Nestor Lakoba
Nestor Lakoba (1 Mayıs 1893 - 28 Aralık 1936) Abhaz komünist bir liderdi. Lakoba, Rus Devrimi'nin ardından Abhazya'da Bolşevik iktidarının kurulmasına yardımcı oldu ve 1921'de Kızıl Ordu tarafından fethedildikten sonra Abhazya'nın başkanı olarak görev yaptı. Lakoba iktidardayken Abhazya'ya başlangıçta SSCB içinde Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti olarak ayrı bir statü verildiğini gördü. Nominal olarak Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin özel bir "birlik cumhuriyeti" statüsüne sahip bir parçası olmasına rağmen, Abhaz SSC, Lakoba'nın Stalin ile yakın ilişkisi sayesinde fiilen ayrı bir cumhuriyetti. Lakoba, Abhazya'nın kolektifleştirilmesinin genişletilmesine başarılı bir şekilde karşı çıktı, ancak karşılığında Lakoba, Abhazya'nın statüsünün Gürcistan SSC içinde özerk bir cumhuriyete indirilmesini kabul etmek zorunda kaldı.
Nestor Lakoba Нестор Лакоба | |
---|---|
Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Halk Komiseri Başkanı | |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | Nestor Apollonovich Lakoba 1 Mayıs 1893 Kutaisi, Rus İmparatorluğu |
Ölüm | 28 Aralık 1936 (43 yaşında) Tiflis, Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Sovyetler Birliği |
Lakoba, 1920'ler ve 1930'larda sık sık Abhazya'da tatil yapan Stalin ile yakın bir ilişki sürdürdü. Bu ilişki Lakoba'yı, Stalin'in diğer sırdaşlarından biri olan ve Gürcistan'ı da içine alan Transkafkasya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti'nden sorumlu Lavrentiy Beria'nın rakibi haline getirdi. Aralık 1936'da Tiflis'te Beria'yı ziyareti sırasında Lakoba zehirlendi ve Beria'nın Abhazya ve tüm Gürcistan üzerindeki kontrolünü sağlamlaştırmasına ve Lakoba ve ailesini devlet düşmanı olarak itibarsızlaştırmasına izin verdi. Stalin'in 1953'teki ölümünden sonra rehabilite edilen Lakoba, şimdilerde Abhazya'da ulusal bir kahraman olarak saygı görüyor.
İlk Yılları
değiştirGençliği
değiştirNestor Lakoba, o zamanlar Rus İmparatorluğu'ndaki Kutaisi'de köylü bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Lakoba 10-12 yaşları arasında Yeni Athos'ta bir kilise okuluna gitti, ardından iki yıl da Lykhny'de eğitim gördü. 1905'te Tiflis Ruhban Okulu'na girdi, ancak o dönemin diğer sosyalist gençleri gibi okulun dini müfredatıyla ilgilenmedi. Yasaklı kitapları okur ve bunu yaparken okul yetkilileri tarafından sık sık yakalanırdı.[1] Fiziksel olarak etkileyici olmayan Lakoba neredeyse tamamen sağırdı ve hayatı boyunca işitme cihazı kullandı, ancak buna rağmen Leon Troçki, Lakoba ile iletişim kurmanın işitme ciğazına sahip olsa da zor olduğundan bahsetmekteydi. Bu Lakoba'nın akılda kalınan bir özelliği haline geldi ve Stalin tarafından şaka yollu Adagua ("Sağır Olan") olarak anılacaktı.[1][2]
1911'de devrimci faaliyetlerinden dolayı papaz okulundan atıldı ve Batum'a taşındı. Lakoba Bolşeviklerle ilk kez Batum'da tanıştı, 1911 sonbaharından itibaren onlarla birlikte çalıştı ve Eylül 1912'de resmen onlara katıldı. Polis tarafından şüphelenilince 1914'te Batum'u terk etmek zorunda kaldı ve Kafkasya'nın bir başka büyük petrol şehri olan Grozni'ye taşınarak Bolşevik propagandayı halk arasında yayma çabalarına devam etti.[1][3] Lakoba Grozni'de eğitimine devam etti ve 1915 yılında şu anda Ukrayna'da bulunan Harkov Üniversitesi'nde hukuk bölümüne kaydoldu, ancak Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması ve ardından Abhazya üzerindeki etkisi, kısa bir süre sonra eğitimini bırakmasına ve eve dönmesine neden oldu.[2][4]
