Irk Bitig

9. Yüzyılda Göktürk abecesiyle yazılmış fal kitabı
30 Haziran 2024 tarihinde kontrol edilmiş kararlı sürüm gösterilmektedir. İnceleme bekleyen 4 değişiklik bulunmaktadır.

Irk Bitig (Orhun alfabesi ile 𐰃𐰺𐰴 𐰋𐰃𐱅𐰃𐰏), 9. veya 10. yüzyıla ait çift dilli bir el yazmasıdır. Yazmanın büyük çoğunluğu Orhun alfabesi ile Eski Türkçe yazılmış olup kehanet ve falcılık hakkındadır, ancak girişinde ve sonunda Çince Budist metinler ihtiva etmektedir.[1][2] Macar-İngiliz arkeolog Aurel Stein tarafından 1907'de günümüzde Çin'in Dunhuang şehri civarında yer alan Bin Buda Mağaraları'nda keşfedilmiştir. Aurel Stein tarafından Danimarkalı dilbilimci Vilhelm Thomsen'ı yollanarak Thomsen tarafından incelenmiştir. Günümüzde British Library'nin kataloğunda (Or.8212/161 6 Şubat 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.) bulunmaktadır.[1]

Irk Bitig
Britanya Kütüphanesi
Irk Bitig'in Eski Türkçe kısmının ilk iki sayfası (5b ve 6a)
TürFal kitabı
Tarih15 Şubat 930 (tartışmalı)
Dil(ler)Eski Uygur Türkçesi
Adananİtaçuk Sengün
MalzemeÇin kâğıdı
Boyut13.1 cm (uzunluk), 8.1 cm (genişlik)
Konu(lar)Türk mitolojisi
KeşfedildiAurel Stein

El yazması, iyi korunmuş olması ve bilinen tek tam Eski Türkçe el yazması olmasından ötürü Türk tarihi açısından önemli kabul edilmektedir.[3] Türkolog Marcel Erdal yazmanın "Türk kültürüne doğrudan tanıklık eden birinci binyılda üretilmiş en önemli eser" olduğunu belirtmiştir. Bulunan diğer yazmalar ise Altun Yaruk ve Sekiz Yükmek'tir.

Etimoloji

değiştir

Irk sözcüğü kehanet, fal ya da tahmin gibi anlamlara gelir. Bitig sözcüğü ise kitap anlamındadır. Irk Bitig, günümüz diline fal kitabı ya da kehanet kitabı olarak çevrilebilir. Kitabın adı 101. sayfada açıkça Irk Bitig olarak kaydedilmiştir.

Fiziksel özellikleri

değiştir

Yazma, modern bir pasaport ebatlarında küçük bir kitap hâlindedir. Sarı renkli, kuvvetli, kalın ve iyi bir Çin kâğıdı üzerine yazılmıştır. Sayfalarının uzunluğu 13.1 cm, genişliği 8.1 cm'dir. Orijinal boyutunun 13,6 cm olduğu ancak British Museum'de araştırmacılar tarafından eğimli köşelerinin kırpılması dolayısıyla bu boyuta geldiği öne sürülmektedir. Ciltli olmayan yazma bir kağıdın ikiye katlanması suretiyle (bifolium) oluşturulan tabakalarının her birinin birbirine dikilmesi yerine tutkal ile yapıştırılmıştır.[4] Bu tutkal sağlamlığı nedeniyle aradan uzun bir zaman geçmiş olmasına rağmen hâlâ gevşememiştir. Bu tarzda el yazması üretimi Dunhuang'da bulunmuş Çin el yazmalarında da gözlemlenmiştir.[1] Çok fazla okunduğu için sayfa köşeleri ve dış yaprakları oldukça yıpranmış ve kırışmıştır. Kâğıdın çok kaliteli bir cinsten olması, kitabın son zamanlara kadar muhafaza edilebilmesini sağlamıştır.

