Vikipedi:Günün maddeleri 2018
- 1 Aralık
![]() 2003'te, Japonya'da devam eden Belle deneyi esnasında keşfedilen ve geçici olarak X(3872) olarak adlandırılan parçacık, kendisi için oluşturulan teoride bir tetrakuark adayı olarak gösterildi. Parçacığın geçici adındaki X, henüz test edilmesi gereken ve kesin olarak bilinmeyen özellikleri olduğunu; devamındaki numara ise MeV/c2 bazındaki kütlesini temsil etmekteydi. 2004'te, Fermilab tarafından gerçekleştirilen SELEX adlı deneyde karşılaşılan DsJ(2632) durumu, olası bir tetrakuark adayı olarak gösterildi. 2007'de, Belle deneyi sırasında gözlemlenen Z(4430) adlı parçacığın |
![]() |
- 2 Aralık
![]() Elbise hayvan hakları savunucularının eleştirilerine maruz kaldı. Basın et elbise fikrinin özgünlüğünü çağdaş sanat ve popüler kültürden benzer örneklerle karşılaştırmalar yaparak tartışmaya açtı. (Devamı...) |
10 Kasım günleri saat 09.05'te çalan siren sesleriyle birlikte Türkiye genelinde 2 dakika süreyle Atatürk anısına saygı duruşuna geçilmektedir. Ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi binası önündeki bayraklar hariç, Türkiye'deki tüm resmi binalarda ve ülkenin dış temsilciliklerde bayraklar, yas göstergesi olarak yarıya indirilir. Anıtkabir'de bulunan bayraklar diğer günlerde hiçbir sebeple yarıya indirilmez. Bayrağın sürekli çekili bulunmadığı yerlerde, bayrak önce göndere çekilir; daha sonra da yarıya indirilir. (Devamı...) |
- 3 Aralık
![]() DVD, eleştirmenlerden karışık tepkiler aldı. Bazıları videoların düşük kalitesinden ve net olmayışından dolayı hayal kırıklığına uğrarken diğerleri koleksiyonu, görselliği öne çıkaran Madonna'yı anımsattığı için övdü. Celebration: The Video Collection, Billboard Top Music Videos listesine ve Avustralya, Çek Cumhuriyeti, İspanya, İsviçre ve Macaristan'da DVD listelerine bir numaradan girdi. ABD'de 100.000 kopya satıştan sonra albüm, Amerika Kayıt Endüstrisi Birliği (RIAA) tarafından platin sertifika ile ödüllendirildi. Devamı... |
![]() Bölgeye ilk yerleşimler MÖ 4. yüzyılda Antik Yunanlar tarafından yapıldı. MÖ 123 yılında Partların yönetimine girdi. 123'te ise Sasani İmparatorluğu tarafından ele geçirildi ve Hacer olarak anılmaya başlandı. 18. yüzyıl başlarında bölgeye Arap kabilelerin yerleşmesiyle Kuveyt Şeyhliği kurularak günümüzdeki Kuveyt'in temelleri atıldı. 19. yüzyılda, Arap Yarımadası'ndaki yerleşim yerleriyle birlikte Osmanlı İmparatorluğu yönetimine giren Kuveyt, 1899'da Britanya İmparatorluğu'yla yaptığı anlaşmayla, Britanyalıların güvencesi ve denetimi altında yarı bağımsızlık kazanıldı. 1930'ların sonlarına doğru ülkedeki zengin petrol yatakları keşfedilmeye başlandı. Devamı... |
- 4 Aralık
Sebzeler arasında en fazla miktarda Omega-3 içerdiği anlaşılmıştır. Semizotu ABD gibi bazı ülkelerde çabuk yayılan arsız bir bitki olarak tanınır ve yemeklerde kullanılmaz. Buna karşılık Asya ve Avrupa'da ekşimsi ve tuzlumsu tadı nedeniyle sevilerek yenir. Kullanımı ıspanağa çok benzer. Çiğ olarak salatalara konur. Yoğurtlu olarak yenir. Ya da etli yemeklerde veya böreklerde pişirilerek kullanılır. Mesane ve böbrek hastalıklarında idrar sökücü olarak etki gösterir. Mide yanmasına yani mide asidine karşı sahip olduğu sümüğümsü içeriği dolayısiyle kullanılır.ve salatası da yapılır. Yakma yöntemi de denilen alevlemeye dayanıklı yabancı ot türleri arasında yer alır. (Devamı...) |
![]() 1920'li yıllarda Hıristiyan Sosyal Parti'nin önderlerinden ve Aşağı Avusturya Köylüler Birliği'nin aktivistiydi. 1931'den itibaren tarım ve orman bakanlığı görevinde bulundu. Köylüler birliği ve Heimwehr adı verilen paramiliter faşist çetelerin desteğiyle 1932'de şansölye ve dışişleri bakanı oldu. Almanya'da Nazilerin iktidarı almasından sonra İtalyan diktatörü Mussolini ile işbirliği içinde Almanya'yla birleşmekten kaçındı. Mart 1933'te parlamentoyu kapattı, komünist partiyi ve Almanya'yla birleşmek isteyen Nazi Partisi'ni yasakladı. Kendisinin kurduğu ve kısa süre sonra tek yasal parti halini alacak olan Vatan Cephesi isimli paramiliter örgütün de desteğiyle Avusturya Faşizmi'ne dayanan otoriter bir devlet kurdu. Şubat 1934'te sosyal demokrat işçilerin başlattığı Şubat Ayaklanması'nı kanlı bir şekilde bastırdı. Mayıs ayında yeni bir otoriter anayasa ilan etti. 25 Temmuz 1934'te Nazilerin organize ettiği bir darbe girişimi sırasında Viyana'da öldürüldü. Yerine önce Heimwehr'in lideri Ernst Rüdiger Starhemberg, 1936'da onun gözden düşmesi sonucunda da Vatan Cephesi'nin lideri Kurt Schuschnigg geçti. Mart 1938'de Avusturya'nın Almanya'ya katılmasıyla Vatan Cephesi de dağıldı. (Devamı...) |
- 5 Aralık
![]() Günlük hayat, resim, arkadaşlık, cinsellik,yalnızlık, mutluluk, gazeteler ve televizyon, aile gibi konuları barındıran roman, Pamuk'un on yıllık çalışması sonucu oluşturuldu . Roman, Türkiye'de piyasaya çıktıktan sonraki ilk üç günde en çok satanlar listesinde birinci sıraya yerleşti. 1975 yılı ile başlayan kitapta, tekstil zengini Basmacı ailesinin okumuş 30 yaşındaki oğulları Kemal ile uzak akrabaları, yoksul Keskin ailesinin 18 yaşındaki güzel kızı, tezgahtarlık yapan Füsun arasındaki aşk anlatılmaktadır. Romanın çeviri hakları kitap basılmadan satıldı ve Türkiye'den sonra ilk kez Almanya'da Das Museum der Unschuld adıyla yüz bin adet basılacağı bildirildi. New York Times tarafından "2009'un en iyi kitapları" listesinde yer aldı. Ayrıca kitaptan esinlenerek bir müze oluşturuldu ve bu müze, 28 Nisan 2012'de açıldı. Orhan Pamuk'un küratörlüğünü yaptığı ve aynı zamanda İstanbul'un ilk şehir müzesi olma özelliğini taşıyan müze, Çukurcuma'da yer alan 1897 yapımı üç katlı tarihi binadan oluşmaktadır. Orhan Pamuk, kitabın fikri Masumiyet Müzesi'ni yazmaya başlamadan on yıl önce ortaya çıktı ve Kar'ı yayımladıktan sonra kitabı yazmaya başladı. Fakat bir yıl sonra romanı yazmayı bıraktı ve İstanbul: Hatıralar ve Şehir adlı anı kitabını yazdı. Ardından tekrar Masumiyet Müzesi'ne döndü ve kitabı toplamda yedi yıl kitap ile uğraştı. Romanı bitiren yazarın Nobel ödülü sonrası programının yoğunluğu nedeniyle, kitabın yayımı gecikti. Yazar, romanın toplamak, saklamak, koleksiyon yapmakla ilgili olan kısımları için müzecilik tarihini araştırdı. Avrupa ve Asya'da birçok müze gezdi. (Devamı...) |
![]() İmparatorlar Licinius ve Konstantin, Roma İmparatorluğu'nda zamanın Hristiyanlığını meşru ve resmi hale getirdikten sonra, yeni tanınan Katolik Kilisesi tek ve berrak teoloji arayışına girdi. İskenderiyeli Athanasius'da aralarında olduğu Teslis savunucuları, Arius ve Aryanizm'i, Tanrı Baba ile Nasıralı İsa'nın "aynı mahiyetten" eş-tözlü ve eş-ebedi/ezeli olduklarını söyleyen denklik üzerine kurulu Teslis inancı Kristolojisi ile aynı fikirde olmayanları tanımlamakta kullanmışlardır. Arius'un teolojisini destekleyen bütün yazılar ortadan kaldırılmış veya gizlenmiş olsalar da, karşı olanların yazıları Arius'un teolojisini "Baba Tanrı"nın, "Oğul"dan önce var olduğu bir dönem olduğu şeklinde tanımlamaktadır. Birlikte hareket eden tüm muhalefete rağmen, 'Arian' ya da teslis karşıtı kiliseler, Gotlar arasında ve Alman krallıklarında, Avrupa ve Kuzey Afrika'da yaşamışlardır. Beşinci ve yedinci yüzyıllardan sonra askeri fetihler ile bastırılmışlar ya da kraliyetler gönüllü olarak Katolik inancına dönmüşlerdir. "Aryanizm" isim olarak öğretinin kaynağının Arius olduğuna işaret etse de, Oğul'un Baba ile kesin ilişkisi üzerine tartışma Arius ile başlamamıştır. Bu konu, onun gelişinden onlarca yıl tartışılmıştır, Arius, ihtilafı toparlamış ve İzmitli Eusebius gibi "Arian" destekçileri uzun erimde daha etkili kanıtlıyabilecekleri kilise çapındaki izleyicilere taşımıştır. İzmitli Eusebius, Kayseryalı Eusebius ile karıştırılmamalıdır. Gerçekten bazı sonradan gelen "Arian" destekçileri bu ismi öğretilerinin kendileri ile ilişkili olmadıklarını beyan ederek, inkar etmişlerdir. Arius ve hasımları arasındaki tartışma bu konuyu teolojik olarak öne getirmiş ve Arius'un ilan ettiği doktrin onun tarafından oluşturulmasa da "onun" olarak kullanılmıştır. (Devamı...) |