Devrimci Faaliyetleri
değiştirAbhazya'ya döndüğünde Lakoba, Gudauta bölgesinde Rusya'ya bir demiryolu inşa edilmesine yardımcı olurken, işçiler arasında Bolşevik propagandasını yaymaya devam etti. Rus İmparatorluğu'nu sona erdiren 1917 Şubat Devrimi'nden sonra Abhazya'nın statüsü tartışmalı ve belirsiz hale geldi. Bölgeyi yönetmek için bir köylü meclisi oluşturuldu ve Lakoba, Gudauta'nın temsilcisi olarak seçildi.[1][2][3][4]
Lakoba, 1917'de Ekim Devrimi başladığında Abhazya'nın önde gelen Bolşevik lideriydi. Abhazya'nın kuzeyinde bulunan Bolşevikler, Menşeviklere karşı çıktılar. 16 Şubat 1918'de Lakoba ve bir Abhaz Bolşevik olan Efrem Eşba, Kasım 1917'den beri Abhazya'yı geçici olarak kontrol eden Abhaz Halk Konseyi'ni (APC) devirdi. Gürcistan Demokratik Cumhuriyet güçleri ve Abhaz anti-Bolşevikler, Gürcistan'ın ayrılmaz bir parçası olarak gördükleri Abhazya'da kontrolü yeniden ele geçirmeden önce kırk iki gün boyunca iktidarı ellerinde tuttular.[1][3] Hem Lakoba hem de Eşba Rusya'ya kaçtılar ve 1921'e kadar orada kaldılar. APC Abhazya'nın kontrolünü elinde tuttu ve Abhazya'nın nihai statüsü için Gürcü hükûmeti ile müzakerelerde bulundu ancak Bolşevikler 1921'de işgal edene kadar bir çözüm bulunamadı.
1918 sonbaharında Lakoba'ya Menşeviklere arka mevzilerinden saldırmak için Abhazya'ya dönmesi emredildi. Bu süre zarfında Menşevikler tarafından yakalandı ve Suhumi'de hapsedildi,[1][2] ancak halkın muhalefeti nedeniyle 1919'un başlarında serbest bırakıldı. O Nisan ayında kendisine Oçamçira Bölgesi polis komiserliği görevi teklif edildi, o da bunu kabul etti ve Bolşevik propagandasını yaymak için bir araç olarak kullandı. Menşevik destekli merkezi yetkililer bunun farkına vardığında, Lakoba Abhazya'yı tekrar terk etti ve birkaç ay Batum'da kaldı. Lakoba ayrıca Batum yakınlarında Beyaz hareketin Kafkasya'daki etkisini engelleyen birkaç operasyona liderlik etti ve Bolşevik liderler arasındaki imajını daha da geliştirdi.[3]
Liderliği
değiştirLakoba, Bolşevikler tarafından Gürcistan'ın fethinin bir parçası olarak işgal edildikten sonra 1921 yılında Abhazya'ya geri döndü. Eşba ve Nikolay Akirtava ile birlikte Lakoba, Vladimir Lenin'e gönderilen ve başlangıçta tam bir birlik cumhuriyeti olarak var olmasına izin verilen Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan eden telgrafı imzalayanlardan biriydi. Revkom 17 Şubat 1922'de istifa etti ve Lakoba oybirliğiyle o gün kurulan Halk Komiserleri Konseyi'nin Başkanı seçildi. Bu görevi 17 Nisan 1930'da konsey lağvedilip yerine Merkez Yürütme Komitesi Başkanlık Divanı kurulana kadar sürdürdü, ancak yine de Lakoba en üst pozisyonda kalmaya devam etti. Devrimci arkadaşları tarafından büyük saygı görmesine rağmen Lakoba, Komünist Parti içinde hiçbir zaman önemli bir rol üstlenmemiştir.[1][2][3][4]
Lakoba'nın Stalin'in yakın sırdaşı olarak statüsünü pekiştiren şey, Stalin'in iktidara yükselişinde oynadığı roldü. Lenin Ocak 1924'te öldüğünde, Stalin'in liderlik için tek ciddi rakibi olan Leon Troçki sağlık nedenleriyle Suhumi'deydi. Lakoba, Lenin'in ölümü ve cenaze töreninin hemen ardından Troçki'nin izole edilmesini sağlamış, bu da Stalin'in kendi iktidarını sağlamlaştırmasına yardımcı olmuştur.