Yazma toplam 29 bifoliadan, dolayısıyla da katlanmış 58 folia ve 116 sayfadan oluşmaktadır.

İçerik

değiştir

Eski Türkçe metin

değiştir

El yazmasının 104 sayfasını (5b–57a) kapsayan büyük çoğunluğu, Eski Türkçe metinlerden oluşmaktadır. Eski Türkçe eser sağdan sola yazılmış ve kelimeler için siyah mürekkep kullanılmıştır. Kelimelerin bittiğini belirten daireler için kırmızı mürekkep kullanılarak bu dairelerin içerisine iki adet siyah çizgi çekilmiştir. Eski Türkçe metinde sayfa kenarları, tutkalın sürüldüğü yerlere eser birleştirilirken yardımcı olması açısından konulduğu düşünülen Çin rakamlarını içermektedir.[1] Eserin sonundaki not vasıtasıyla Maniheist Taygüntan Tapınağı'nda (Çince: 大雲堂; pinyin: Dàyúntáng) yazıldığı belirtilmektedir. Yazarın ismi belirsizdir, ancak eser abisi olan Sangun İtaçuk'a armağan edilmiştir. Eserde 65 adet farklı fal yer almaktadır. Fallar arasında çok büyük bir bağlantı olmamakla birlikte hayvanlar, hava olayları ve tarım ile ilgili konular bazı ortak motifleri oluşturmaktadır. İyi olarak yorumlanan falların sayısı kötü olanlara göre yaklaşık iki kat daha fazladır.[1]

İlk keşfedildiği dönemde araştırmacılar eseri Çin kehanet kitabı Yi Jing ile karşılaştırmaya çalışmış, ancak ortada bir bağlantı bulamamışlardır. Yazma ayrıca bazı Tibet el yazmaları ile fizikî açılardan benzerlikler göstermektedir. İlk inceleyen Thompsen eserin yerli Türk üretimi olması gerektiği sonucuna ulaşmıştır. İçerik açısında Türk kültürüne özel öğeler taşıması nedeniyle genellikle çeviri bir eser olmak yerine orijinal bir Türk eseri olduğu görüşü kabul edilir.[1] Tekin'e göre metinde yer alan tipik transkripsiyon hatalarından ötürü metin aslen Orhun alfabesi ile yazılmak yerine büyük olasılıkla Eski Uygur yazısından çevrilmiş daha eski bir eserin kopyasıdır. Marcel Erdal'a göre orijinal Eski Uygur metin, dilsel özellikler incelendiğinde 8. veya 9. yüzyılda yazılmış olmalıdır.[5]

Kitabın Eski Türkçe kısmının sonunda, yazan kişi tarafından kısa bir not düşülmüştür. Metnin modern Türkçesi aşağıdaki gibidir.

Şimdi sevgili oğullarım, şöyle biliniz: Bu ırk bitiği iyidir. Böylece, herkes kendi kaderinin efendisidir. Genç bir öğrenci olan ben; bu kitabı, pars yılının ikinci ayının on beşinci gününde, Taygün-tan tapınağında, öğretmen Burua’yı dinleyerek yazdım. Sevgili abimiz Sangun İtaçuk’a armağan olsun.

"Pars yılının ikinci ayının on beşinci günü" ifadesi kitabın yazım yılı hakkında çeşitli akademisyenlerin teoriler üretmesine neden olmuştur. Mağara 11. yüzyılda kapatıldığı için bu tarihten önce yazılmış olduğu fikir birliği ile kabul görmektedir. 930 ve 942 yılları tarihleme olarak öne sürülmüştür, ancak Tekin ve Clauson yazmanın 9. yüzyılda (810, 822, 834, 846, 858, 870, 882 veya 894) yazıldığını öne sürmektedir.[6][7]

