Muhammed bin Nusayr
Ebû Şu'ayb Muhammed bin Nusayr el-Bekri el-Nümeyri (ölüm 884) Ben-i Nümeyr kabilesine mensup,[1] son üç İmam döneminde yaşamış, onların hizmetinde bulunmuş, zamanın alimiydi. İki pencereli odada yattığından Acem dilinde pencere ismi nusayra olduğundan Bin Nusayr lakabı ile lakablandırılmıştır. Ardından inananlar akidesine iltihaklarından dolayı Nusayri ismiyle isimlendirilmişlerdir.[1] İmamlar ile halk arasında bir köprü olmuş, onlardan aldığı bilgiyi üzerinde hiçbir değişiklik yapmaksızın aktarmıştır. Yani Muhammed bin Nusayr asla yeni bir din anlayışı getirmemiş, yeni bir mezhep veya tarikat kurmamış, on iki İmam'ın çizgisinden taviz vermemiş gerçek bir Aleviydi.
Ancak İmamlara yakınlığı nedeniyle kıskanılmış ve bazı Şiiler ona, helalleri haram ettiği, Ehl-i Beyt yolundan ayrılarak yeni bir din kurduğu ve kendini peygamber ilan ettiği iftiralarını atmışlardır. Oysa kendisi zamanın İmamlarına en yakın kişi olması nedeniyle "Bab" yani "İmamlara açılan Kapı" olarak adlandırılmıştır.
İmam Hasan el-Askeri, Muhammed bin Cündüb aracılığıyla taraftarlarına gönderdiği mektupta şöyle buyurmuştur:
"Muhammed bin Nusayr bizim kapımız ve müminlere karşı hüccetimizdir. O, onlar için karanlıkları, şüpheyi ve şirki dağıtan nurdur. O, Selman'ın mahallini dolduran saklı bir incidir. O, kapılarımızdan bir kapıdır. Onun hakkında şüphe eden ya da sözüne karşı çıkan kişiye Allah'ın meleklerin ve insanlarının tümünün laneti olsun."[2][3]
Ayrıca bakınız
değiştirKaynakça
değiştir- ^ a b Serin, Şerafettin (1995). Allah ve Ehlibeyt'in Tanıtımı Aleviler, Nusayriler ve Şiiler Kimlerdir?. Koza Yayınları.
- ^ Ebvabu'l Eimme. Bedir, Ahmet tarafından çevrildi. s. 84.
- ^ Bedir, Ahmet (29 Ekim 2021). Alevi İslam Din ve Ahlak İlkeleri ve Dini Uygulamaları (1. bas.). İmam Rıza Dergahı Yayınları. ISBN 978-625-7192-25-5.
- ^ Muhammed Ebû Zehra: Mezhepler Tarihi, Sayfa 225, Düşün Yayıncılık, İstanbul, 2011. (Câ’bir, i’tikad ve imân esasları konusunda Câ’fer-i Sâdık’tan ders almış ve onun i’tikadını benimsemiştir. Câ’bir bin Hayyân, Câf’er-i Sadık’ın îlmini topladığı beşyüz risâlesini bir araya getirerek tek bir kitâp halinde yayınlamıştır. Câ’bir bu risâlelerin, kendisinin Câf’er-i Sadık’tan edindiği feyz ve ilhâmlar sayesinde teşekkül ettiğini belirtmiştir.)
- ^ Muhammed Ebû Zehra, Mezhepler Tarihi, Sayfa 225, Düşün Yayıncılık, İstanbul, 2011. (İmâm Câ’fer’in Allah’ın mevcûdiyetini bilme gayesi için Kozmoloji ilmiyle uğraştığını bildiren deliller vardır. Elde ettiği bilgileri Allah’ın vahdaniyetini ispat etmek amacıyla kullanmıştır. Bu konuda, İmâm Câ’fer-i Sadık, Kur'an’in evren ve tabiât hakkında bilgiler vererek insanları düşündürme methodunu uygulamıştır. Mufaddal bin Amra’ya yazdırdığı “Risalet-ût Tevhîd” adlı kitabında tabiât olaylarının insanın hizmetine sunulmuş olduğunu öne sürerek, hepsinin bir yaratıcının eseri olması gerekliliği hakkında yürüttüğü fikirlerini savunmuştur.)
İslam ile bağlantılı dikkate değer bir kişi ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |