Cezayirli Gazi Hasan Paşa
Cezayirli Gazi Hasan Paşa (d. 1713, Lagodehi – 1790, Şumnu), 18. yy'ın ikinci yarısında Kaptan-ı derya ve sadrazam olarak görev yapan Palabıyık lakaplı Osmanlı devlet adamıdır.[1]
Cezayirli Gazi Hasan Paşa | |
---|---|
![]() | |
Auguste de Choiseul-Gouffier'in tasviriyle Hasan Paşa | |
Osmanlı Sadrazamı | |
Görev süresi 3 Aralık 1789 - 17 Mart 1790 | |
Yerine geldiği | Kethüda Hasan Paşa |
Yerine gelen | Rusçuklu Çelebizade Şerif Hasan Paşa |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 1713 Lagodehi, Gürcistan |
Ölüm | 19 Mart 1790 (77 yaşında) Şumnu, Osmanlı İmparatorluğu |
İlk yılları
değiştirGürcü kökenli olan Hasan Paşa küçük yaşta İran sınırında satın alınarak bir köle tüccarı tarafından Tekirdağ'daki bir tüccara satıldı ve efendisinin gözetiminde yaşamaya başladı.[2] Birkaç yıl sonra azat edilen Hasan Paşa, ticarete atılıp Tekirdağ'dan ayrıldı. 1735-1739 Osmanlı-Rus-Avusturya Savaşı sürecinde Yeniçeri ocağına katıldı. Özellikle Belgrad Kuşatması'nda[hangileri?] kahramanlık gösteren Hasan, Tekirdağ'a tekrar dönüp kendisini azat eden tüccar efendisinin kızıyla evlendi. İleriki yıllarda ele geçirdiği bir gemiyle şöhretini duyduğu Cezayir yiğitlerine katılmak adına Cezayir'e giden Hasan orada başlangıçta kabul görüp kendisine ele geçirdiği gemi bağışlandı ve bir zaman sonra Tilimsan şehrinin sancak beyliğine getirildi. İşler iyi giderken de muhalifleri olan Hasan Bey, Cezayir'de kısa zamanda sert tepkiler almaya başladı ve kaygılanarak Avrupa üzerinden İstanbul'a geri döndü. Cezayir dayısının kendisini ihbar etmesi nedeniyle İstanbul'da tutuklanan Hasan Paşa, daha sonra aklandı.[1]
Olgunluk çağı
değiştirOsmanlı donanmasında yükselmesi
değiştir1761'de Osmanlı donanmasına alınan Hasan Bey, Şehbâz-ı Bahrî kalyonuna kaptan olarak tayin olundu. 1762 yılında Riyale rütbesiyle Berîd-i Zafer kalyonunda, 1766 Mart'ından itibaren Patrona rütbesiyle (sırasıyla) Neheng-i Bahrî, Peleng-i Bahrî ve Ukab-ı Bahrî kalyonlarına kaptanlık etti ve 1767'de Kapudane rütbesine terfi etti.[3]
1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı
değiştir1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında 1770 yılında Cebelitarık Boğazı'ndan geçerek Akdeniz'e giren ve Osmanlı topraklarına yönelen Rus donanmasına karşı Ege Denizi'ne açılan Osmanlı donanmasında kapudane rütbesiyle yeraldı. İki donanmanın 27 Mayıs'ta Benefşe açıklarındaki ilk muharebelerinde[4] Mandalzade Hüsameddin Paşa komutasındaki Osmanlı donanması John Elphinstone komutasındaki Rus donanmasına Hasan Bey'in çabasıyla kısmî üstünlük sağladı. Ertesi günkü Anabolu Deniz Muharebesi'nde de iki Rus gemisi Hasan Paşa'nın cesur hücumları sonucunda muharebe dışı kaldı.[5] Rus donanması 2 Haziran'da Çuha civarında Mora'nın güneyindeki Amiral Spiridov komutasındaki diğer Rus gemileriyle birleşti ve 17 gemilik güce ulaştı. Rus donanmasını takibini sürdüren Osmanlı donanması 4 Haziran'daki Suluca Deniz Muharebesi'nde hasmına üstünlük sağlayamadı[6] ve Hasan Paşa'nın hücum sürdürülmesi ısrarına karşı Hüsameddin Paşa'nın emriyle önce Sakız'a, ardından Çeşme'ye çekildi ve taarruz inisiyatifini kaybetti.