[1] OO - OO - OO = "Tensi men. Yarın keçe altun örginVikisözlük üze olurupan mengilüyer men. Ança bilingler. Edgü ol."
[1] OO - OO - OO = "Tensi ben. Gündüz gece altın taht üzerine oturup mutluyum ben. Böyle biliniz. İyidir o."
[2] OOOO - OOOO - OOOO = "Ala atlıg yol tengri men. YarınVikisözlük keçeVikisözlük eşür men. Utru eki yalıg kişi oglın sokuşmiş, kişi korkmiş. 'Korkma' timiş. 'Kut birgey men' timiş. Ança bilingler. Edgü ol."
[2] OOOO - OOOO - OOOO = "Alaca atlı yol tanrısı ben. Gündüz gece koştururum (atımla) ben. Güleryüzlü iki insanoğluna denk gelmiş, insanoğulları korkmuş. 'Korkma' demiş. 'Kut vereceğim ben' demiş. Böyle biliniz. İyidir o."
[3] OOO - OOO - OOO = "Altun kanatlıg talımVikisözlük kara kuş men. Tanım tüsi takı tükemezken taluydaVikisözlük yatıpan tapladukumin tutar men, sebdükimin yiyür men. Antag küçlüg men. Ança bilingler. Edgü ol."
[3] OOO - OOO - OOO = "Altın kanatlı yırtıcı kartalım ben. Tenimin tüyleri büyümemişken, denizde yatarak dilediğimi tutarım ben, sevdiğimi yerim ben. Ondan güçlüyüm ben. Böyle biliniz. İyidir o."
[4] O - O - O = "ÜrüngVikisözlük esriVikisözlük toganVikisözlük kuş men. ÇıntanVikisözlük ıgaç üze olurupan mengileyür men. Ança bilingler. Edgü ol."
[4] O - O - O = "Ak benekli doğan kuşum ben. Sandal ağacı üzerinde oturarak mutluyum ben. Böyle biliniz. İyidir o."

Çince metin

değiştir
 
Yazmanın sonunda yer alan Çince kısmın başlangıcı

Yazma, ilk 9 sayfasında Çince yazılmış ve fallardan bağımsız Çin Budist metinleri içermektedir. 10. sayfada da bir satır Çince yazı bulunmaktadır. Bu metne isim verilmemiş olmakla birlikte diğer el yazmalarından edinilen veriler doğrultusunda 9. yüzyıl Arı Ülke Budizmi din insanı Fazhao'ya (法照) atfedilen 正法樂讚 (çev.'Gerçek Dharma'nın mutluluğu üzerine ilahi') olduğu ortaya konmuştur. Şiir türünden bir ilahi olup, her biri uyaklı 7 heceden oluşan satırlara sahiptir. Buna ek olarak eserin son 6 sayfasında da yine uyaklı 7 heceli satırlardan oluşan başka bir Çince metin yer almaktadır. Eserin sonunda bulunan hikâyenin başlığı 佛子船讚 (çev.'Buddha'nın çocuklarının gemisinde ilahi') olarak verilmiştir ve tek örneği Irk Bitig'de bulunmaktadır. Kullanılan söz öbeklerinden ötürü eser Fazhao tarafından yazılmamış olmakla birlikte Arı Ülke Budizmi ile ilişkilendirilmektedir. Son sayfadaki tutkal kalıntılarının incelenmesi sonucunda eserin en az bir çift yaprağının kayıp olduğu sonucuna varılmıştır. Yukarıdan aşağıya yazılmış iki Çince metin de tam değildir.[1]

Türk metnin aksine sayfa kenarlarında Çin rakamlarının var olmaması nedeniyle bu metinlerin esere sonradan eklendiği veya aynı anda yazmaya eklenmişseler bile aslen bunun planlanmamış olduğu düşünülmektedir. İçerik açısından görünürde çok da ilişkili olmamakla birlikte Çin metinlerini hazırlayanların Türk metni üzerine yazmamış olmaları ve Çince metni ayrı bir el yazması olması yerine özel olarak Türkçe metinle kombine etmeleri nedeniyle hazırlayan kişilerin bu iki metin arasında bir bağ gördüğüne destek oluşturmaktadır. Yazmanın küçük boyutu nedeniyle kişinin yanında taşıdığı ve duruma göre Türk ve Çin metinlerini kullanmış olabileceği öne sürülmüştür. Yazan kişinin dinen Budist, dilsel açıdan ise Türk kökenli olduğu da düşünülmektedir. Ayrıca Buddha'nın gemisi ilahisinde yer alan Eski Türkçe kolofonun sonradan eklendiği görülmektedir. Sayfa numaralarının Çince oluşu da çok dilliliğe işaret eden diğer bir faktördür.[1]