- 6 Aralık
![]() El-Kaide üyesi olan Remzi Yusuf, Pakistanlı yetkililerin yaptığı soruşturmaya göre Şubat 1992 ile Şubat 1995 arasında Pakistan'ın Peşaver şehrinde, "Şehitler Evi" adı verilen ve el-Kaide lideri Usame bin Ladin tarafından finanse edilen evde kalıyordu. Bu bilgi 1996 yılında CIA tarafından kamuoyuyla paylaşılmıştı. Burada kaldığı süre boyunca Yusuf, adı bilinmeyen iki üst düzey el-Kaide yöneticisinden yardım ve maddi destek almaktaydı. (Devamı...) |
1931-1937 yılları arasında var olan Çin Sovyet Cumhuriyeti bu kapsamda kurulan bir devlettir. Ayrıca Çin'de günümüzde il düzeyi şehir olan Yan'an da, 1936-1948 yılları arasında kızıl üs olarak kullanılmıştır. Yan'an, halen Çinli komünistler tarafından devriminin doğduğu yer olarak kutlanmaktadır. (Devamı...) |
- 7 Aralık
![]() Cameron'ın filme ilişkin fikri batık gemilere olan büyük ilgisinden kaynaklanmaktadır; trajedinin duygusal mesajını iletmek isteyen Cameron, kayıpla karışık bir aşk hikâyesinin bunu başarmak için zaruri olduğunu düşünmekteydi. Filmin yapımı Cameron'ın RMS Titanic'in kalıntılarını görüntülediği 1995 yılında başladı. 1996'da geçen sahneleri Cameron'ın gemi enkazını görüntülerken kullandığı Akademik Mstislav Keldış gemisinde çekilmiştir. Titanic'in bir kopyası Meksika'daki Rosarito Beach kentinde inşa edilmiş ve batışı canlandırmak için maketlerle bilgisayar ürünü görüntüler kullanılmıştır. Filmin maliyetleri kısmen Paramount Pictures ve 20th Century Fox tarafından karşılanmıştır ve 200 milyon dolarlık bütçesiyle o dönemde tarihteki en pahalı filmdi. Film 19 Aralık 1997 tarihinde sinemalara girmesinin ardından ticari ve eleştirel alanda başarı elde etti. On dört dalda Akademi Ödülü'ne aday gösterildi ve En İyi Film ile En İyi Yönetmen dalları da dahil olmak üzere on bir dalda kazandı. Dünya çapında iki milyar doların üzerinde gişe hasılatı yapan film, bir milyar doları geçen ilk filmdi ve 2009 yılında yine Cameron'ın bir filmi olan Avatar tarafından geçilene kadar olan on iki yıl boyunca gişe hasılatı rekorunu elinde bulundurdu. 4 Nisan 2012 tarihinde filmin üç boyutlu bir versiyonu da trajedinin yüzüncü yılını anmak amacıyla sinemalara girdi. (Devamı...) |
![]() Muhammed'in, Ebu Bekir'in kızı Aişe ile hicret öncesinde Mekke'de evlenmesinden dolayı kayınpederidir. Halifeliği sırasında Kuran'ı mushaf haline getirtmiştir. Sünni inanışına göre İslâm'a giren hür erkeklerin, Raşit Halifelerin (Dört Halife) ve Aşere-i Mübeşşere'nin ilkidir. Şiî inanışına göre İslam'ı ilk kabul eden Ali'dir. Ebu Bekir, Benu Teym'lerin Kureyş kabilesindendir, Mekke'de doğmuştur. Babası Ebu Kuhafe, annesi Ümmü'l-Hayr Selma'dır. Peygamber ilk vahyi kendisine haber verdiğinde Müslüman olmuştur. İlk Müslüman tarihçilere göre tüccardı. Kazancının büyük bir bölümünü İslam dini için harcadığı, yer alan Ebu Bekir ayrıca ilk Müslümanların İslama davet edilmesinde önemli rol almıştır. Muhammed 622 yılında Mekke'den Medine'ye giderken (Hicret) Ebu Bekir ona eşlik etmiştir. Bu konudan Kuran-ı Kerim'de Tevbe suresi 40. ayette bahsedilmiştir. (Devamı...) |
- 8 Aralık
{{Günün maddeleri| |Madde Adı= Girdap gökadası |Resim= Messier51 sRGB.jpg |İçerik= (ayrıca Messier 51a, M51a, veya NGC 5194 olarak da bilinir) yaklaşık 23 milyon ışık yılı uzaklıkta Av Köpekleri takımyıldızı bölgesinde bulunan etkileşen büyük plan sarmal gökada.
Gökyüzünün en ünlü sarmal gökadalarından biridir. Bu gökada ve ona eşlik eden ([[NGC 5195) amatör gözlemciler tarafından kolayca gözlemlenebilir, hatta iki gökada da iyi bir dürbünle gözlenebilir. Girdap Gökadası; özellikle sarmal kollar ve etkileşen gökadaların, yapılarının daha iyi anlaşılabilmesi için çalışan profesyonel gökbilimciler için, oldukça popülerdir. Girdap gökadası, Lord Rosse tarafından 1845 yılında keşfedilmiştir. Etkileşen gökada NGC 5195, 1781 yılında Pierre Méchain tarafından keşfedilmiştir. 1845 yılında Girdap Gökadası'nı ilk defa sarmal gökada olarak tanımlayan, İrlanda'da Birr şatosunda inşa ettiği 72 inç'lik teleskobuyla Lord Rosse olmuştur. Gökada çifti için M51 tanımlaması yapılabilir ancak bireysel olarak tanımlanmak istenirse (NGC 5194) için M51A, (NGC 5195) için M51B kullanılır. 2005 yılında görünür parlaklığı 14 olan (SN 2005cs) süpernovası gözlemlenmiştir. On yıl öncesine kadar NGC 5195'in gerçekten eşlik eden bir gökada mı yoksa uzaktan geçen bir gökada mı olduğu kesinlik kazanmamıştı. Radyo gökbilimi ile elde edilen M51 Radyo fotoğrafları, kesin bir etkileşim gerçeğini göstermiştir. (Devamı...) }}
![]() Fučík öğrencilik yıllarında siyasal çalışmalara katıldı, yazılar yazmaya başladı. Bir yandan Trovba, Rude Pravo ve Halo Noving gibi komünist gazetelerde makaleler yayımlarken bir yandan da yeraltı çalışmalarını sürdürdü. 1930'da gizlice Sovyetler Birliği'ne gitti. 1934'teki ikinci gidişinde bu ülkede iki yıl kaldı, Orta Asya'yı dolaştı. Çekoslovakya'nın Almanlar tarafından işgal edilmesi üzerine Komünist Yeraltı Hareketi'nin önderlerinden biri olarak illegal yayınlar çıkardı ve yönetti. 1942'de tutuklandı, on sekiz ay süren tutukluluğunun ardından Berlin'de katledildi. Fučík, tutukevinde kaldığı süre içinde yazdığı ve yaşamının bu son dönemine ait izlenimlerini içeren "Reportaz psana na opratçe" (Darağacından Notlar) adlı kitabı Çek bir gardiyan yardımıyla parça parça dışarıya kaçırılmış ve Fučík'in ölümünden iki yıl sonra karısı tarafından bastırılmıştır. (Devamı...) |
- 9 Aralık
![]() Nazi Partisi üye sayısını arttırmasına rağmen Bavyera dışında fazla tanınmıyordu. Hitler'in o zamanlar aklında, burada bulunan silahlı tüm Weimar Cumhuriyeti karşıtlarını kendi önderliği altında toplayarak, ordunun da (o zamanki adıyla Reichswehr) desteğiyle Bavyera hükümetini ele geçirip Berlin'e karşı yürüyüşe geçmek ve Weimar Cumhuriyeti'ni yıkmak vardı. Bavyera'ya üçlü bir diktatör yönetimi hakimdi: Devlet Komiseri Gustav von Kahr, Reichswehr komutanı General Otto von Lossow, Devlet Polisi başkanı Albay Hans von Seisser. Bu yönetim, merkezî yönetimin ilettiği her talimatı yerine getirmiyordu. Özellikle Hitler'in yayın organının ve Nazilerin faaliyetlerinin durdurulmasına yönelik emirler uygulanmıyordu. 8 Kasım 1923 akşamı Münih ticaret örgütlerinin, Bürgerbräukeller isimli bir birahanede düzenlediği gecede konuşma yapmakta olan von Kahr ve orada bulunan yönetim ekibi, Adolf Hitler ve ona bağlı 600 silahlı adamının müdahelesiyle rehin duruma düştüler. Hitler bu üçlünün kendisiyle işbirliği yapmasını talep etti. Ancak üçü de bu konuda isteksizdiler. Bu aşamada Hitler'e Almanların I. Dünya Savaşı'ndaki efsanevi komutanı Erich Ludendorff yardımcı oldu ve görünüşte Hitler'e katıldılar. Birahane çıkışında oluşan kargaşada bu üçlü görev yerlerine kaçmayı başarmış ve Hitler, Ludendorf'la başbaşa kalmıştır. Ertesi gün 9 Kasım sabahı Hitler ve Ludendorff bir hücum taburunun önünde Münih'in merkezine doğru yürüyüşe geçtiler. Şehrin merkezine giden yolları kapatan polis taburlarıyla çıkan çatışma Hitler için başarısızlıkla sonuçlanmış ve hücum taburu dağılmıştır. Olayda 16 Nazi ve 3 polis ölmüştür. Ludendorff olay yerinde tutuklanmış, Adolf Hitler ise oradan kaçmış ve iki gün sonra o da yakalanmıştır. (Devamı...) |
![]() Doktor olan babasından ilk temel bilgileri aldıktan sonra üniversiteye gitmiş ancak burada edinmiş olduğu bilgiler kendisini tatmin etmediği için çeşitli bilim merkezlerine yolculuklar yaptı. Paracelsus, günün tedavi şekline, otoritelerin tıbbi kuramlarına karşı çıkmış ve bunun sonucunda, biraz da çılgın tavırlarıyla, bir tür sembole dönüşmüştür. Çılgınlıkları o zamanki geleneksel tıbbın eskidiği ve artık yenilenmesi gerektiği şeklindeki tepkisinin bir göstergesidir. Akademik olan her şeye meydan okumuştur. Zamanında uygulanan tıp uygulamasına hayatı boyunca karşı çıkmış ve mücadele vermiştir. Aklı sürekli çalışan, kuramlar üreten biridir. Onun, geçmişle olan savaşının en somut şekli, öğrencilerin yaktığı geleneksel ateşte herkesi gözü önünde İbn-i Sina, Hipokrates ve Galen gibi otoritelerin kitaplarını yakmasıdır. Böylece, Orta Çağ'da dogmatik hale gelen Galen, İbn-i Sina gibi, yeni gelişmelerin önündeki engeller olarak gördüğü hekimlerin kimliklerinde, eski tıbba son verdiğini sembolize ediyordu. Bu hareketiyle büyük bir tepkinin doğmasına sebep olan Paracelsus, hemen hiçbir yerde fazla kalamayıp, kent kent dolaşmıştır. Paracelsus, tıp eğitiminde geleneksel olarak kullanılan Latince yerine derslerini Almanca vermiştir. Paracelsus'a göre, bir cerrah bütün bitkileri tanımak, bilmek zorundadır; onları nasıl kullanacağını, onların çok hızlı mı yoksa yavaş mı etki ettiğini bilmek zorundadır. Ayrıca, onların etkilerinin bilinmesi gerekir, etkilerinin kaslar mı, kemikler mi yoksa damarlar üzerinde mi olduğunun cerrah tarafından bilinmesi lazımdır. Örneğin balsamın kırık için mi, yoksa yaralarda mı etkin olduğunun bilinmesi gerekir. Buna ilave olarak, yaranın açık ve korumasız olmasına göre, uygun bir pansumanla, yarayı temizleyip, onu dış etkilerden korumalıdır. Mümkün olduğu kadar doğanın tedavi gücünün yarayı iyileştirmesine yardımcı olmalıdır. Bu da her şeyden önce iyi beslenme ile mümkün olur. (Devamı...) |
- 10 Aralık
![]() Oyun, II. Dünya Savaşı sırasında Müttefik ve Mihver güçleri arasında çeşitli cephelerde gerçekleşen muharebe ve çatışmaları, o dönemin savaş koşulları ve teknolojik imkanlarıyla birlikte gerçekçi mekanlarda anlatmaktadır. II. Dünya Savaşı'nın en meşhur muharebeleri oyuna konu edilmektedir. Oyun, II. Dünya Savaşı döneminde geçmektedir. Oyundaki amaç, takımınızdaki arkadaşlarınızla beraber düşmanlarınıza karşı savaşmak ve takımınızı zafere ulaştırmaktır. Bunun için savaş alanındaki kontrol noktaları ele geçirilerek stratejik üstünlük sağlanabilmektedir. Takım halinde mücadele edildiği sürece düşman askerleri zor durumda bırakılabilirken dağınık bir düzen içerisinde savaşılırsa savaşta mağlup olabilme olasılığı her an yükselebilmektedir. II. Dünya Savaşı'nda kullanılmış olan Thompson, MP40, StG 44, Kar 98k, M1 Garand, M1918 Browning ve daha birçok silah oyun içinde kullanılmaktadır. Oyuncular çeşitli II. Dünya Savaşı avcı ve bombardıman uçaklarını, büyük gemileri, denizaltılar ve uçak taşıyıcılarını, kıyısal topçu savunmalarını, tankları, ZPTleri, askeri cipleri, uçaksavarları ve kurulu makineli tüfekleri kontrolüne alabilmektedir. (Devamı...) |
![]() 1660 yılında Londra’da doğdu. Çeşitli güçlükler ve tehlikelerle dolu bir yaşam geçirdi. 1685’te İngiltere kralı II. James’e karşı başlatılan ayaklanmaya katıldı. Yaşamının çeşitli dönemlerinde tüccarlık, fabrikatörlük, devlet memurluğu ve hatta casusluk yaptı. 40 yaşında gazetecilikte karar kıldı, bundan birkaç yıl sonra da roman yazmaya başladı. En çok ilgi gören romanı 'Robinson Crusoe' 1719 yılında yayımlanmış, 1 yılda 4 baskı çıkarılmıştır. Yayımladığı siyasal dergi kitapçıklarındaki sert tutumu yüzünden birçok kez hapse girdi. 1731 yılında doğduğu yerde, Londra’da öldü. Hayatı boyunca siyaset hayatına büyük ilgi duymuştur. Daniel Dafoe'nin aile kökenleri Romanya'ya dayanmaktadır, Romanya'dan göçen ailesinin Osmanlı İmparatorluğu geleneklerini ona da öğrettiği bazı kaynaklarda geçmektedir. Yine İngiltere'de İngiliz kültürünü yeren mektuplarını Osmanlı Devlet adamlarına bilgi ve öneri amacıyla gönderdiği bilinmektedir. Bunun dışında Aytunç Altındal gibi yazarlar Osmanlı için casusluk yaptığının açık olduğunu söylerler. (Devamı...) |
- 11 Aralık
![]() Görevleri: Yangınların yanında deprem, sel gibi doğal afetlerde, her türlü patlama, çökme vb. olağanüstü durumlarda, mahsur kalma olaylarında, arama kurtarma çalışmalarında itfaiyeciler görev yapar. Genel olarak görevi hayat kurtarmaktır. Bu yüzden itfaiye bir acil servistir ve diğer acil servislerle sürekli irtibat halinde olmak zorundadır. Mesleğin gerektirdiği Özellikler : İtfaiyecilikte uzmanlaşmak için uzun bir eğitim ve alıştırma sürecinden geçilir. Zor bir meslektir. İçeriğinde kişinin kendi ve diğer insanların hayatı vardır. Bu yüzden itfaiyeciler meslek yaşamları boyunca sürekli olarak eğitim ve tatbikat yaparlar. Bazı ülkelerde bu tatbikatları ayrı bir kurum düzenler ve denetler. Eğitim: İtfaiye personeli olarak göreve başlayanlar hizmetiçi eğitimden geçerler. Eğitim süresince yangınlara karşı önlemler, itfaiye araç ve gereçlerinin nasıl kullanılması gerektiği, söndürme ve kurtarma bilgileri ile sabotaj - kundakçılık gibi konuların tespiti hakkında bilgi verilir. Aynı zamanda ilk yardım eğitimi alırlar. İtfaiyecilik mesleki ve teknik eğitimi, birçok ilimizde ortaöğretim meslek liselerinde itfaiye teknisyeni, yükseköğretim meslek yüksekokullarında itfaiye teknikeri unvanıyla verilmektedir. (Devamı...) |
![]() 1894'te Steinitz'i +10 -5 =4 sonucu ile yenerek dünya satranç şampiyonu oldu. Birçok turnuvada birinci oldu. Bunların en önemlileri Londra (1899), Sankt-Peterburg (1896 ve 1914) ve New York (1924) turnuvalarıdır. 27 yıl dünya satranç şampiyonu kaldı ve unvanını birçok maçta korudu. 1921'de Havana'da yapılan maçta Capablanca'ya yenilerek unvanını devretti. 1933'te karısı Yahudi olduğu için Almanya'yı terk etmek zorunda kaldı. Son yıllarını New York'ta geçirdi. Satranca psikolojik yaklaşımı ve derin tahlilleriyle bilinir. Aynı zamanda başarılı bir matematikçidir. Lasker, satranç oynamayı iki beyin arasındaki psikolojik bir mücadele olarak anlamış ve ifade etmiştir. Matematik doktorasını Erlangen'de David Hilbert yönetiminde yapmıştır (1902). Matematikte polinom halkalarında Lasker-Noether teoremi olarak anılan teoremi geliştirmiştir. Felsefe ile ilgilendiği, Albert Einstein'ın yakın arkadaşı olduğu da bilinmektedir. (Devamı...) |
- 12 Aralık
![]() Vietnam'ın arkeolojik tarihi, 2500 yıl öncesine dayanmaktadır. Ancak tüm tarihi değerleri ve yaşamsal bulgularıyla, Vietnam tarihi 4000 yıllık büyük bir tarihtir. Vietnam, MÖ 1. yüzyıldan 10. yüzyıla kadar Çin Uygarlığı'nın egemenliği altında kalmıştır. 939 yılında bir grup Vietnam zümresi tarafından ülke, Çin'e karşı bağımsızlığını kazanmıştır. 968 yılında ise Vietnam, resmi olarak kendi resmi benliğini ilan etmiştir. (Devamı...) |