Çeşme açıklarına gelen Rus donanmasıyla 5 Temmuz 1770 tarihinde meydana gelen Toprakada Deniz Muharebesi'nde en ön saflardaki Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın kalyonu ile öndeki Rus gemileri (Evropa, Rostislav ve Spiridov'un komutasındaki Sv. Evstafii) arasında başlayan çarpışmada Amiral Spiridov'un gemisinin dümeni vurulup Hasan Paşa'nın kalyonuna doğru sürüklenirken, Trech Svyatitelei de ağır hasar aldı ve Osmanlı gemilerinin arasına düştü. Spiridov ile Hasan Paşa'nın gemileri rampalayarak askerleri göğüs göğüse çarpışmaya girmişken Hasan Pala'nın gemisinden ateşlenen bir top Spiridov'un gemisinin cephaneliğini havaya uçurdu, ancak Hasan Paşa'nın gemisi de kıç tarafından alev aldı. Sv. Evstafii infilak ederek 700 askeriyle batarken Amiral Spiridov dahil az sayıdaki subay kurtarılabildi. Hasan Paşa'nın gemisi de hemen ardından batarken Hasan Paşa dahil yüzerek kurtulabilen Osmanlı denizcileri Çeşme'de zorlukla karaya çıktılar.[7]
Bu şiddetli çarpışma Osmanlı donanması için uyarıcı mahiyette olmadı ve Çeşme limanına düzensiz bir şekilde demirleyen gemiler 6-7 Temmuz gecesi Rus donanmasının üç kalyon ve 4 kundak gemisiyle başlattıkları baskın karşısında büyük bir felakete uğradılar.[8]
Faciadan kurtulan Hasan Paşa Çanakkale'ye gelerek felaket haberini İstanbul'a bildirdi. Mandalzade Hüsameddin Paşa'nın yerine Rodos Derya Beyi Cafer Bey Kaptan-ı deryalığa getirildiyse de, adıgeçenin de Çeşme felaketindeki sorumluluğu anlaşılınca azledildi ve Cezayirli Gazi Hasan Bey Paşa unvanıyla Kaptan-ı deryalığa getirildi.[9]
Çeşme Faciası sonrası inisiyatifi ele geçiren Kont Aleksey Orlov komutasındaki Rus donanması 4 Ağustos-22 Ekim 1770 tarihlerinde Limni kalesini kuşattıysa da, kale garnizonu teslim olma noktasına gelmişken 23 parça gemi ve sandalla Çanakkale Boğazı'ndan çıkarak 7 Ekim'de Limni'ye Yoztaş limanına çıkarma yapan (1.070 asker) Hasan Paşa[10] Kont Orlov'a 12.000 askerle geldiği şayiasını ulaştırdı. 22 Ekim'de kuşatmayı kaldırarak gemilere çekilen Rus askerlerine karşı taarruza geçen Türk birliği Rus ordusunu büyük bir yenilgiye uğrattı. Rus donanmasının büyük gemileri ise Mondros limanından ayrılarak Aynaroz'a geçti.[11] Rus donanması ardından Bara adasına çekildi.
Hasan Paşa 5 Temmuz 1772 tarihinde Kaptan-ı deryalık görevine ilaveten Çanakkale Boğazı Seraskerliği görevini de aldı. Padişah III. Mustafa'nın 21 Ocak 1774'te ölmesi ve yerine I. Abdülhamid'in geçmesiyle 27 Şubat 1774'te azledildi ve Anadolu Beylerbeyi ve Rus cephesinde Rusçuk Seraskeri görevine atandı. 9 Temmuz 1774 tarihinde ikinci kez Kaptan-ı deryalık görevine getirildi. Osmanlı donanmasının Hasan Paşa'nın kaptan-ı deryalığında giriştiği son harekât Kırım Çıkarması (28 Temmuz-4 Ağustos) olduysa da, başarılı gelişen bu harekât 21 Temmuz günü imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması'nın Kırım cephesinde de duyulmasıyla sona erdi.