Irkların yorumlanması

değiştir
 
Irk Bitig okuması için kullanılabilecek zarlar

Dikdörtgen çubuğun dört yüzünden her birine O, OO, OOO, OOOO işaretlerini çizip, bu çubuklardan üç tanesi yere atıldıktan sonra gelen işaretlerin karşılığındaki 65 metinden birisi okunur. İlk olarak kehanet istenen konu ile ilgili düşünülür ve dört tarafı olan çubuk ya da zar kullanılarak 3 kere atış yapılır. Bu atışlarda gelen sayılara eşlenik olan ırk kitaptan bulunarak okunur.

Irk bakılış türüne göre dört tarafı olan bir zar üç kere atılırsa ortaya çıkacak olasılık sayısı 43 = 64 adettir. Ancak kitapta 65 adet ırk varmış gibi görünmektedir. İnceleme yapıldığında arka arkaya yazılmış 24'üncü ve 25'inci sıradaki ırkların aynı atış rakamlarına {3-1-3 / ooo - o - ooo} sahip olduğu görülür. Eğer bu ikisi aynı ırka aitse, ırk sayısı 64'e iner. Bu durumda ırk sayısı ve zar atışlarından gelebilecek olasılık sayısı eşitlenmiş olur. {3-4-1 / ooo - oooo - o} atışına denk gelen üç adet ırk bulunmaktadır. Bunlar 49, 61 ve 64 sıralı ırklardır. Bununla birlikte {1-2-4 / o - oo - oooo} ve {3-1-1 / ooo - o - o} okumalarına karşılık herhangi bir ırk bulunmamaktadır. Eğer aynı okumaya denk gelen 49, 61 ve 64 sıralı ırklardan herhangi ikisi, karşılığı olmayan okumalarınsa ırklar tam olarak okuma şekline uyan bir şekilde dağılırlar.

Bu teoride iki adet sorun bulunur. Birincisi, 24 ve 25 sıralı ırklar birbirine benzemediği için uzun bir okumaymış gibi kabul edilmesi doğru olmayabilir. İkincisi ise 3 farklı okumaya karşılık gelen {3-4-1} atışları ile hiçbir karşılığı bulunmayan {1-2-4} ve {3-1-1} atışları rakamsal olarak birbirine uzak olduğu için yazım hatası yapılmış olma olasılığı düşüktür.

Irk Bitig
  1. Atış
2. Atış 3. Atış
o oo ooo oooo
o o 4 22 32 47
oo 63 6 8
ooo 54 45 46 37
oooo 15 44 50 31
oo o 28 7 62 16
oo 57 1 20 39
ooo 56 53 17 14
oooo 18 5 10 34
ooo o 52 24

