Ayastefanos'taki Rus Abidesinin Yıkılışı, Fuat Bey tarafından 14 Kasım 1914'te çekilen ve Türk sinema tarihinin başlangıcı kabul edilen Osmanlı kısabelgesel filmidir. Ayastefanos yakınlarındaki Kalitarya'da 93 Harbi'nin anısına Ruslar tarafından inşa edilen Ayastefanos Rus Abidesi'nin yıkılışının konu edildiği film Avusturya-Macaristan şirketi Sascha-Meßter-Film'in yapımcılığında Osmanlı ordusu adına 150 metrelik filme siyah-beyaz olarak çekilmiştir. Öte yandan bazı kaynaklarda filmin gerçekten çekilip çekilmediği tartışma konusu olmuştur. 1953 yılında Nurullah Tilgen tarafından ilk Türk filmi olduğu ortaya atılmış, filmin hiçbir kopyasının bulunamaması ve varlığına dair somut bir delilin olmaması nedenleriyle bu iddiaya karşılık ilk şüphe de 1970 yılında Nijat Özön tarafından dile getirilmiştir. Filmi izlediğini iddia eden tanıkların ortaya çıkmasına rağmen sinema tarihçileri hâlen filmin gerçekten çekilip çekilmediği konusunda hemfikir değillerdir. (Devamı...)
Lübnan, Eurovision Şarkı Yarışması'nda hiç yer almamıştır. Organizasyonu yayınlayan Télé Liban, 2005 yılında yarışmaya girmek için ilk kez başvuruda bulunmuştur. Yarışmaya Alin Lahud'un seslendireceği "Quand tout s’enfuit" adlı şarkıyla katılmak istenmiş; fakat Lübnan'ın İsrail'e ait olan içeriğin yayınını yasaklayan yasaları sebebiyle bu karardan daha sonra vazgeçilmiştir. Lübnan bunun sonrasında üç yıllık bir yasak almış, Lübnan asıllı Britanyalı şarkıcı Mika ülke adına yarışmaya katılma isteğini belirtse de günümüze dek ülke, yarışmaya başka bir katılım başvurusunda bulunmamıştır. 21 Ekim 2004 tarihinde, Télé Liban Genel Müdürü İbrahim el Huri, Ukrayna'nın başkenti Kiev'de düzenlenecek olan 2005 Eurovision Şarkı Yarışması'na Lübnan'ın da katılmayı planladığını açıkladı. 3 Kasım 2004'te, Lübnan'ı temsil etmek üzere kanal tarafından Alin Lahud'un seçildiği açıklandı. Şubat 2005'in ikinci haftasında, şarkının İngilizce veya Fransızca olacağı, çünkü Lahud'un her iki dilde de iyi söylediği belirtildi. (Devamı...)
1912 - Afrika Ulusal Kongresi kuruldu, ilk kongrede kabile şefleri, halk temsilcileri, kilise organizasyonları ve yerli halkın hak mücadelesinin önde gelen kişileri bir araya geldi.
İnanna ile İştar, ilkin birbiriyle ilgisiz iki ayrı tanrıçayken Sargon'un saltanatı sırasında birbirleriyle denk hâle getirilmiş ve iki farklı isim altında fiilen aynı tanrıça olarak kabul edilmiştir.