![]() 14 Nisan 1889'da Londra'da dünyaya geldi. Winchester, Balliol Koleji ve daha sonraları öğretim kadrosu içinde yer alacağı Oxford'da eğitim gördü. I. Dünya Savaşı çıktığında ülkesinin edebiyatçılarından birçoğu gibi o da savaş bakanlığına bağlı propaganda bürosunda çalıştırıldı. Bu esnada birçok propaganda eserine imzasını attı. Bunların arasında o zamanlar Britanya İmparatorluğu ile harp halinde bulunan Türkiye'yi karalayan mavi kitap ve benzeri kitaplar da bulunmaktaydı. Daha sonraları, Londra Üniversitesi'ndeki Bizans ve Modern Yunan Dili, Edebiyatı ve Tarihi üzerine Koraís kürsüsünün kurucu profesörü olarak göreve başladı. 1921 yılında, mevcut görevinden izin alarak "Manchester Guardian" adına Anadolu'daki Türk-Yunan savaşını yerinde izledi ve Yunan birliklerinin giriştiği vahşet hareketlerini bu gazetenin okurlarına aktardı. Dönüşünde, Türkiye’de ve Yunanistan’da Batı Meselesi adlı eserini kaleme aldı. Bu kitap Mustafa Kemal önderliğindeki Millî Türk Ordusunun Yunan kuvvetlerini bozguna uğratmalarının hemen öncesinde, 1922 yılının yazında yayınlandı. Toynbee’nin bu yazıları ve Türklerin davasına karşı giderek artan sempatisi Koraís kürsüsünün finansmanına katkıda bulunan Yunan hükümetinin ve destekçilerinin tepkisini çekti. baskı ve suçlamalardan bunalan Toynbee 1924 yılında kürsüden ayrıldı. Daha sonra, Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsünde 1955 yılında emekli oluncaya dek çalışacak ve önemli eserlerini bu kurumda kaleme aldı. (Devamı...) |
- 13 Aralık
![]() Çin'de bir kültürel sembole dönüşen Liu, ülkenin bu anlamda en başarılı sporcularındandır. Sporcu, dünya rekoru, dünya şampiyonluğu ve Olimpiyat şampiyonluğu üçlemesini başaran ilk Çinli atlettir. 2008 Yaz Olimpiyatlarına 110 metre engellinin favorisi olarak giden Liu, sakatlığı sebebiyle son anda yarışı bırakmıştır. 2015 yılının Nisan ayında sakatlıklar yüzünden 32 yaşında aktif kariyerini sonlandırdığını açıkladı. (Devamı...) |
![]() Orta Amerika ve Karayipler'de, 9 00 Kuzey enlemi, 80 00 Batı boylamı arasındadır. Ülkeden Büyük Okyanus ile Atlas Okyanusu'nu birleştiren Panama Kanalı geçmektedir. Río Chagres (Rio Chagres) birkaç geniş nehirlerinden biri ve muazzam hidroelektrik enerji kaynağıdır. Nehir merkezinde Panama yer almaktadır. Nehrin orta kısmı Gatun Barajı ve formlar Gatun Lake, Panama Kanalı'nın kısmını oluşturan yapay göl Baraj edilir. Göl Chagres Nehri üzerindeki Gatun Barajı'nın inşası ile 1907 ve 1913 arasında oluşturulmuş. Oluşturulduğu zaman, gatun gölü dünyanın en büyük insan yapımı göl oldu, ve baraj büyük toprak baraj oldu. Bu Karayip içine kuzeybatısında akıtır. Kampia ve Madden Göller eski Kanal Bölgesi alanı için hidroelektrik sağlar. Pasifik odaklı nehirler Karayip tarafında olanlar daha uzun ve yavaş koşu vardır. Onların havzaları da daha kapsamlıdır. Uzun biri Golfo de San Miguel akar ve daha büyük gemiler tarafından gezilebilir ülkenin tek nehri Río Tuira'dır. Panama Kanalı, yani Cristobal Limanı ve Balboa Limanı'nın her ucunda bulunan klemens bağlantı noktaları, ele konteynerler birimler (TEU) sayıları bakımından Latin Amerika'da sırasıyla ikinci ve üçüncü sırada yer almaktadır. Balboa Limanı 182 hektarlık bir alanı kaplar ve konteynerler için dört palamar ve iki çok amaçlı rıhtım bulunmaktadır. Toplamda, iskele 15 metre derinliğe yanında olan 2.400 metre uzunluğudadır. Balboa Limanı 18 süper Post-Panamax ve Panamax iskele vinç ve 44 gezer vinç bulunmaktadır. Balboa Limanı da depo alanı 2.100 metrekare içerir. (Devamı...) |
- 14 Aralık
![]() Arap babunu, Eski Mısır'da kutsal sayılıyordu. Bu sebeple bu türe Mısır babunu da denir. Diğer bütün babunlarda olduğu gibi Arap babununda da seksüel dimorfizm vardır. Erkeğinin başının etrafında aslan yelesini andıran uzun tüyler varken dişide bu tüyler bulunmamaktadır. Arap babunu yarı-çöl arazilerde yaşar. Habeş babunları harem adı verilen küçük sürüler halinde yaşarlar. Bazı babunlar şehirlerde yaşayıp sokak köpekleriyle birlikte çöpleri karıştırırlar, hatta bazı babunların köpek yavrularını çaldıkları ve kendilerinden biri gibi yetiştirdikleri görülmüştür. Bitki ve böcekle beslenirler. Onların tek doğal düşmanları olan aslanlar ve leoparlar artık onların yaşadığı yerde olmasa da nesilleri tehlikeye girebilir. (Devamı...) |
![]() Gerçek adı Allen Stewart Konigsberg olan Woody Allen, 1935 yılında Brooklyn'in düşük - orta sınıflı bir bölgesinde, Ortodoks Yahudi bir ailede dünyaya geldi. Sürekli iş değiştiren bir babası, çiçekçi dükkânındaki kitaplardan sorumlu bir annesi ve bir kız kardeşi vardı. İlk kez yedi - sekiz yaşlarındayken film çekmeye merak saldı. Okumayı sökmediği yıllarda filmler için hikâyeler yaratıyordu. Brooklyn'deki Midwood Lisesi'ni bitirdi, üniversite eğitimini ise tamamlamadı. 15 yaşında bir karar aldı ve adını Woody Allen olarak değiştirdi. 16 yaşında radyo ve televizyon programlarına espriler yazmaya başladı. 1961 - 1964 arasında stand-up komedi yaptı. Bu dönemdeki şovları bir yapımcının dikkatini çekti. Böylece bir sinema filmi için senaryo yazma teklifi aldı. 1965'te ilk sinema filmi senaryosunu yazdı ve What's New Pussycat? adlı bu filmde oynadı. Senaryonun yapımcıların elinde değişime uğramasından hoşnut kalmayınca, kendi yönetmeyecekse filmlere senaryo yazmama kararı aldı. Daha sonra - sadece oyuncu olarak - Casino Royale adlı bir filmde yer aldı. Bunu ilk filmi olan What's Up, Tiger Lily izledi. Kendisi filmi beğenmemişti, ancak çok olumlu eleştiriler aldı. Bir sonraki filmi Take the Money and Run da ilk kez yönetmen koltuğuna oturdu. Bu film kariyerinde bir dönüm noktası oldu. United Artists firması 'her ne istiyorsa yazması ve her ne istiyorsa yapması' teklifiyle onunla anlaşma imzaladı. İkinci filmi Bananas (1971)'ın ardından filmlerinde hem senarist, hem yönetmen, hem aktör hem de casting yönetmeni olarak görev aldı. Play It Again, Sam adlı oyunu yazıp oynadı. Ardından Everything You Always Wanted to Know About Sex 'in senaryosunu yazdı. 1973'te Sleeper 'ı, 1977'de kariyerinin en önemli filmi olarak anılacak olan Annie Hall 'u çekti. 1986'da 'Allen', Annie Hall ve Manhattan filmlerinden sonra Hannah and Her Sisters 'ı yazıp yönetti. Bu filmde çalıştığı görüntü yönetmeni Carlo Di Palma ile daha sonra da pek çok filmde birlikte çalıştı. Son 10 yılda Crimes and Misdemeanors, Bullets Over Broadway ve Deconstructing Harry gibi filmleri çekti. (Devamı...) |
- 15 Aralık
![]() Deprem, Ulusal Kuvvetli Yer Hareketi Gözlem Ağı'na bağlı 22 istasyon tarafından kaydedildi. Hakkâri, Ağrı, Iğdır, Erzurum, Kars, Muş, Bitlis, Siirt, Batman, Mardin, Diyarbakır, Şanlıurfa gibi çevre illerde İran ve Kuzey Irak'ta da hissedilen depremde binalar yıkıldı, elektrik ve telefon hatları kesildi. Richter ölçeğine göre 7.2Mw büyüklüğündeki deprem, Cumhuriyet tarihi boyunca Anadolu'da meydana gelen en büyük depremlerden biri olarak kayıtlara geçti. Alüvyon tabakaları üzerinde bulunan Van şehrinde kumlu, çakıllı ve killi zemin tabakaları bulunmaktadır. Yer yer zemin yüzeyine 2 metre derinliğe kadar yaklaşan yeraltı suları nedeniyle bazı yapıların temellerinde oturmalar meydana gelmektedir. Van Gölü ve çevresi, 1100 ve 1900 yılları arasında 5 ile 10 şiddetleri arasındaki pek çok depremden etkilenmiştir. Geçmişte Van çevresinde meydana gelen bu depremler de, depremin merkez üssü olan Erciş'te hasara neden olmuştur. Bölgedeki ana ve artçı şoklara ilişkin yapılan fay çözümleri, depremlerin bindirme fayına bağlı olarak oluştuğunu göstermektedir. Artçı şokların yer ve dizilimlerine bakılarak yapılan incelemeye göre depreme neden olan bindirme fayı Kuzeydoğu yönüne uzanmakta olup, 50 kilometre boyunca kırılmıştır. Depremlerin ardından hattın kuzeyindeki alanlarda da sismik hareketlilik (kütle hareketleri ve tansiyon kırıkları) oluştu. Depremin etkisiyle Van şehir merkezindeki yapıların temellerinde 0,5 ile 2 santimetre arasında, Erciş'teki bazı yapıların temellerinde ise 0,5 ile 3 santimetre arasında oturmalar oluştu. Çeşitli bölgelerde ise sıvılaşma ve bunun sonucunda kum konileri ile obruklar oluştu. Devamı... |