25

34
oo 9 58 59 41
ooo 21 65 3 43
oooo 49

61

64

13 12 48
oooo o 36 55 19 42
oo 26 27 30 33
ooo 60 29 51 35
oooo 40 23 11 2

Irkların güncel Türkçe karşılıkları

değiştir


Sıra Atışlar Irk İşaret
1 2-2-2 “Tanrı’nın oğluyum, hakanım. Gece gündüz altın tahtta oturup eğlenirim.” demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
2 4-4-4 “Alaca atlı yol tanrısıyım. Sabah akşam yürürüm.”, demiş. Bu tanrının karşısına iki güler yüzlü kişi çıkmış. Yol tanrısından korkmuşlar. Yol tanrısı “Korkmayın, ben sizi kutsarım.”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
3 3-3-3 “Altın kanatlı kara kartalım. Daha bedenimin tüyleri büyümemişken, denizin kenarında ne istersem yakalar yerim. Bu kadar güçlüyüm.”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
4 1-1-1 “Beyaz alacalı doğan kuşuyum. Sandal ağacı üzerinde oturup eğlenirim.”, demiş. Bilin ki bu.. -
5 2-4-2 Bey kişi atlarına varmış, görmüş ki ak kısrağı tay doğurmuş. “Ona altın damgalı aygırlık yaraşır.” demiş. Develerine varmış, görmüş ki ak devesi yavrulamış. “Ona altın burunluklu buğralık yakışır.” demiş. Evine gelmiş, görmüş ki üçüncü eşi bir oğlan doğurmuş. “Ona beylik yaraşır.” demiş. Bu kişi mutlu bir beymiş. Bilin ki bu çok iyidir. çok iyi
6 1-2-2 Ayı ile domuz dağ geçidinde kapışmışlar. Ayının karnı yarılmış, domuzun uzun dişleri kırılmış. Bilin ki bu kötüdür. kötü
7 2-1-2 Bir kişi koşarak gelmiş, iyi haberler getirmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
8 1-2-3 “Altın başlı yılanım. Altın kursağımı bıçakla kesip; beni inimden, başımı bedenimden çıkar.”, demiş. Bilin ki bu kötüdür. kötü
9 3-2-1 Büyük bir ev yanmış. Köşesine bucağına kadar hiçbir şeyi kalmamış. Bilin ki bu kötüdür. kötü
10 2-4-3 “Esneyen parsım. Kamışlar arasında başım. Bu kadar yiğit ve güçlüyüm.”, demiş. Bilin ki bu.. -
11 4-4-3 Elçi sarı atı üstünde, temsilci kahve atı üstünde iyi haberler getirmiş. Bilin ki bu çok iyidir. çok iyi
12 3-4-3 Bir kişi ava gitmiş. Orada yığılıp düşmüş ve “Güçlü tanrı göktedir!”, demiş. Bilin ki bu kötüdür. kötü
13 3-4-2 Dindar yaşlı bir kadın terk edilmiş bir çadırda kalmış. Yağlı kaşığın kenarını yalayıp hayatta kalmış, ölümden kurtulmuş. Bilin ki bu.. -
14 2-3-4 Kuzgun ağaca bağlanmış. “Sıkıca bağla, iyice bağla.”, demiş. Bilin ki bu.. -
15 1-4-1 Üste duman kalkmış, aşağıya toz basmış. Kuş yavrusu uçmuş kaybolmuş, geyik yavrusu koşmuş kaybolmuş, kişioğlu yürümüş kaybolmuş. Tanrı vermişte hepsi üçüncü yılda esen olarak buluşmuş. Hepsi mutlu olup sevinmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
16 2-1-4 Zayıf bir at semizleşmiş. Başka yer düşleyip koşup gitmiş. Karşıda bir yerde bir hırsıza rast gelmiş. Hırsız, yakalayıp ona binmiş. Yelesinden kuyruğuna kadar yaralanmış. Bilin ki bu kötüdür. kötü
17 2-3-3 Bir binek atı çölde yorgun argın kalakalmış. Tanrının kudretiyle dağın üzerinde yol ve su görmüş, çayırlıkta taze ot görmüş. Yürüyerek gidip, su içip taze ot yiyip ölümden kurtulmuş. Bilin ki bu iyidir. iyi