İki Rus savaşı arasında Akdeniz'de Osmanlı hâkimiyeti (1774-1787)
değiştirKüçük Kaynarca Antlaşması'ndan sonra Osmanlı İmparatorluğu özellikle Çeşme Faciası sonrasında Ege ve Akdeniz'de serbest kalan Rus donanmasının harekâtları sonucunda bu denizlere kıyıdaş eyaletleri ve topraklarında merkezî idareye yönelik başkaldırı veya otorite tanımazlık gösteren aktörlere karşı aktif bir tutum içine girdi.
Bu çerçevede; Hasan Paşa komutasındaki Osmanlı donanması önce 1775 yılındaki Filistin Seferi'yle anılan bölgede merkezî hükûmet aleyhine hâkimiyetini genişleten Zâhir el-Ömer'e karşı Hayfa ve Akka'yı alarak isyanı bastırdı.[12] Müteakip sene de Osmanlı donanması bölgeye gelerek Osmanlı hâkimiyetini pekiştirirken, küçük bir filo da Mora güneyindeki isyankâr Manyalıların üzerine gönderildi. 1777 yılında Doğu Akdeniz'de derya muhafazası görevini yerine getiren Osmanlı donanması 1778'de Kırım'daki gelişmelere odaklandıysa da Canikli Ali Paşa'nın seraskerliğinde icra edilen Kırım Seferi'nden sonuç alınamadı. 1779 ve 1780'deki seferleriyle Manyalıların isyanını bastıran Hasan Paşa, diğer taraftan Kırım'da giderek artan Rus etkisine karşı Soğucak Kalesinin denizden takviyesine (1779-1781) nezaret etti. 1781 ve 1782 yıllarında Akdeniz'de derya muhafazası görevlerini icra eden Hasan Paşa, 1783 yılında Kırım'ı ilhak eden Rusya'nın yarattığı tehlike ve savaş olasılığına karşı donanmayla İstanbul'da kaldı. 1784 yılında yeniden Akdeniz'e, 1785 yılında ise Karadeniz'e açılan Hasan Paşa 1786-1787 yıllarında ise Mısır Seferi'yle Osmanlı idaresine karşı gelen Mısır Memlûk Beylerinin (Murad Bey ve İbrahim Bey) ayaklanmasını bastırdı.[13]
Osmanlı-Rus Savaşı (1787-1792)
değiştir1787 yılında Osmanlı ve Rus İmparatorlukları arasında yeni bir savaş başladı. Savaşı tetikleyen ana etken Rusya'nın 1783'te Kırım'ı ilhakıydı. Osmanlılar önce 1784'teki antlaşmayla bu ilhakı tanıdılarsa da, Müslüman bir ülkenin kaybının yarattığı olumsuz kamuoyu baskısı nedeniyle 1787'de Rusya'ya savaş açtılar.
Osmanlıların savaştaki ilk hedefi Kırım'a çıkarma yapılarak ele geçirilmesiydi. Hasan Paşa komutasındaki Osmanlı donanmasının 12 Ekim 1787'de Kırım'ın batısındaki Kılburun Yarımadası'na yaptığı çıkarma harekâtında çıkarma birlikleri yenilgiye uğradı. Buna mukabil, Osmanlı donanması Özi nehri ağzında kalmaya devam etti.[14] Tuğamiral Mordvinov komutasındaki 14 parçalık Rus donanması ise 31 parçalık Osmanlı donanmasını karadaki Rus topçusu ile Rus donanmasının ateşi arasında bırakmak amacıyla harekete geçti. 14 Ekim'deki çarpışmada Rus donanması bir yüzer batarya kaybederken[15], ertesi gün Özi önlerindeki daha büyük çaplı muharebede taraflar birbirlerine üstünlük sağlayamadı. Osmanlı donanması kış mevsiminin yaklaşmasını gözönünde bulundurarak 17 Ekim'de Özi önlerinden ayrılarak İstanbul'a dönerken, (kış koşullarını dikkate almayan) Rus donanmasının Sivastopol'daki 10 kalyonluk filosu ise Eylül ortasında Varna'ya yapmak istediği çıkarma öncesinde büyük bir fırtınaya yakalanarak felakete uğradı.