![]() Tam adı Otto Eduard Leopold von Bismarck-Schönhausen olan Bismarck, 1 Nisan 1815’te Prusya’da Branderburg'un küçük bir kasabasında Junker’in (büyük toprak sahibi aristokrat) oğlu olarak dünyaya geldi. Berlin'de lise eğitimini tamamladıktan sonra Göttingen Üniversitesi'nde hukuk okudu. Güçlü bir fiziksel yapıya sahip olan Bisamarck vaktini ava gitmek ve at binmek ile geçirirdi. 1847'de Federal Meclis (parlamento) üyeliğine seçildi. Bismarck, eski yönetim biçimini korumaktan yana olduğu için Almanya'yı sarsan 1848 Devrimleri'nin, askeri güç kullanılarak bastırılmasını savundu. 1859'da Rusya, 1862'de de Fransa büyükelçiliğine getirildi. (Devamı...) |
- 16 Aralık
![]() Şövalye sözcüğü Türkçeye, Fransızcada aynı anlama gelen chevalier kavramından geçmiştir. Sözcüğün kökleri Ortaçağ Latincesindeki caballus (yük atı) ve caballarius (atlı) sözcüklerine dayanır. Modern İngilizcedeki cavalry (süvari) sözcüğü de aynı kökten gelir. Ortaçağdaki ilk şövalyeler profesyonel atlı askerlerdi. Bir kısmı feodal bir beyin veya hükümdarın -tımar sistemine benzer şekilde- toprak tahsis ettiği vasallardı ve gerektiğinde efendilerinin birliklerinde savaşıyorlardı; ancak toprak tahsis edilmeyen şövalyeler de vardı. Bazen efendi, şövalyeleri tek tek hizmetine alıyor ve onlara toprak tahsis ediyordu; bazen de kendisine toprak tahsis edilen bir şövalye, yanında başka şövalyeleri getiriyordu. Şövalye efendisine korumalık yapıyor, keşiflerde eşlik ediyor, şatosunda bekçilik yapıyor ve gerektiğinde onun adına savaşlara katılıyordu. (Devamı...) |
![]() Hugo Weaving İngiliz Wallace ve Anne çiftinin çocukları olarak Nijerya’da dünyaya geldi. Çocukluğunu Güney Afrika’da geçiren Weaving, ilk gençlik yıllarında Birleşik Krallık’a taşındı. İngiltere’de prestijli bir yatılı okul olan Queen Elizabeth's Hospital’a gitti. 1976’da Avustralya’ya taşındı, Sidney’deki Knox Grammar School okuluna devam etti. 1981 yılında National Institute of Dramatic Art’tan mezun oldu. Weaving’in ilk önemli rolü, 1984’te Bodyline adlı TV dizisinde canlandırdığı, İngiliz kriket takım kaptanı Douglas Jardine karakteridir. 1988’de The Dirtwater Dynasty adlı mini dizide küçük bir rol almış, daha sonra 1989 yapımı Bangkok Hilton filminde Nicole Kidman’le birlikte oynamıştır. 1991 yapımı düşük bütçeli bir film olan Proof’taki performansıyla Australian Film Institute tarafından “En İyi Erkek Oyuncu” seçilmiştir. (Devamı...) |
- 17 Aralık
Karasal iklimi tercih eder. Buğday; un, yem üretilmesinde kullanılan temel bir besin maddesidir. Kabuğu ayrılabileceği gibi kabuğu ile de öğütülebilir. Buğday aynı zamanda çiftlik hayvanları için bir yem maddesi olarak da yetiştirilmekdedir. Hasattan sonra atık ürün olarak saman balyası çıkar. Enerji miktarı 1.18dir. Sınıflandırmada ilk ele alınan bitki buğdaydır. Sınıflandırmada önce başak özellikleri dikkate alınmıştır. Kılçıklılık, kılçıksızlık, kavuz rengi, dane rengi ele alınan ilk kriterler olmuştur. Daha sonraları başak sıklığı buğdayların sınıflandırılmasında rol oynamıştır. Rusya taksonomistleri buğdayları sınıflandırmak için ekotipler ve biyotipler üzerinde durmuşlardır. Ekotip ve biyotiplerin sınıflandırılması morfolojik karakterlere göre olmuştur. Stoloji alanındaki ilerlemeler sonucu, buğdayların sınıflandırılması kromozom sayılarına göre yapılmaya başlamıştır. Kromozom sayıları sonucu buğdayların genom sayıları ve genom formülleri üzerinde durulmuştur. Kromozom sayıları ve genom formüllerine göre yapılan sınıflandırmalarda buğdaylar üç gruba ayrılır. Tür ve alttür üzerindeki çalışmalar sonucunda tetraploid ve hekzaploid gruptaki bütün buğdaylar tek tür altında toplanmıştır. Daha önce tür kabul edilen buğdaylar ise çeşit grupları haline sokulmuştur. Son olarak kromozom sayılarına göre buğdaylar, diploid ve alloploid olarak iki grupta toplanmıştır. Diploid buğdayların en önemlisi Triticum monococcum’dur. Alloploid buğdaylardan 2n= kromozomlu Triticum aestivum en önemli türleridir.(Devamı...) |
1920'li yılların Dünya yüzme şampiyonu olan ve olimpiyatlarda altın madalya kazanan Johhny Weissmuller, yüzme ve sutopu alanlarında toplam altı ödül sahibidir. 1924 yılında Olimpiyat rekorlarını kırarak kazandığı 100 ve 400 metre serbeste ek olarak, 4x200 bayrakta da birinci gelen takımda yer aldı ve sutopunda üçüncü gelen Amerikan takımında oynayarak 3 altın ve 1 bronz madalya kazandı. Weissmuller, dört yıl sonra yapılacak Amsterdam oyunlarında da 100 metre serbest ve 4x200 bayrakta iki altın madalya alacak ve 67 dünya rekorunun ardından Hollywood’da 12 serilik Tarzan filminde başrolü oynayacaktı. Tarzan rolüyle bir fenomen yaratan Weissmuller, ormanda vahşi hayat yaşayan, iyi kalpli bir kişiliği canlandırmış, milyonların gönlünde taht kurmuştur. Peter John Weissmüller olan kayıtlı kimliğinin gerçek adı, János Weißmüller'dir. Ailesi Romanya kökenli olan Johnny Weissmuller, Avusturya' nın Freidorf şehrinde doğmuştur. 1984 yılında Meksika'nın Acapulco şehrinde felç sonucu yaşamını yitirmiştir. (Devamı...) |
- 18 Aralık
![]() Çöl, yıllık 250 mm'den az yağış alan bölgeler için kullanılan bir tabirdir. Sanılanın aksine Antarktika ve Grönland'ın büyük bölümüde çöl tabirinin içine girer yani "çöl" kelimesi sadece sıcak bölgeleri değil soğuk ve kurak bölgeler için de kullanılır. Çöller birer ekosistemlerdir ve çöl atmosferinin düşük nemliliği gece ve gündüz arasında çok büyük sıcaklık farklarının oluşmasına neden olur. Çöller, aldıkları yağışın miktarında büyük değişkenlik gösterebilirler. Yağışın zamanı da öngörülememektedir. Sıcak çöllerde toprakta organik madde miktarı az olmasına karşın mineraller bol miktarda bulunur. En gelişmişlerinde bile bitki örtüşü çok seyrektir ve toprak güneş ışınlarına ve rüzgara doğrudan maruz kalır. Hem yıllık hem de çok yıllık bitkiler mevcuttur, ancak çok yıllık bitkiler olarak kaktüsler tipiktir, Kuzey kutbu'nda 400'e yakın bitki türü olmasına karşın Antarktika'da hiçbir bitki türü bulunmamaktadır. Bu bitkiler su kaybını azaltmak için genellikle çok küçük yapraklara sahiptir ya da hiç yaprakları yoktur. Bazı bitkiler ise yer altı organları olarak yaşarlar ve yalnızca aşırı yağışların olduğu kısa bir büyüme dönemine sahiptirler. Çöllerde yaşayan hayvanlar, çok çetin koşullarla baş etmek zorundadırlar: su ve besin çok nadirdir, sıcaklık dramatik bir şekilde değişmektedir, kumda ve kalın kar tabakasında yürümek ve yuva kazmak zordur. Bu sorunları aşmak için çok çeşitli fizyolojik ve davranışsal uyumlar evrimleşmiştir. Sıcak çöllerde çoğu hayvan küçüktür, günün en sıcak saatlerini bitkilerin altında ya da yer altında geçirirler, gece avlanır ve besin ararlar. Kanguru faresi gibi hayvanlar, besinlerde bulunan ve metabolizma sonucu ortaya çıkardıkları su (metabolik su) ile canlılıklarını devam ettirirler. Canlı biyokütlesi çok düşüktür ve biyota oldukça özelleşmiştir. (Devamı...) |
