DSİP, Uluslararası Sosyalist Akım'ın üyesidir.

1997 ile 2013 yılları arasında DSİP genel başkanlığını Doğan Tarkan yürüttü. 2010 Anayasa Referandumu’nda içinde yer aldığı Yetmez Ama Evet kampanyası Türkiye solu ve DSİP içerisinde tartışmaya neden oldu. Eleştirilerin ardından 2013 yılında gerçekleştirilen DSİP’in Genel Konferansı'nda, genel başkanlık makamı kaldırıldı ve Eş başkanlık sistemine geçildi. Meltem Oral ve Şenol Karakaş'ın eş başkanlığa seçildiği Konferansta Doğan Tarkan ise yeniden Merkez Komite üyeliğine seçilmişti.[3]

Seçimler

değiştir

Devrimci Sosyalist İşçi Partisi bugüne kadar hiçbir seçime katılmamıştır.

DSİP ve öncülü siyasi gruplar "Kürt illeri" olarak tanımladığı Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde her zaman Kürt Özgürlük Hareketi olarak tanımladığı siyasi çizginin partisine oy çağrısı yapmıştır. Bu bölgede Türk grupların politika yapmaması gerektiğini, "Kürdistan'ın Türkiye sömürgesi olduğunu"[4] ifade etmiştir.

DSİP kurulmadan önce Sosyalist İşçi çevresi 1995 genel seçimlerinde Kürt illeri/Kürdistan olarak tanımladığı bazı doğu illerinde Halkın Demokrasi Partisi'ni, batıda Cumhuriyet Halk Partisi'ni desteklemiş; DSİP 1999 genel seçimlerinde "Kürt illeri/Kürdistan" olarak tanımladığı bazı doğu illerinde Halkın Demokrasi Partisi'ni, batıda Özgürlük ve Dayanışma Partisi'ni, 2002 genel seçimlerinde ise "Kürt illeri/Kürdistan" olarak tanımladığı bazı doğu illerinde hem de batıda DEHAP listesinde yer alan Emek, Barış ve Demokrasi Bloku'nu, 2007 genel seçimlerinde "Kürt illeri/Kürdistan" olarak tanımladığı bazı doğu illerinde Demokratik Toplum Partisi'ni, İstanbul 1. bölgede Baskın Oran, 2. bölgede Ufuk Uras diğer batı illerinde Özgürlük ve Dayanışma Partisini, 2011 genel seçimlerinde ise hem batıda hem de doğuda Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku'nu desteklemiştir.

2010'da yapılan anayasa referandumunda ise, Adalet Ağaoğlu, Ferhat Kentel, Osman Can gibi isimlerin de içinde yer aldığı "Yetmez ama Evet" kampanyasının örgütleyicilerinden olmuştur. "Kürt illeri/Kürdistan" olarak tanımladığı bazı doğu illerinde ise, Barış ve Demokrasi Partisi'nin aldığı boykot kararını desteklemiştir.

2014 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi'nde Selahattin Demirtaş'ı desteklemiştir.

2015 genel seçimlerinde Halkların Demokratik Partisi'ni destekleyeceğini açıklamıştır.[5]

Referandum sürecinde parti olarak referandumun getirdiği propaganda haklarından yararlanmamış fakat, Yetmez ama Evet kampanyası çatısı altında düzenlenen toplantılara kendi partisi üyesi Roni Margulies gibi üyeleri katılmıştır.

Referandum sürecinde hem kendi üyeleri hem de Adalet Ağaoğlu ve Abdurrahman Dilipak gibi diğer destekçilerin konuşmacı olduğu panellere çeşitli gruplar tarafından fiziki ve sözlü saldırılar gerçekleştirilmiştir. DSİP, bu saldırıların sola ve düşünce özgürlüğüne yönelik gerçekleştiğini ifade etmiştir.[6]

Referandum sonrası balkon konuşması olarak bilinen konuşmasında Recep Tayyip Erdoğan tarafından Evet çağrısı yapan çeşitli parti ve toplumsal gruplara teşekkür edilmiş, bu teşekkür sırasında DSİP adı "Devrimci Solcu İşçi Partisi" olarak geçmiştir.[7]

Yayınlar

değiştir

Bu partinin üyeleri haftalık Sosyalist İşçi[8] gazetesini ve iki ayda bir çıkan Altüst dergisini yayınlamaktadır. Daha önce yayınlanmış Enternasyonal Sosyalizm ve Antikapitalist isimli aylık dergileri de bulunmaktadır. Parti ayrıca, Sosyalist İşçi gazetesinin eki olarak, güncel konularla ilgili çok sayıda broşür yayınlamaktadır.

