Kars Kuşatması (1744)

Kars Kuşatması, 1742-1746 Osmanlı-İran Savaşı'nda evre.

Kars Kuşatması
1742-1746 Osmanlı-İran Savaşı

Kars Kalesi
Tarih29 Temmuz-9 Ekim 1744
Bölge
Sonuç Kesin Osmanlı zaferi, Osmanlılar Kars'ı üçüncü kez kuşatan Afşar ordusunu püskürttüler.
Taraflar
Osmanlı İmparatorluğu Osmanlı Devleti Afşar Hanedanı
Komutanlar ve liderler
Osmanlı İmparatorluğu Şehla Ahmed Paşa
Osmanlı İmparatorluğu Kazıkçı Hüseyin Paşa
Nadir Şah
Güçler
20-25.000 80-100.000
Kayıplar
Nispeten hafif 25.000 ölü, yaralı ve esir

Nadir Şah komutasındaki İran ordusu Osmanlı İmparatorluğu'na ait Kars'ı 29 Temmuz-9 Ekim 1744 tarihlerinde kuşattıysa da, Şehla Ahmed Paşa komutasındaki Osmanlı garnizonunun direnişi karşısında yenilerek geri çekildi.

Kuşatma öncesi

değiştir

Nadir Şah komutasındaki İran ordusu 1743 yılındaki Musul Kuşatması'nda büyük bir yenilgiye uğradıktan sonra, Musul Valisi Abdülcelilzade Hüseyin Paşa'yla esir teatisini de içeren bir mütareke yaptı. Ardından ise, Bağdat Valisi Ahmed Paşa'yla yaptığı anlaşmayla işgal ettiği Kerkük ve Erbil'i Osmanlı İmparatorluğu'na iade ettiği gibi, Basra kuşatmasını da kaldırdı.[1]

1743-1744 kışında Nadir Şah (bir bölümü Osmanlılarca desteklenen/teşvik edilen) isyanlarla uğraştı. Lezgilerin Dağıstan'dan taarruzlarını 1743 Aralık'ında güçlükle etkisiz hale getiren Nadir Şah, ülke içinde ise Fars Beylerbeyi Taki Han'ın 1744'ün başında Şiraz ve Kaçarların Esterabad merkezli ayaklanmalarıyla karşılaştı. Nevruz'a kadar bunları da bastıran Nadir Şah'a karşı Bağdat Valisi Ahmed Paşa'nın oyalama siyasetinin de yardımıyla Osmanlı İmparatorluğu İran cephesindeki askerî hazırlıklarını tamamlamış, Kars Seraskerliğine (eski Sadrazam) Şehla Ahmed Paşa, Doğu Anadolu Seraskerliğine Halep Valisi Kazıkçı Hüseyin Paşa ve Irak Seraskerliğine Bağdat Valisi Ahmed Paşa tayin edilmişti.[2]

Bunlardan Kars Seraskeri Şehla Ahmed Paşa'ya taht üzerinde hak iddia eden İran prensi Safi Mirza'yı desteklemesi emri verilince, Nadir Şah'ın ilk hedefi de bu tehlikenin bertaraf edilmesi oldu ve Safi Mirza'yı yakaltıp kör ettikten sonra Kars'a gönderdi.[3] Ardından ise Kars'a doğru hücuma geçti.

Kuşatma

değiştir
 
Nadir Şah
 
Günümüzde Kars Kalesi

Nadir Şah komutasındaki İran ordusu Tebriz-Nahçıvan yoluyla Arpaçay'ı geçerek 29 Temmuz 1744 tarihinde Kars önlerine geldi. Nadir Şah şehrin güneyinde iki saat mesafedeki bir tepe üzerinde karargahını kurduktan sonra, Kars kalesi etrafında metrisler kazdırdı ve kaledeki Osmanlı garnizonunun komutanı Şehla Ahmed Paşa'ya teslim olması teklifini ileten bir mektup gönderdi. Bu mektupta, kalenin zaptı için top ateşine bile gerek olmadığı, zira kaleye giden suyun kesilmesini yeterli olduğu iddia ediliyordu.[4]

Buna mukabil, Serasker Şehla Ahmed Paşa ise teklifi yanıtsız bıraktı. Zira, Nadir Şah'ın kuşattığı kaleleri susuz bırakarak zaptetme taktiğini bildiğinden,[5] İran ordusu Kars önlerine vasıl olmadan önce kale çevresinde gerekli savunma önlemlerini alarak, Kars çayından Kars gölüne su akıtarak gölü büyütmüş, kalenin etrafına geniş ve derin bir hendek kazdırmış, çıkan toprakla iki metre boyunda siperler yaptırıp toplarla tahkim ettirmiş ve bu şekilde kalenin etrafında çember biçiminde bir dış savunma hattı oluşturmuştu[6]

Bu hazırlıklara rağmen Osmanlı garnizonundaki emir-komuta zinciri zaaf gösterdi ve Seraskerin emrini dinlemeyen bir grup Osmanlı askeri kaleden çıkarak İran ordusuna hücum etmek isteyince, Şehla Ahmed Paşa hiç olmazsa Veli Paşa'yı komutan olarak göndererek kısmen de olsa düzen sağlamaya çalıştı. Osmanlı birliği başarılı olamayarak kaleye geri çekildi.