![]() Cristiano Ronaldo 5 Şubat 1985'te Funchal, Madeira'da doğmuştur. Maria Dolores dos Santos Aveiro ve José Dinis Aveiro'nun son çocuklarıdır. İkinci ismi olan Ronaldo'yu babası Ronald Reagan hayranı olduğu için koydu. Hugo adında bir abisi, Elma ve Liliana Cátia adlarında iki ablası vardır. Profesyonel olmadan önce Andorinha, CD Nacional ve son olarak Sporting genç takımında oynayan Ronaldo, 17 yaş altı Portekiz millî takımında da dikkat çekmişti. Profesyonel kariyerine yine Sporting Lizbon'da başlayan genç oyuncu, 2003 yılından 2009 yılına kadar Manchester United'da oynadı. 2008-2009 sezonun sonunda Real Madrid kulübüne transfer oldu. Ronaldo'nun çocukluğunda tuttuğu takım Benfica'ydı. 8 yaşındayken, babasının malzemeci olarak çalıştığı amatör takım olan Andorinha kulübünde oynuyordu. Ronaldo 1995 yılında C.D. Nacional kulübüyle anlaştı ve bir unvan yarışmasında başarılı olduktan sonra 3 günlük denemeliğine Sporting Lizbon'a gitti. Sporting kulübü kendisini transfer ücretini açıklamadığı bir anlaşmayla renklerine kattı. (Devamı...) |
- 19 Aralık
Sebzeler arasında en fazla miktarda Omega-3 içerdiği anlaşılmıştır. Semizotu ABD gibi bazı ülkelerde çabuk yayılan arsız bir bitki olarak tanınır ve yemeklerde kullanılmaz. Buna karşılık Asya ve Avrupa'da ekşimsi ve tuzlumsu tadı nedeniyle sevilerek yenir. Kullanımı ıspanağa çok benzer. Çiğ olarak salatalara konur. Yoğurtlu olarak yenir. Ya da etli yemeklerde veya böreklerde pişirilerek kullanılır. Mesane ve böbrek hastalıklarında idrar sökücü olarak etki gösterir. Mide yanmasına yani mide asidine karşı sahip olduğu sümüğümsü içeriği dolayısiyle kullanılır.ve salatası da yapılır. Yakma yöntemi de denilen alevlemeye dayanıklı yabancı ot türleri arasında yer alır. (Devamı...) |
![]() 1920'li yıllarda Hıristiyan Sosyal Parti'nin önderlerinden ve Aşağı Avusturya Köylüler Birliği'nin aktivistiydi. 1931'den itibaren tarım ve orman bakanlığı görevinde bulundu. Köylüler birliği ve Heimwehr adı verilen paramiliter faşist çetelerin desteğiyle 1932'de şansölye ve dışişleri bakanı oldu. Almanya'da Nazilerin iktidarı almasından sonra İtalyan diktatörü Mussolini ile işbirliği içinde Almanya'yla birleşmekten kaçındı. Mart 1933'te parlamentoyu kapattı, komünist partiyi ve Almanya'yla birleşmek isteyen Nazi Partisi'ni yasakladı. Kendisinin kurduğu ve kısa süre sonra tek yasal parti halini alacak olan Vatan Cephesi isimli paramiliter örgütün de desteğiyle Avusturya Faşizmi'ne dayanan otoriter bir devlet kurdu. Şubat 1934'te sosyal demokrat işçilerin başlattığı Şubat Ayaklanması'nı kanlı bir şekilde bastırdı. Mayıs ayında yeni bir otoriter anayasa ilan etti. 25 Temmuz 1934'te Nazilerin organize ettiği bir darbe girişimi sırasında Viyana'da öldürüldü. Yerine önce Heimwehr'in lideri Ernst Rüdiger Starhemberg, 1936'da onun gözden düşmesi sonucunda da Vatan Cephesi'nin lideri Kurt Schuschnigg geçti. Mart 1938'de Avusturya'nın Almanya'ya katılmasıyla Vatan Cephesi de dağıldı. (Devamı...) |
- 20 Aralık
Doğu Büyük Okyanus ve Güney Atlantik hariç subtropikal ve tropikal iklim kuşağındaki bütün sıcak denizlerde sık sık meydana gelir. Ağustos, Eylül aylarında Antiller'de görülür. Batı Büyük Okyanus’unda Tayfun adını alır. Başlangıç ve mevsim sonu kasırgaları, Karayiplerin batısında görülür. Orta Amerika kıyılarının biraz açıklarında Büyük Okyanusunda ve Meksika Körfezi'nde de sık sık rastlanır. Kasırga kelimesi, Eski Türkçedeki "kasırku" sözünün günümüze ulaşmış biçimidir. Kasırku ise "titretmek, sallamak" anlamına gelen "kasmak" fiilinden türemiş "fırtına" anlamına gelen bir sözdür. Kasırga kelimesinin İngilizcedeki karşılığı "Hurricane"dir. Bu kelimenin Orta Amerika'da yaşamış olan Mayaların kullandığı "Huracan" kelimesinden geldiği söylenir. Mayaların dilinde "Huracan", büyük rüzgârların (fırtınaların) ve kötü ruhların tanrısı anlamına gelirdi. "Hurricane", İspanyolca "Huracán" kelimesi üzerinden türetilmiştir. Kasırgalara adları, Dünya Meteoroloji Örgütü'nün daha önceden belirlediği listelere göre belirlenir. Bu amaçla Atlas Okyanusu'yla ilgili kasırgaları adlandırmak üzere erkek ve kadın adlarından hazırlanmış altı liste vardır. Her altı yılda bir tekrar ilk listeye dönülür. Listedeki her adın ilk harfi albetik sıraya göre belirlenir. Q, U, X, Y ve Z harfleriyle başlayan adlar kallanılmaz. Bir fırtınanın hızı, saatte 200 km'yi geçerse kasırgaya dönüşmüş olarak kabul edilir ve bu listelerde sırada bulunan ad, o kasırgaya verilir. (Devamı...) |
![]() |
- 21 Aralık
![]() Bu sanat dalının çağdaş bir tanımı ise "işaretlere anlamlı, ahenkli ve hünerli bir şekilde biçim verilmesi sanatı" şeklindedir. Belirli bir yazı stiline yazı tipi, hat türü, el veya alfabe gibi tanımlanabilir. Farklı yazı sistemlerinde farklı şekillerde, farklı coğrafyalarda ortaya çıkmış olan kaligrafi, özellikle matbaa öncesinde büyük önem arz etmiştir. Bugün tipografi sanatıyla ilişkilendirilebilir ve sıklıkla yazı sistemlerine veya farklı hat kültürlerine göre sınıflandırılır: İslam hat sanatı (İslami kaligrafi), Arap hat sanatı (Arap kaligrafisi), Pers hat sanatı (Pers kaligrafisi), Japon hat sanatı (Japon kaligrafisi), Çin hat sanatı (Çin kaligrafisi), Batı hat sanatı (Batı kaligrafisi) gibi. Modern hat sanatı işlevsel el ile yazılmış betiklerden ve tasarımlardan işaretlerin soyut bir şekilde ifade edildiği ve bazen bu soyutsal ifadenin harflerin okunabilirliğinin yerine geçtiği güzel sanat eserlerine kadar geniş bir yelpazededir. Klasik hat sanatı tipografiden ve klasik olmayan yazı tiplerinden farklı olsa da bir hat sanatçısı bu alanların hepsinde eser verebilir; karakterler tarihsel bir şekilde disipline edilmiş olsalar da yazı anında doğaçlama bir şekilde oluşturulurlar, değişken ve spontanedirler. (Devamı...) |
![]() Belarus göçmeni Yahudi bir ailenin çocuğu olan Menuhin, henüz üç yaşındayken, bit pazarından alınıp kendisine hediye edilen bir kemanı çalmakta gösterdiği ustalıkla, müzik derslerine dört yaşında başladı. Yedi yaşındayken San Fransisco'da ilk dinletisini yaparak yeteneğini kanıtladı. 1927 yılında New York Senfoni Orkestrası'yla birlikte Carnegie Hall'da sahneye çıkan sanatçı, iki yıl sonra ilk kişisel konserini Einstein'ın da davetli olduğu bir salonda Berlin'de verdi. Uzun süren konserler dizisiyle yorgun düşen Menuhin, ara verdiği bir buçuk yılın ardından yine sahneye çıktığı zaman, Schumann'ın sonradan bulunan keman konçertosu, Mendelssohn'un bilinmeyen ve Berlin'de bir kütüphanede bulduğu Re Minör keman konçertosu gibi eserleri ilk kez seslendirdi. 1958 yılından itibaren çeşitli müzik festivalleri düzenledi, orkestra yöneticiliğine başladı. 1962’de İngiltere’de, 8-18 yaş arasındaki üstün yetenekli gençlere mali konumlarına bakmaksızın eğitim olanağı tanıyan, The "Yehudi Menuhin School"’u kurdu. Ünlü sanatçılar Nigel Kennedy, Benjamin Marquise Gilmore, Miho Kawashima, Ella Rundle bu okuldan yetişmiştir. Dünyanın birçok ülkesinde konserler veren Menuhin'e Bela Bartok, Georges Enesco, William Walton gibi ünlü besteciler eserler yazdı. Öldüğünde, İngiliz vatandaşıydı ve Lordlar Kamarası üyesiydi. (Devamı...) |
- 22 Aralık