1788 yılı Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın denizlerdeki son senesi oldu. Özi kalesini kuşatan Ruslara karşı 1788 Mayıs'ında Hasan Paşa komutasındaki Osmanlı donanması Özi önlerine demirledi. 28-29 Haziran'daki Kılburun Deniz Muharebesi'nde çarpışmalarda Rus birlikleri de ağır kayıplara uğratıldıysa da Osmanlı donanması yenilgiye uğradı. Bunun üzerine donanmanın bazı gemilerini Özi önünde bırakan Hasan Paşa Yılan Adası'na çekildi. Sivastopol'dan gelen Marko İvanoviç komutasındaki Rus donanmasını 12 Temmuz 1788'deki Yılan Adası Deniz Muharebesi'nde püskürterek geri çekilmeye zorlayan Hasan Paşa'nın denizlerdeki son zaferi bu oldu. Kaybedilen ince donanmanın telafisi için İstanbul'dan istediği takviyeyi alamayan Hasan Paşa, büyük donanma gemileriyle Özi kalesine yanaşamadığı gibi, kış mevsiminin yaklaşması nedeniyle Kasım'da İstanbul'a döndü.[16] Bunun üzerine, denizden desteksiz kalan Özi Kalesi 17 Aralık 1788'de düştü.
Kaptan-ı derya Hasan Paşa 1788 Kasım'ında İstanbul'a döndükten sonra Padişah I. Abdülhamid'in huzuruna kabul edildi. Özi önlerinde başarı gösterilememesi nedeniyle hesap soran Padişaha "Padişahım, bizim kavl ve kararımız, kara tarafından Ordu-yu Hümâyun ve deniz tarafından Donanma-yı Hümâyun düşman üzerine gidecek değil mi idi? Ordu Nemçe üzerine gittiğinden Ruslar da tüm kuvvetleriyle Özi üzerine gidip galip oldu. Bu kadar asker ile mukavemet olunamaz" cevabını verdi.[17] Müteakip beş ayda aleyhindeki muhalefet ve memnuniyetsizlik arttı ve 20 Nisan 1789'da yaklaşık 18 yıldır sürdürdüğü kaptan-ı deryalık görevinden azledildi.[18]
Bunun azlin ardından 1789 Mayıs ayında İsmail Kalesi seraskerliğine tayin edilen Hasan Paşa emrine verilen 5.000 askerle sefere çıktı. Serasker olarak atandığı İsmail Kalesi'nde Rusları mağlup etti ve İsmail Kalesi'ni kurtaran Hasan Paşa, iki kez Ruslara yenilen 3 Aralık 1789'da Kethüda Hasan Paşa yerine sadrazam ve serdar-ı ekrem tayin edildi. Savaş süresinde III. Selim'den sınırsız yetki aldı ve sert tedbirler uyguladı. Yaklaşık 4 aylık sadrazamlık dönemini tamamen cephede geçiren Hasan Paşa büyük başarılar kazansa da, çok sert tedbirler aldığı ve aşırı cezalara kaçtığı için çokça eleştirildi. 30 Mart 1790'da Şumnu'daki merkez karargahta öldü ve şehirdeki Bektaşi tekkesine defnedildi.[1]
Eğitim imaret ve ıslahat hareketleri
değiştirKlasik devirde coğrafya ve denizcilik faaliyetlerinin örneklerini sunan Osmanlı Devleti'nde 18. yüzyılın sonlarında Rus donanmasının Baltık'tan Akdeniz'e gelip gelemeyeceği tartışılmaktaydı. Hatta Bâb-ı Âli, Fransız elçisi Comte de Saint-Priest'nin Rus donanmasının gelebileceğine dönük sonuçsuz uyarıları da kayda geçti. Bu olay sonucunda Çeşme Baskını'yla biten Osmanlı-Rus deniz savaşı yaşandı. Bu bozgunun akabinde Gazi Hasan Paşa, tavsiye ve uyarılarla padişahı bilgilendirdi. Özellikle donanma personelinin eksik bilgi ve tecrübesi, gemilerin hatalı tasarımı ve teknik anlamda düşmandan geri kalınması konularında fikir belirtti. III. Mustafa'ya olan tavsiyesiyle 1773'te İstanbul Teknik Üniversitesi'nin de atası olan Mühendishane-i Bahr-i Hümayun'un kurulmasını sağladı. Sadrazam Halil Hamid Paşa döneminde, Hasan Paşa okula yabancı hocaları getirterek özellikle istihkam, top dökümü ve topçuluk alanında önemli derslerin verilmesi sağladı.[1] Kişisel servetini devlete hizmet için harcayan Hasan Paşa Kasımpaşa'da leventleri itaat altına almak adına kıyıda Kalyoncu Kışlası'nı ve camisini inşa ettirdi. Tekirdağ'da cami, hamam ve çeşme; adalarda çeşmeler ve Truva harabelerinin bulunduğu yerde bir hisar inşa ettirdi. Ayrıca katıldığı seferler hakkında bilgiler içeren bir eser Çakeri-i Yemeni tarafından Gazavat-ı Hasan Paşa adıyla kaleme alındı.[19]
Ayrıca bakınız
değiştirKaynakça
değiştir- ^ a b c d Aydın, Mahir. "Cezayirli Gazi Hasan Paşa". www.islamansiklopedisi.org. TDV İslam Ansiklopedisi. 21 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Temmuz 2020.