Bunun üzerine kuşatmayı sıkılaştırmak isteyen Nadir Şah, Kars'ın Erzurum'la bağlantısını kesmek amacıyla karargahını Kars-Erzurum yolu üzerindeki Kümbet köyüne naklederek hücumlara başladı. Bununla birlikte, bir ay içinde icra ettiği 10 genel hücumda da İran ordusu ağır kayıplarla çekilmek zorunda kaldı. Zira, Osmanlılar Nadir Şah'ın ve İran ordusunun kuşatma savaşlarındaki zaaflarını biliyorlardı[7] Bu hücumlardan en şiddetlisi 25 Ağustos 1744 tarihinde oldu, ancak İranlılar yine Osmanlı savunmasını aşamadılar.[8] İranlılardan iki Han ve 1.700 asker, Osmanlılardan ise iki Paşa ve 80 asker hayatını kaybetti.

Hücumlarla kaleyi düşüremeyen Nadir Şah bilindik taktiği olan kalenin suyunu kesmeye yöneldi. 2 Eylül günü Revan'dan develerle getirttiği pamuk denklerini ağaç kazıklar arasına yerleştirerek Kars çayının önünü keserek yatağını değiştirmeye çalıştıysa da, şiddetli sonbahar yağmurlarının başlamasıyla Kars Çayı yeniden eski yatağına kavuştu.

Bu taktiğinden de sonuç alamayan Nadir Şah Osmanlı elçisi Defterdar Kesriyeli Ahmet Efendi'yi karargahına davet ederek yeni barış teklifleri sunduysa da bunlar da kabul görmedi.

Bunun üzerine Nadir Şah, 13 Eylül 1744'ten itibaren kuşatmayı daha da şiddetlendirdi. Kaledeki Osmanlı kuvvetleri şu şekilde mevzilenmişti: Gözcütepe'de Yeniçerilerin komutasında Tırhala Beylerbeyi Murteza Paşa, Behrampaşa Kapısı'na Ankara, Nevşehir, Niğde ve Kütahya sancaklarının askerlerinin başında Trabzon Valisi Selim Paşa, Cami önünde burcunda Erzurum Valisi Veli Paşa, sağ kanadına Mustafa Paşa, batı burcuna İzmit askerleri, milisler ve Leventlerin komutasında Serasker Şehla Ahmed Paşa konuşlandı. Ordugâh Çavuşbaşısı kale içindeki tepenin önüne yerleştirilen topçu kuvvetlerine komuta ediyordu. Tepe yamaçları Alâiye, Karahisar ve İçel sancaklarından askerlerce tutuluyordu. Bu birlikleri koruyan Dalkılıçlara Bayrakdar Ahmed Paşa, Timurpaşa Burcu metrislerine Karaman Beylerbeyi Abdullah Paşa komuta ediyordu.[9]

Nâdir Şah, Kümbet civarındaki karargahından ayrılarak siperler ve kulelerle muhasara ettiği kaleye iyice yaklaştı ve sahra toplarıyla Timurpaşa Burcuna doğru salvo ateşine başladı (18 Eylül). Ertesi gün bir genel taarruz tasarlıyordu. Ancak, Osmanlı garnizonu şafaktan önce kaleden çıkarak gerçekleştirdikleri huruç harekâtıyla hücuma geçmeye hazırlanan İran ordusunu kuşattı. Dokuz sahra topuyla birlikte bütün ağırlıklarını bırakan İran ordusu kaçtı (19 Eylül).[10]

Bu genel taarruzu müteakip üç hafta boyunca İran ordusu kaleye doğru giden bir vadide mevzilenerek 16 büyük topun ateşiyle bombardımanı sürdürdüler. Ancak, bombardıman kalede tahribat yaratmadığı gibi, şiddetli soğukların başlaması kayıpları artırmaya başladı. Nihayetinde 9 Ekim 1744 tarihinde Nadir Şah 73 gün süren başarısız bir kuşatma sonrasında geri çekilme emrini verdi.[11]

Kuşatma sonrası

değiştir

1744 yılındaki Kars kuşatması Nadir Şah'ın Osmanlı topraklarına yönelik son taarruzu oldu. Osmanlılara karşı üç büyük meydan muharebesinden (Leylan [1733], Arpaçay [1735] ve Revan [1745]) muzaffer çıkan Nadir Şah, beş büyük kuşatmasında ise (Bağdat, Musul ve üç defa Kars) yenilgiye uğramıştı.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ "Tarihçe-i Nadir Şah", V. Minorsky, Çev. Reşid Yasemi, Tahran 313, s.97.
  2. ^ "Tarih", Süleyman İzzi Efendi, İstanbul 1119, vrk.6/a.
  3. ^ "Alem-ara-yi Nadiri", Muhammed Kazım (Vezir-i Merv), I-III, yay. M. Emin Riyahi, Tahran, 1374, s.1042
  4. ^ "Makale-i Vaka-i Muhasara-i Kars", Sırrı Efendi, Es’ad Efendi Kütüphanesi (Süleymaniye), No. 2417, vrk.9/b.
  5. ^ "Kars Fortress"
  6. ^ İ. H. Danişmend, a.g.e., IV, s.31.
  7. ^ "The Siege of Mosul and Ottoman-Persian Relations", Robert W. Olson, Routledge (2017)
  8. ^ "Büyük Osmanlı Tarihi", Joseph von Hammer, c.15, s.62
  9. ^ "Büyük Osmanlı Tarihi", Joseph von Hammer, c.15, s.62-63
  10. ^ "Büyük Osmanlı Tarihi", Joseph von Hammer, c.15, s.63
  11. ^ "Kars Tarihi", F. Kırzıoğlu, İstanbul (1953), s.544