![]() Büyüklük açısından Jüpiter'den sonra ikinci sırada gelir. Adını yunan mitolojisindeki Kronos'tan alır. Çıplak gözle izlenebilen 5 gezegenden biri (diğerleri, Merkür, Venüs, Mars, ve Jüpiter) olarak eski çağlardan beri insanoğlunun dikkatini çekmiştir. Büyük ölçüde hidrojen ve helyumdan oluşmakta ve gaz devleri sınıfına girmektedir. Su yoğunluğu ile karşılaştırıldığında 0.69 olan bu değer, Yerküre'nin yoğunluğunun % 12'si kadardır. Düşük yoğunluk, gezegenin akışkan yapısı ve kendi çevresindeki dönüş hızının yüksekliği ile birleşerek, Satürn'e ekvatorda geniş, kutuplarda basık elipsoid görüntüsünü vermektedir. Yansıtılabilirlik derecesi(albedo) 0.47 olan gezegen, böylece yüzeyine düşen güneş ışığının yarıya yakınını görünür tayfta yansıtmaktadır. Ancak kızılötesi alandaki ışınım ölçüldüğünde, Satürn'ün Güneş'ten aldığı enerjinin 3 kat fazlasını dışarı yaydığı görülür. Bu nedenle gezegen, Güneş'e olan uzaklığına göre hesaplanan 71K' den (-202 °C) çok daha yüksek bir etkin sıcaklığa sahiptir ve 95K (-178 °C) sıcaklığında bir kara cisim gibi ışır. Satürn'ün kendi içinde yarattığı bu enerji fazlası, gezegenin yerçekiminin etkisi ile yavaşça kendisi üzerine çökerek küçülmesi sırasında dönüştürülen potansiyel enerji ile açıklanmaktadır. Kelvin-Helmholtz mekanizması olarak adlandırılan ve daha sınırlı ölçüde Jüpiter'de de gözlenen bu olgu Satürn'ün yarattığı ısıl enerji fazlasını tek başına açıklamaya yeterli değildir. Ek bir mekanizma olarak, gezegenin yüzeye yakın katmanlarında hidrojen ile karışım halinde bulunan helyumun ağırlığı nedeniyle merkeze doğru süzülerek göç etmesi sırasında potansiyel enerjisinin bir kısmını açığa çıkarması önerilmektedir. (Devamı...) |
[[Dosya:|sağ|150px]] Agatha Christie ya da tam adıyla Agatha Mary Clarissa Miller Christie Mollowan (15 Eylül 1890 – 12 Ocak 1976), İngiliz yazar, polisiye edebiyatın en önemli isimlerinden biri ve dedektif Hercule Poirot karakterinin yaratıcısıdır. Mary Westmacott takma adıyla aşk romanları da yazmıştır. Ancak asıl ününü, yazdığı 80 dedektif romanına ve West End tiyatrolarında sahnelenen oyunlarına borçludur.
Babası Frederick Alvah Miller, Agatha henüz küçük yaştayken öldü. Annesi tarafından evde eğitilen küçük kız, yalnız bir çocukluk geçirdi. Küçük yaşta öyküler yazmaya başladı. 16 yaşında, şan öğrenimi görmek üzere Paris’e yollandıysa da kısa sürede bundan vazgeçti. Ciddi anlamda ilk edebi denemeleri, duygusal konuları ele alan öyküler oldu. 1914’te pilot albay Archibald Christie ile evlendi ve yeniden Fransa’ya gitti. Dislektik olmasına rağmen öykü, roman okumayı çok seviyordu. Fransa'dayken vakit geçirmek üzere okuduğu dedektif öykülerinin daha iyilerini yazabileceğini düşünerek ilk polis romanı olan The Mysterous Affair at Styles’ı (Styles’daki Esrarengiz Olay) yazdı. Kitap çeşitli yayınevinlerince geri çevrildikten sonra 1920’de Bodley Head Yayınevi tarafından kabul edildi. Bu roman, Agatha Christie’nin ilk Hercule Poirot’lu romanıdır. Agatha Christie 1926’da 11 gün boyunca kaybolur. Bütün aramalara rağmen bulunamaz. Arabası bir göl kenarında bulunur; ağaçlara çarpmış, bavulları dağılmış bir şekilde.… Amaç, bellidir; “Agatha Christie göle düştü” süsü vermektir. Sonra birden ortaya çıkar Agatha Christie. Ama hiçbir açıklama yapmaz. Kimlerine göre Agatha Christie geçici hafıza kaybına uğradı. Kimilerine göre, Agatha Christie kocasının sevgilisini öldürmek planları yapmak için bilmediği bir yere gitti. Sır, hâlâ meçhul. (Devamı...) |
- 23 Aralık
![]() Avrupa Kömür ve Çelik Birliği'nin oluşturulması önerisi ilk olarak Fransız Dışişleri Bakanı Robert Schuman tarafından başta Fransa ve Batı Almanya olmak üzere üyeleri arasında kömür ve çelik endüstrilerinin yönetimini bir araya getirmesi, dönemin en önemli sanayi hammaddeleri olan kömür ve çelikten doğabilecek herhangi bir uyuşmazlığın önlenmesi ve buna bağlı olarak iki ülke arasındaki olası bir savaşın engellenmesi amacıyla yapıldı. Böylece Avrupa'daki ilk uluslarüstü topluluk 1951 Paris Antlaşması'yla yalnızca Fransa ve Almanya'nın katılımlarıyla değil, İtalya ve üç Benelüks ülkesi Hollanda, Belçika ve Lüksemburg tarafından da oluşturulmuş oldu. (Devamı...) |
![]() Lakabı "Kara Panter"dir. Eusébio, özellikle hızı ve güçlü ve isabetli şutları ile ünlenmiştir. Benfica ve Portekiz futbolunun en başarılı ve tanınan üst düzey futbolcusu olarak kabul edilir. IFFHS tarafından yapılan bir ankette 20. Yüzyılın en iyi 9. futbolcusu seçilmiştir. Pelé tarafında 2004 yılında FIFA için hazırlanan yaşayan en iyi 125 futbolcu (FIFA 100) listesinde yer almıştır. (Devamı...) |
- 24 Aralık
Peter Benjamin Parker'ın gizli kimliği olan Örümcek Adam, Marvel Comics'e bağlı Stan Lee ve Steve Ditko tarafından yaratılmış kurgusal bir kahramandır. İlk kez Marvel Comics'in "Amazing Fantasy" isimli çizgi romanının 15. sayısında 1962 yazında ortaya çıkmıştır. O günden bu yana, dünyanın en popüler süper kahramanları arasındadır. Örümcek Adam, kendi duygusal ve kişisel problemlerini süper güçleriyle çözemeyen, süper güçlerinin çoğu zaman ilişkilerini olumsuz yönde etkilediği bir kahramandır. Kariyerinin ilk yıllarında "Daily Bugle" gazetesine Örümcek Adam fotoğrafları satarak yaşamını sürdürmüş ve adını yaygınlaştırmıştır. Birçok sorunu olmasına karşın, suçla mücadeleye büyük önem atfeder. Örümcek Adam'ın amcası Ben Parker'dan aldığı ilkesi "Büyük güç büyük sorumluluk getirir"dir. Bu ilke, tüm çizgi romanın temel konusunu özetler. Örümcek Adam karakterinin insani boyutları ve yaşadığı iç çatışmalar çizgi romanının popülerliğini artırmıştır. Örümcek Adam, günümüzde Superman ve Batman (Yarasa adam) ile birlikte en tanınan çizgi kahramanlar arasındadır. Yıllar boyunca, Örümcek Adam karakteri çizgi roman ve dizilerde, çizgi filmlerde ve 70'li yıllarda Tv filmi olarak, son yıllarda ise büyük bütçeli üç başarılı Hollywood filminde kullanılmıştır. TV filmlerinde Örümcek Adam'ı Nicholas Hammond, Hollywood'da ise Tobey Maguire canlandırmıştır. Şu sıralar eski Hollywood serisinden bambaşka bir Örümcek Adam çekilmektedir ve bu yeni seride kahramanı Andrew Garfield canlandırmaktadır. Bir sonraki seride ise, Tom Holland canlandıracaktır. (Devamı...) |
Horne 16 yaşında, "Cotton Kulüp" adlı gece kulübündeki koroya katıldı ve böylece Hollywood'a taşınmadan önce bir gece kulübü şarkıcısı oldu. Horne Hollywood'da birçok ufak rolde ve Cabin in the Sky ve Stormy Weather gibi filmlerde önemli roller üstlendi. Horne, sol görüşe yatkın politik düşünceleri yüzünden McCarthyciler tarafından Hollywood'da karalisteye alınmış ve bu yüzden Hollywood, Kaliforniya'da iş bulamaz hale gelmiştir. Horne gece kulübü performansçısı günlerine geri döndüğü sıralarda, Ağustos 1963'te iş ve özgürlük için yapılan Washington yürüyüşü'ne katılmıştır. Horne gece kulüplerinde ve televizyonda şarkıcı olarak çalışmaya devam etmiş ve iyi tepki gören albümler çıkarmıştır.(Devamı...) |
- 25 Aralık
![]() Nazlı 25 Haziran 1894'te Türk ve Fransız kökenli bir ailede doğdu. Babası, tarım bakanı ve Kahire Valisi Abdurrahman Sabri Paşa, annesi Tevfike Hanım Şerif'di. Anne tarafından, Türk kökenli Başbakan ve Dışişleri Bakanı General Muhammed Şerif Paşa'nın torunu idi. Nazlı önce Kahire'deki Lycée de la Mère-de-Dieu'ya ve daha sonra İskenderiye'deki Collège Notre-Dame de Sion'a gitti. Annesinin vefatından sonra, kız kardeşi ile birlikte iki yıl boyunca Fransa'nın Paris kentinde bir yatılı okula gönderildi. Döndükten sonra Türk kuzeni Halil Sabri ile evlenmek zorunda kaldı. Ancak evlilik on bir ay sonra boşanma ile sona erdi. 24 Mayıs 1919'da Kahire'deki Bustan Sarayı'nda Sultan Fuad ile evlendi ve Abbasiye Sarayı'ndaki hareme taşındı. (Devamı...) |
[[Dosya:|sağ|150px]] Noel her yıl 25 Aralık tarihinde İsa'nın doğumunun kutlandığı Hristiyan bayramı. Ayrıca Doğuş Bayramı, Kutsal Doğuş veya Milât Yortusu olarak da bilinir. 20. yüzyılın başlarından itibaren Noel, Hristiyan olmayanlar tarafından da kutlanan,dinî motiflerinden arınmış, hediye alışverişi etrafında yoğunlaşan bir bayram olarak da kutlanmaya başlamıştır. Bu seküler Noel versiyonunda mitolojik figür Noel Baba temel bir rol oynar.