- ^ King, Charles (2004), The Black Sea: a History, p.159. Oxford University Press, 0-19-924161-9.
- ^ "Cezayirli Gazi Hasan Paşa Kışlası", Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yayınları, Ankara (2018), s.15-16
- ^ "Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi (1683-1793)", ATASE Yayınları, Ankara (1982), s.256
- ^ "Naval wars in the Levant, 1559-1853", R.C. Anderson, Princeton University Press (1952), s.284
- ^ "Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi (1683-1793)", ATASE Yayınları, Ankara (1982), s.256
- ^ "Gazavât-ı Cezâyirli Gazî Hasan Paşa (Tahlil ve Tenkidli Metin)", Tevfik Temelkuran, İstanbul Üniversitesi, İstanbul (2000), s.22-25
- ^ "Osmanlı Tarihi", İsmail Hakkı Uzunçarsılı, IV. Cilt I. Bölüm Karlofça Anlaşmasından XVIII. Yüzyılın Sonlarına Kadar, Ankara (1956), Türk Tarih Kurumu s.400-401
- ^ "Cezayirli Gazi Hasan Paşa Kışlası", Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Yayınları, Ankara (2018), s.17
- ^ Başbakanlık Osmanlı Arşivi, TS.MA.E, 553/13
- ^ "Limni Müdafaası (1770)", Cengiz Fedakar, History Studies, 11/5, Ekim 2019, s.1565-1566
- ^ "Revolt in Palestine in the Eighteenth Century: The Era of Shaykh Zahir al-'Umar", Ahmad Hasan Joudah, Kingston Press (1987), ISBN 978-0-940670-11-2, s.112
- ^ "Cevdet Tarihi", c.3, s.286-323
- ^ "1787-1792 Osmanlı-Rus Harplerinde Kılburun, Özi ve Hocabey Muharebeleri", Cengiz Fedakâr, Karadeniz Araştırmaları, Yaz 2015, sy.46, s.126-127
- ^ "Naval wars in the Levant, 1559-1853", R.C. Anderson, Princeton University Press (1952), s.320-321
- ^ "Gazavât-ı Cezâyirli Gazî Hasan Paşa (Tahlil ve Tenkidli Metin)", Tevfik Temelkuran, İstanbul Üniversitesi, İstanbul (2000), s.102-103
- ^ "Cezayirli Gazi Hasan Paşa Kışlası", Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yayınları, Ankara (2018), s.18
- ^ "İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi", İsmail Hakkı Danişmend, Türkiye Yayınevi, İstanbul (1971), s.220-221
- ^ Editors, Editors. "İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ'NİN KISA TARİHÇESİ". www.itu.edu.tr. İTÜ. 21 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Temmuz 2020.
Dış bağlantılar
değiştir- Ali Rıza İşipek (2009). Cezayirli Gazi Hasan Paşa 530 sf. ISBN 978-975-409-539-5. Deniz Basımevi.
- Zeki S. İlker, İlkim Sancaktaroğlu, Muzaffer Polat (1989). Kaptan-ı Derya Cezayirli Gazi Hasan Paşa 530 sf. ISBN 978-975-409-539-5. T.C. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı.
Siyasi görevi | ||
---|---|---|
Önce gelen: Kethüda Hasan Paşa |
Osmanlı Sadrazamı 3 Aralık 1789 - 17 Mart 1790 |
Sonra gelen: Rusçuklu Çelebizade Şerif Hasan Paşa |
Askerî görevi | ||
Önce gelen: Mandalzade Hüsameddin Paşa |
Kaptan-ı Derya 22 Ekim 1770 - 19 Aralık 1789 |
Sonra gelen: Koca Yusuf Paşa |