Marksizm tartışmaları

değiştir

Devrimci Sosyalist İşçi Partisi, 1992 yılından bu yana "Marksizm" adında 3-5 gün süren ve pek çok başlıkta sunuşların yapıldığı toplantılar dizisi şeklinde konferanslar düzenlemektedir.[9]

2000'li yılların sonuna kadar her yıl bir kez düzenlenen toplantılar, 2008, 2009 ve 2010 yılında senede iki kez düzenlenmiştir. 2008 yılında "Marksizm Festivali" adıyla yalnızca İstanbul'da değil, Ankara, İzmir, Manisa-Akhisar ve Bursa'da da toplantılar organize edilmiştir.[9]

Marksizm'e daha önce katılan konuşmacılar şunlardır:[9]

Ahmet İnsel, Akın Birdal, Alex Callinicos, Ali Bilge, Avi Haligua, Aydın Cıngı, Aydın Engin, Ayhan Bilgen, Ayşe Batumlu, Ayşe Hür, Barış Pirhasan, Bejan Matu, Bilge Contepe, Bülent Somay, Chris Harman, Christakis Georgiou, Doğan Erbaş, Doğan Tarkan, Eray Özer, Ercan Karakaş, Ertuğrul Kürkçü, Eylem Çağdaş, Ferhat Kentel, Fethiye Çetin, Filiz Ülgüt, Hakan Tahmaz, Harun Tekin, Hayko Bağdat, Hayri Kozanoğlu, Kemal Nebioğlu, Kerem Kabadayı, Küçük İskender, Lale Mansur, Leyla İpekçi, Manolis Spathis, Mehmet Ali Alabora, Mete Çubukçu, Mete Tuncay, Metin Üstündağ, Metin Yeğin, Murat Coşkun, Murat Çelikkan, Murat Özveri, Murathan Mungan, Mücteba Kılıç, Necmiye Alpay, Oral Çalışlar, Orhan Koçak, Orhan Miroğlu, Orhan Pamuk, Ömer Laçiner, Ömer Madra, Özgür Gürbüz, Pakrat Eseyan, Panos Garganas, Ragıp Duran, Rıdvan Akar, Roni Margulies, Sebahat Tuncel, Sami Evren, Saruhan Oluç, Sevgi Göğçe, Seyfi Öngider, Sinan Özbek, Sotiris Kondoyanis, Stefan Bornost, Talad Ahmet, Tayfun Görgün, Tayfun Mater, Tolga Tüzün, Ufuk Uras, Ümit Kıvanç, Ümit Şahin, Yelda, Yıldıray Oğur, Yorgo Pittas.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı". 3 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  2. ^ "http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/dsip-gecmisiyle-yuzlesmek-ister-mi-haberi-37568". 14 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Ağustos 2011.  |başlık= dış bağlantı (yardım)
  3. ^ "DSİP eski genel başkanı Doğan Tarkan öldü". BBC Türkçe. 25 Aralık 2013. 13 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2020. 
  4. ^ "Arşivlenmiş kopya". 22 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Şubat 2013. 
  5. ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Nisan 2015. 
  6. ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Eylül 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Eylül 2011. 
  7. ^ Erdoğan'ın Referandum Açıklaması 25 Eylül 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. 3 Şubat 2012
  8. ^ "Arşivlenmiş kopya". 30 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Mart 2022. 
  9. ^ a b c "Arşivlenmiş kopya". 8 Şubat 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Şubat 2011. 

Dış bağlantılar

değiştir