Noel, her yıl dünyadaki Hristiyanların çoğunluğu tarafından 25 Aralık'ta kutlanır. Kutlamalar 24 Aralık'ta Noel arifesiyle başlar ve bazı ülkelerde 26 Aralık akşamına kadar devam eder. Ermeni Kilisesi gibi bazı Doğu Ortodoks Kiliseleri, Jülyen takviminde 25 Aralık'a denk gelen 6 Ocak'ı Noel olarak kutlarlar. Hristiyanların çoğunlukta olduğu ülkelerde pratik olarak Noel tatili yılbaşı tatiliyle birleştirilir.(Devamı...) |
- 26 Aralık
![]() Kökeni cinsiyet eşitsizliğinde ve iffet, nezahet ile güzellik anlayışlarında yatan bu uygulama, kadın cinselliğini kontrol altına alma çabasıdır. Genellikle bunu bir namus göstergesi olarak gören ve kızlarının ya da kız torunlarının bu uygulamadan mahrum kalması durumunda sosyal dışlanmaya maruz kalacağı korkusuna sahip olan kadınlar tarafından başlatılır ve uygulanır. Uygulamanın neden olduğu sağlık sorunları tipine göre değişir; tekrarlayan enfeksiyonlar, idrara çıkmada ve âdet akıntısında zorluk, kronik ağrı, kist oluşumu, hâmile kalamama, çocuk doğumu sırasında karşılaşılan komplikasyonlar ve ölüme sebebiyet veren kanamalar, karşılaşılan sorunlardan bazılarıdır. (Devamı...) |
![]() Van Gogh Saint-Remy'de Saint-Paul Akıl Hastanesinde iken annesi ve kız kardeşine hediye ettiği çeşitli resimlerin yanı sıra, erkek kardeşi Theo ile eşi Johanna'nın Vincent adının verdikleri yeğeninin doğumunu kutlamak için Çiçek Açan Badem Ağacı tablosunu yapmıştır.(Devamı...) |
- 27 Aralık
![]() Sistiserkoza genellikle içinde tenya yumurtaları olan suyu içmek ya da besinleri yemekle yakalanılır. Bu besinler arasında en yaygını pişirilmemiş sebzelerdir. Tenyazis adı verilen erişkin tenya enfeksiyonuna sahip kişilerin dışkılarında tenya yumurtaları bulunur. İyi pişirilmemiş domuz etinde bulunan kistlerin yenmesiyle yakalanılan tenyazis farklı bir hastalıktır. Vücutlarında tenya bulunan kişilerle yaşayanların sistiserkoza yakalanma riskleri yüksektir. Teşhisi bir kistin aspirasyonu ile yapılabilir. Beyinde bulunan hastalığın teşhisi için ise bilgisayarlı tomografi veya manyetik rezonans görüntüleme en yararlı yöntemlerdir. Beyin omurilik sıvısında, bir çeşit akyuvar olan eozinofillerin sayısının da artması teşhise yönelik bir belirtidir (Devamı...) |
![]() Ramona 1959 yılında, kökenleri Maya olan bir ailede Chiapas, Meksika'da doğdu. EZLN'ye katılmadan önce, esnaf el sanatları satarak geçimini sağladı. Yoksullukla mücadele amacıyla EZLN'ye katıldı ve Meksika hükümetinin kamu politikasından etkilenen kadınlar için mücadele etti. 1 Ocak 1994'teki Zapatista Ayaklanmasında Ramona komutanlığındaki isyancılar San Cristóbal de las Casas şehrini kontrol altına aldı. Aynı yıl uzun yıllar sürecek kansere yakalandı, 1995'te bir böbreği alındı. (Devamı...) |
- 28 Aralık
![]() |
![]() 1919 ile 1923 yılları arasında, Weimar Cumhuriyeti'nde kriz mevcuttu ve sol ve sağ politik kanatların şiddetli çatışmaları gerçekleşmekteydi. Ekonomik durum hızla kötüleşiyordu, 1923 sonbaharında hiperenflasyon vardı ve bu durum Komünist Partisi'nin tepkisine neden oluyor ve halk nezdinde destek bulmasını sağlıyordu. Ruhr'un İşgali neticesinde bu anlaşmazlıklar daha da büyüdü. Ağustos 1923'te, ülke çapında grev başladı ve hükümet Eylül ayında olağanüstü hal ilan etti. Birkaç binden oluşan işsizler "yasak bölge" olarak belirlenen bölgelere girdiler ve polis ile sağcı milislerle çatıştılar. (Devamı...) |
- 29 Aralık
![]() |
![]() Birleşik Krallık hükûmetinde görev almış bir bakanın ofisinde geçen dizide Jim Hacker karakterini Paul Eddington oynamaktadır. Bakanın çeşitli yasa çıkartma ve değişiklik yapma istekleri aynı dairede çalışan daimi sekreter Sir Humphrey Appleby (Nigel Hawthorne) tarafından engellenir. Bakanın özel sekreteri Bernard Woolley (Derek Fowlds) ise çoğunlukla iki tarafın arasında kalır. Hükûmete ve devlet yapısına yönelttiği sert eleştirilerle gündeme gelen dizi çok sayıda ödül almış ve 2004 yılında yapılan değerlendirmede İngiliz yapımı tüm televizyon dizileri içinde en iyi altıncı dizi olarak seçilmiştir.(Devamı...) |
- 30 Aralık
[[Dosya:|sağ|150px]] Yeni Ay Türk şarkıcı Sıla'nın beşinci stüdyo albümü. Sony Music Entertainment ve Columbia Records tarafından 18 Şubat 2014'te yayımlandı. "Karanlık ve içe dönük temalar kullanarak hazırladığı" dördüncü stüdyo albümü Vaveyla'yı Ekim 2012'de yayımladıktan sonra Sıla, "kendini iyi hissettiği bir dönemde" Yeni Ay'ı ortaya çıkardı. Neredeyse tüm şarkıların sözlerini tek başına yazdı ve pek çoğunu daha önceki albümlerini de birlikte hazırladığı Efe Bahadır ile besteledi. Ayrıca albümün yapımcılığını da Bahadır ile birlikte üstlendi. İskender Paydaş, Can Baydar, Bedük ve Fatih Ahıskalı da albümün yapımında görev aldı. 2013'ün sonunda başlayıp 2014'ün başlarında tamamlanan kayıtlar, İstanbul'daki Babajim Studios ile Atina'daki Sierra Studios'ta yapıldı. (Devamı...) |
![]() |
- 31 Aralık
![]()
|
![]() 21. yüzyıl Amerikan heykel sanatının öncülerinden olan Louise Bourgeois, 60 yıldan fazla uğraştığı sanat yaşamında önceliği kendi tanıklıklarına verdi. 1930'larda resimle başladığı sanatı gerçeküstücü izler taşır. (Devamı...) |
- ^ "Arnold Toynbee". Encyclopædia Britannica. Erişim tarihi: 18 Haziran 2014.