18 2-4-1 Çadırın çerçevesi nasıldır? Bacası, penceresi nasıldır? Manzaralıdır. Çatısı nasıldır? İyidir. İpleri nasıldır? Hepsi vardır. Bilin ki bu çok iyidir. çok iyi
19 4-1-3 Ak bir at üç bölükte rakibini seçmiş, dua etmek için sessizliğe çekilmiş. “Korkma, iyi dua et, endişe etme, iyice yalvar.”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
20 2-2-3 “Dişi deve aygırıyım. Beyaz köpüğümü saçarım. Yukarıda göğe çıkar, aşağıda yere girerim. Uyuyanı uyandırarak, yatanı kaldırarak yürürüm. Bu kadar güçlüyüm.”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
21 3-3-1 Bir hüthüt kuşu yeni yıl girmeden şakımış. “Heyecanlanma, ona bakma ve onu korkutma.”, demiş. Bilin ki bu.. -
22 1-1-2 Uzun elbiseli bir kadın aynasını göle düşürmüş. Sabah mırıldanmış, akşam homurdanmış. Bilin ki bu sıkıntı sebebidir ve çok kötüdür. sıkıntı verici ve çok kötü
23 4-4-2 Bir oğlan kartal gübresi bulmuş. Toprağa: “Yemeğin mübarek olsun.”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
24 3-1-3 Kör bir tay, bir aygırın altında meme aramış. “Gün ortasında kaybedersen gece yarısı nasıl bulursun?”, demiş. Bilin ki bu kötüdür. kötü
25 3-1-3 Bir kişi iki öküzü bir sabana bağlamış. Öküzler öylece kalakalmış. Bilin ki bu kötüye alamettir. kötü
26 4-2-1 Şafak sökmüş, yer aydınlanmış, güneş çıkmış, ışık her yere parlamış. Bilin ki bu iyidir. iyi
27 4-2-2 Zengin bir kişinin koyunu korkup kaçmış. Kurda rastlamış. Kurdun ağzı acımış, koyun da kurtulup kaçmış. Bilin ki bu iyidir. iyi
28 2-1-1 Bir han tahta geçip ülke kurmuş. Dört bir yandan iyi ve becerikli kişileri toplamış. Ülkesi kalkınmış ve güçlenmiş. Sevinmiş ve sarayını bezemiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
29 4-3-2 Bir kişi, kadınlarını ve oğullarını tehlikede bırakıp kurbanlık hayvanların içini boşaltmak için gitmiş. Ailesine hiçbir şey olmamış, üstüne birde doksan başıboş koyun bulmuş. Oğulları ve eşleri hep beraber sevinmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
30 4-2-3 Fakir bir kişinin oğlu para kazanmaya gitmiş. Yolculuğu başarılı olmuş. Sevinerek geri gelmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
31 1-4-4 Bir pars ava çıkmış. Avını bulmuş. Sevinerek inine gelmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
32 1-1-3 Bir gül yüz olmuş. Yüz gül bin olmuş. Bin gül on bin olmuş. Bilin ki bu faydalıdır, iyidir. iyi
33 4-2-4 Bir kişi suya keçe koymuş. “İyice vur, sıkıca bağla!”, demiş. Bilin ki bu kötüdür. kötü
34 2-4-4 Bir han savaşa gitmiş düşmanını yenmiş. Erlerine, nereye isterseler yerleşmelerine izin vermiş. Kendisi ve erleri ülkeye sevinerek geri dönmüş. Bilin ki bu iyidir. iyi
35 4-3-4 Bir er savaşa gitmiş. Dönerken yolda atı yorulup hastalanmış. Sonra bir kuğuya rast gelmiş. Kuğu onu kanatlarına almış, onu anasına babasına ulaştırmış. Anası babası memnun olup sevinmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
36 4-1-1 Unvanlı sevincin yok. Kötü itibar korkun yok. Bayraklar asarak kutlanacak bir kısmetin yok. Bilin ki bu çok kötüdür. çok kötü