1935'ten itibaren Stalin, Lakoba'ya Moskova'ya taşınması ve Genrikh Yagoda'nın yerine Sovyet gizli polisi NKVD'nin başına geçmesi için tekliflerde bulunmaya başladı. Ancak Lakoba, Abhazya'da kalmaktan memnun olduğunu bildirerek teklifi geri çevirdi. Böyle bir teklifin açıkça reddedilmesi, Stalin'in iyi niyetinin dağılmaya başlamasına neden oldu. Stalin 1936'da teklifini tekrarladı fakat tekrar reddedildikten sonra, Lakoba, zaman içinde Beria ve Stalin'in kendisini zayıflatmak için çeşitli kararlar aldığını fark etti. Lakoba'nın Moskova ve Stalin'e yaptığı son ziyarette, konuyu son bir kez daha gündeme getirdi ve Beria'dan şikayet etti.[3][5]
Ölümü
değiştirLakoba, Abhazya'da popüler olduğu ve Stalin tarafından sevildiği için, Beria'nın onu görevden alması zordu. Bunun yerine, 26 Aralık 1936'da Beria, Lakoba'yı görünüşte Stalin'le olan son durumları açıklamak için Tiflis'teki Parti merkezine çağırdı. Beria ertesi gün Lakoba'yı akşam yemeğine davet etti. Yemekten sonra ertesi sabah erkenden öldüğü otel odasına geri döndü.[1][2] Resmi olarak Lakoba'nın kalp krizinden öldüğü söylense de Moskova'da daha önce yapılan tıbbi muayenede atardamar kalınlaşması, kalp kalınlaşması ve sol kulak kepçesinde işitme kaybına yol açan deri iltihabı olduğu ortaya çıktı. Cesedi Suhumi'ye geri gönderilirken, ölüm nedeninin belirlenmesine yardımcı olabilecek tüm iç organları çıkarılmıştır.[2][4]
Knight, Lakoba'nın öldürülmesine Stalin'in izin vermiş olması gerektiğini, çünkü Beria'nın liderinin onayı olmadan Lakoba gibi önemli birini öldürmeye cesaret edemeyeceğini öne sürmektedir.[5] Sovyetler Birliği'ndeki çeşitli önde gelen yetkililerden taziye telgrafları gelmesine rağmen, Stalin'in bir tane bile göndermemesi dikkate değerdir. Ölümünden sonra Lakoba milliyetçi sapkınlıkla, Troçki'ye yardım etmekle ve hem Stalin'i hem de Beria'yı öldürmeye çalışmakla suçlanmıştır. Lakoba'ya yerliler tarafından 13.000 kişinin katıldığı bir cenaze töreni düzenlenmiştir.[1][2][3]
Lakoba'nın ölümünü takip eden aylarda, aile üyeleri devlete karşı suçlamalarla itham edildi. İki erkek kardeşi 9 Nisan 1937'de, annesi ve Sariya ise aynı yılın 23 Ağustos'unda tutuklandı. Lakoba'nın ailesinden on üç kişinin yargılandığı dava 30 Ekim ve 3 Kasım 1937 tarihleri arasında Suhumi'de yapıldı ve karşı devrimci faaliyetler, yıkıcılık ve sabotaj, casusluk, terörizm ve Abhazya'da isyancı örgütlenme gibi suçlamalar yöneltildi. Lakoba'nın iki kardeşi de dahil olmak üzere sanıklardan dokuzu 4 Kasım gecesi kurşuna dizildi. Lakoba'nın 15 yaşındaki oğlu Rauf, duruşmanın başlangıcını izlemek için Suhumi'yi ziyaret eden Beriya ile konuşmaya çalıştı. O da derhal tutuklandı. Annesi Tiflis'e götürüldü ve Lakoba'yı suçlayan bir ifade alması için işkence gördü, ancak torunu Rauf'un gözleri önünde işkence görmesine rağmen bunu reddetti. Sariya 16 Mayıs 1939'da Tiflis'te hapishanede öldü. Rauf bir çalışma kampına gönderildi ve sonunda 28 Temmuz 1941'de Suhumi hapishanesinde kurşuna dizildi.[1][2][3][5]
Stalinist dönemin geri kalanında Lakoba bir halk düşmanı olarak görüldü ve ancak 1953 yılında itibarını iade etti. 1959 yılında Suhumi Botanik Bahçelerinde onuruna bir heykel inşa edildi ve daha sonra Abhazya'da onurlandırıldı. 1965 yılında, 1958'den 1965'e kadar Abhaz Komünist Partisi Birinci Sekreteri olan Mikhail Bgazhba, Lakoba'nın kısa bir biyografisini yazdı ve onu büyük ölçüde rehabilite etti. Abhazya'da bir kahraman olarak saygı görüyor ve ilk büyük kültür ve kalkınma başarısıyla ilişkilendiriliyor.[3][4]
Kaynakça
değiştir- ^ a b c d e f g h i j Lakoba, Stanislav (1995), "Abkhazia is Abkhazia"
- ^ a b c d e f g h i Nestor & Saria Lakoba - Eslinda Gulliya
- ^ a b c d e f g h i Clientalism and Nationality in an Early Soviet Fiefdom: The Trials of Nestor Lakoba (Imperial Transformations - Russian, Soviet and Post-oviet History, 2)
- ^ a b c d e Abbas-Ogly, Adile (2005)
- ^ a b c Knight, Amy W. (1993), Beria: Stalin's First Lieutenant