37 1-3-4 Yaşlı bir öküzü; karıncalar, belini biçerek yemiş. Öküz, hareketsiz öylece kalakalmış. Bilin ki bu kötüdür. kötü
38 3-1-4 Bir köle kız kamışlar arasında yalnız kalmış. Tanrı bundan hoşlanmamış ve “Bu köle kız hatun olsun!”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
39 2-2-4 Demir kırı bir atın ayaklarını çapraz kösteklemişler. At kımıldayamadan kalakalmış. Bilin ki bu kötüdür. kötü
40 4-4-1 Omuzları açık cesur bir genç, tek başına, okunun ucu ile yalçın kayaları yara yara yürümüş. Bu genç böylesine güçlüymüş. Bilin ki bu iyidir. iyi
41 3-2-4 Ak benekli bir inek doğurmak üzereymiş. “Öleceğim galiba!”, demiş; fakat ölmemiş. Ak benekli bir erkek buzağı dünyaya getirmiş. Bunu Tanrı’ya kurban etmek uygun olur çünkü inek böylece kötü talihinden kurtulmuş olur. Bilin ki bu iyidir. iyi
42 4-1-4 Uzun elbiseli bir kadın kabını kacağını bırakıp gitmiş. Sonra iyice düşünmüş. “Kabımdan kacağımdan ayrı nereye gidiyorum ben?”, demiş. Sonra geri gelmiş, kabını kacağını sapasağlam bulmuş. Mutlu olup sevinmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
43 3-3-4 Bir şahin, su kuşu avlamaya gitmiş. Ama yırtıcı bir kartal yerinden uçup karşısına çıkmış. Bilin ki bu kötüdür. kötü
44 1-4-2 Bir şahin “İşte bir tavşan!” diyerek göklerden aşağı inmiş ve onu kapmak istemiş. Bu arada şahinin pençeleri yolunmuş ve tavşanın derisi sıyrılmış. Şahin pençeleri yolunmuş olarak uçup gitmiş, tavşan derisi soyulmuş olarak koşup gitmiş. Bilin ki bu kötüdür. kötü
45 1-3-2 “Geyik yavrusuyum. Otsuz ve susuz nasıl yaparım? Nasıl hayatta kalırım?”, demiş. Bilin ki bu kötüdür. kötü
46 1-3-3 Bir deve bir bataklığa düşmüş. Batarken, yine otlamaya devam etmiş, fakat kendisini de bir tilki yemiş, der. Bilin ki bu kötüdür. kötü
47 1-1-4 Adamın biri konukluğa gitmiş. Yolda Tanrı’ya rastlamış. Ondan kut dilemiş. Tanrı da onu kutsamış: “Ağılında atların olsun, ömrün uzun olsun!”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
48 3-4-4 “Yaşlı yol tanrısıyım. Kırıkları onarırım, çıkıkları yerine oturturum. Evreni düzene sokarım. Hayırlı olsun!”, demiş. Bilin ki bu.. -
49 3-4-1 Bir kaplan avlanmaya gitmiş. Ortalık yerde bir yaban keçisine rastlamış. Benekli yaban keçisi gidip yalçın bir kayaya çıkmış, ölümden kurtulmuş. Ölümden kurtulup sevinç ve neşe içinde anasına varmış. Bilin ki bu iyidir. iyi
50 1-4-3 Demir kırı atın kuyruğunu düğümle ve onu rüzgârı kırana kadar son süratle sürersin; yağız atı da yıkılıp yere yayılıncaya kadar koşturursun. Öyle ki, dokuz kat keçesi yırtılıp delininceye kadar terler. Bilin ki bu kötüdür. kötü
51 4-3-3 “Yırtıcı kara kartalım. Yeşil kayalar yazlığım, kızıl kayalar kışlığım. Dağlarda kalmak hoşuma gider.”, demiş. Bilin ki bu.. -
52 3-1-2 Kişi kaygılanmış, gök bulutlanmış. Bulutlar arasından güneş doğmuş, kaygılar arasından sevinç gelmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
53 2-3-2 Boz bulut yürümüş, halk üstüne yağmur bırakmış, kara bulut yürümüş her şeyin üstüne yağmur bırakmış. Ekinler olgunlaşmış, taze otlar çıkmış. Hayvanlar ve insanlar için iyi olmuş. Bilin ki bu iyidir. iyi
54 1-3-1 Kölenin sözü beyinden ricadır, kuzgunun sözü Tanrı’ya yakarıştır. Bunları yukarıda Tanrı işitir, aşağıda insan bilir. Bilin ki bu iyidir. iyi
55 4-1-2 Yiğit bir adamın oğlu savaşa gitmiş. Savaş alanında kendinden söz ettirmiş. Evine gelirken ünlü ve mutlu, atı da yetkin olarak gelmiş. Bilin ki bu çok iyidir. çok iyi
56 2-3-1 “Sürüsü ile mutlu bir aygırım. Cevizlikler yazlığım, kuşluklar kışlağım. Buralarda yaşayıp mutlu olurum”. Bilin ki bu iyidir. iyi
57 2-2-1 Sevgilisi ölmüş, kovası donmuş. “Sevgilisi nasıl ölür, o bir beydir. Kovası nasıl donsun, o güneşlik yerdedir.”, demiş. Bilin ki bu falın başında biraz keder vardır ama sonra yine iyiye varır. başı kötü, sonu iyi
58 3-2-2 Bir oğlan babasına ve anasına öfkelenerek kaçıp gitmiş. Sonra düşünmüş, geri gelmiş. Anamın öğüdünü alayım, babamın sözünü dinleyeyim diye geri gelmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
59 3-2-3 “Yetmiş yaşında gelmişi korkutmayın, bir aylık olmuşu bozdurmayın. Onlara iyilik olsun.”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
60 4-3-1 “Dokuz çatallı boynuzu olan erkek geyiğim. Yüksek dizlerimin üstüne çıkarak böğürürüm. Beni yukarıda Tanrı işitir, aşağıda insanoğlu bilir. Bu kadar güçlüyüm.” demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
61 3-4-1 Turna kuşu tüneğine konmuş. Farkına varmadan tuzağa takılmış, uçamadan kalakalmış. Bilin ki bu kötüdür. kötü
62 2-1-3 “Yorgun geyiğim. Yazlığım olan dağıma çıkarım, yazı orada geçiririm. Mutluyum.”, demiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
63 1-2-1 Hanın ordusu ava çıkmış. Avlak içine bir erkek karaca girmiş. Onu elleri ile tutmuşlar. Hanın bütün erleri sevinmiş. Bilin ki bu iyidir. iyi
64 3-4-1 “Ak boyunlu boz şahinim. Manzaralı kayalıklara konup etrafa bakınırım, üstü cevizle dolu kavak üzerine inip yazı geçiririm.”, demiş. Bilin ki bu çok iyidir. çok iyi
65 3-3-2 Semiz atın ağzı sertleşmiş. Sahibi onu iyileştirmek için hiçbir şey yapamamış. Bilin ki bu kötüdür. kötü

Kaynakça

değiştir
  1. ^ a b c d e f g h Clarke, Michael; Mhaonaigh, Máire Ní (4 Nisan 2022). Medieval Multilingual Manuscripts: Case Studies from Ireland to Japan (İngilizce). Walter de Gruyter GmbH & Co KG. ISBN 978-3-11-077649-2. 5 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Şubat 2023. 
  2. ^ Irk Bitig / Eski Uygurca Fal Kitabı- p.1 -önsöz
  3. ^ Tekin, Talat (1993). Irk bitig (the book of omens) (PDF). Wiesbaden: Otto Harrassowitz. ISBN 978-3-447-03426-5. 29 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 5 Şubat 2023. 
  4. ^ Irk Bitig el yazması[ölü/kırık bağlantı] International Dunhuang Project (IDP) internet sitesi (İngilizce)
  5. ^ Tekin 1993, s. 6
  6. ^ Tekin 1993, s. 2
  7. ^ Clauson 1962, s. 72

Konuyla ilgili yayınlar

değiştir

Dış bağlantılar

değiştir